Kitaplar Ve Türkiye

Dünya ülkelerinin bu denli hızlı bir çekişme içine girdği yüzyılda, toplumların kendilerini geliştirmesi ve diğer ülkelere karşı güçlenmesi çok önemlidir. Toplumlar bilgiyle, cehaletin ortadan kaldırılmasıyla gelişir. Bu nedenle kitaplar ve kütüphaneler çok önemli bir yere sahiptir. Mehmet Murat İldan’ın da söylediği gibi ‘’İnsan kitap okurken bir kızağa biner ve cehalet karlarının üzerinden hızla kayıp gider’’. Ama ne var ki yetmiş milyon nüfuslu ülkemizde okuma oranları diğer ülkelere oranla beklenenin çok altında. Japonya’da kişi başına düşen kitap sayısı yılda 25, Fransa’da 7. Türkiye’de ise 12 bin 89 kişiye bir kitap düşüyor. Her 100 kişiden sadece 4-5 kişi kitap okuyor, okuyucu sayısı her geçen gün azalıyor. Bu da yeni yetişen toplumun her geçen gün geriye gittiğini gösteriyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, sadece Türkiye’ye değil, tüm dünya devletlerine örnek olan Mustafa Kemal Atatürk de çok okuyan, kendini geliştiren, ve okuduğu kitaplarla hayatına yön verebilen bir insandı. Her konuda örnek alınması gereken Atamız, bu yönüyle de bizlere örnek olmalıdır. Çoğu araştırmaya göre Atatürk, birçok kitap okumuş, sözlükler bitirmiş ve her okuduğu kitapta önemli yerleri çizmiş, kısaltmalarla önemli yerleri belirtmiştir. Her alanda Türkiye’nin gelişmesini ve güçlenmesini arzulayan ve bunun için çalışan biz Türk gençleri kitap okumalı, kütüphanelerin değerini bilmeliyiz. Churchill’in de söylediği gibi ‘’Bir ulusun en değerli hazinesi, onu yükselten yayınıdır’’.