Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

01 Temmuz '09

 
Kategori
İlişkiler
 

Kördüğüm

Aşk bir yumak haline gelip boğazına sarılıverir insanın bazen. İşler çözülmez haldedir ve bu kördüğüm insanı istemediği şeyler yapmaya zorlar çaresiz. Birbiri ardına yapılan yanlışların en büyük nedeni ise kaybetme korkusudur. Bu korku bir kez girdimi insanın yüreğine o andan sonra akıl ve mantık sürgüne gönderilmiş iki mahkuma dönüşüverir birden.

Siz aşkınıza sahip çıkmaya çalıştıkca o kördüğüm giderek büyür ve bir süre sonra yumağın ipleri boğmaya başlar. Kurtulmak için çırpındıkça bir başka canavarın, kıskançlığın ellerine teslim olursunuz.

Öyle bir canavardırki kıskançlık, beraberinde tedirginliği, endişeyi ve huzursuzluğuda getirir. Beyni böcek gibi kemiren soruların başlıca kaynağıda kıskançlıktır. Terk edilme ihtimaliniz çoğaldıkca sorular artar. Kesin ve net yanıtı yoktur hiç bir sorunun.Onun bir başkasıyla olabilme ihtimalini düşünmek, uykusuz gecelerin verimsiz günlerin habercisidir.

Mantık ve akıl sürgündeyken sizi terk etme ihtimali olan sevgilinin her davranışı, her sözü sadece ve sadece kıskançlık süzgeçinden geçirilecektir.
Bir zamanlar minik oyunların aşka katılan tadın sebebi olan kıskançlık, sevgiliye düşmanlık duymanıza neden olacaktır artık. Ve düşmanlık içindeki şiddeti körükleyecektir elbette.

Kıskançlık ateşini bastırmaya kalkmak, başka şeylerle ilgilenir gibi görünmek bataklıktan çıkmaya çalışan insanın hareket ettikçe çamura dahada gömülmesine benzer. Yanlış yanlış üstüne eklenir. Mantık ve aklın ardından benlik ve kişilikte çıkar sürgüne. Siz sevgiliyi kaybetmeme uğruna değişmeye çalıştıkça yüreğinizdeki huzursuzluk sizi yerinizde bir dakika bile oturamaz hale getirir. Üstelik değişmek uğruna yapılan hatalar sevgiliyi kaybettirme ihtimalini dahada güçlendirir.

Kıskançlığa tamamen teslim olmuşunuzdur artık. Bu noktaya nasıl geldiğinizi hatırlamazsınız bile. Hangi olay hangi kişi neden olmuştur bir önemide yoktur artık. Şiddet yavaş yavaş kendini göstermeye başlar. Kendinize ya da ona zarar verme duygusunun kıyısında dolaşıp durursunuz.

Bu duygudan kurtulmanın tek yolu, bütün bunlara konu olan sevgiliden kurtulmaktır. O sevgilinin diktiği ama üzerinize tam oturmadığını bildiğiniz halde giymekte ısrar ettiğiniz aşk giysisini çıkarmanın zamanı gelmiştir. Bu tutsaklığı yaşamaktansa kar altında çıplak kalmak çok daha iyidir. Ve elbette üzerinize tam oturan bir giysi bir yerlerde sizi beklemektedir...

Sona yaklaşan çıkmazda olan ve haketmediklerinizi yaşayan tüm aşıklara hitaben... Bırakın gitsin, gitmek istediği yer sizden çok daha iyi olmayacaktır. SEVGİNİZİN DEĞERİNİ BİLMEYEN, SİZİ HAKETMEYEN BİR SEVGİLİ İÇİN AĞLAMAYA DEĞMEZ.

 
Toplam blog
: 27
: 6377
Kayıt tarihi
: 12.06.09
 
 

42 yaşında 2 çocuk annesi bir bayanım. Çalışıyorum, yazmaya dün karar verdim, nekadar başarılı oluru..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara