Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '16

 
Kategori
Çocuk Kitapları
 

Koryürek’ten müzikli kukla oyunları ve resimli çocuk öyküsü

Koryürek’ten müzikli kukla oyunları ve resimli çocuk öyküsü
 

Gülşah Özdemir Koryürek imza gününde...


Gülşah Özdemir Koryürek’in müzikli kukla oyunu olarak kurguladığı, “Nina’nın Rüyası” ve “Küresel Şaşırma” adlı oyunları, çocuk tiyatrosu alanında önemli bir atılama geçen Sıfırdan Yayınları etiketiyle okuyucularla buluştu.

Korküyerk’in her iki oyuna da şu giriş cümlesi ile başlaması, oyunların dili ve anlatımı açısından önemli bir saptama: “Aslında her şey bir efsane ile başladı; Bir zamanlar dünyada tek bir dilin konuşulduğu varsayılır; bu kadim dil sayesinde hayvanlar ağaçlar ile, ağaçlar insanlar ile… kısaca her canlı birbiri ile konuşabilir…miş.” Yazarın yarattığı düşsel atmosferde, kullandığı dil ve ilişkiler, dünyanın oluşumundaki başlangıç mitosuna bir göndermedir.

Yazar Nina’nın Rüyası’nda, uçmayı bilmeyen bir martıya, suyun derinliklerindeki bir balığın uçmayı öğretmesini konu alıyor. Cesaret ve özgüven sorunlarını çocukların algılayabileceği bir düzeyde işleyen yazar, oyunu eğlenceli bir üslupla oluşturmuş. Küresel Şaşırma’yı ise, dokuz yaşlarındaki Ege ile denizdeki kirlilikten dolayı petrole bulanmış olan Martı arasındaki ilişki üzerinden oluşturan yazar, çevre sorunlarını yansıtırken doğanın çeşitli unsurlarını (martı, fok, ağaç) kullanarak diğer oyununda olduğu gibi fantastik bir boyutta yapılandırmış. Çocukların çok zengin bir hayal güçleri olduğu düşünüldüğünde bu yolla onlara ulaşmak daha etkileyici bir yoldur.

Ülkemizde yayınlanan ve sahnelenen çocuk oyunlarının birçoğunda, çocukların dünyasının gerçekçi anlamda yaratılması ve onların kendi dillerini sahne üzerinde yansıtmanın zorluğu bilinmektedir. Korkyürek özellikle Küresel Şaşırma adlı oyununda, bu sorunu başarılı bir şekilde aştığı görünüyor. Oyundaki Ege’nin Martı ile geçen diyaloglarında bilgisayar oyunlarından bahsetmesi ve Martı’nın ona bu oyunlar dışında dışarıdaki gerçek dünyayı gösterme çabası başarıyla kurgulanmış bölümlerdir.

Çocuk tiyatrosunda müziğin kullanımı, çocuklarda en akılda kalan etmenlerden birisi olduğu için çok önemlidir. Görsellik kadar önemli bir etken olan müzik kullanımı, çocukları oyunun kurgusunda eğlenerek anlama ve anlamlandırma kısmına taşıdığı için uygun zamanda ve yerde kullanılması gerekmektedir. Koryürek’in oyunlarını başarılı kılan en önemli artılardan biriside her iki oyununda müzikli bir kurgu şeklinde ilerlemesidir. Şarkılar, konunun açımlanması gereken ve akılda kalan en önemli yerlerine yerleştirilmiştir. Küresel Şaşırma oyununda, Fok’un söylediği şarkıda geçen “Büyükler anlamıyor, umudumuz çocuklarda. Anladıysan derdimizi, anlat arkadaşlarına” mısraları oyunun mesajı konusunda yerinde bir kullanım olmuştur. Nina’nın Rüyası oyununda, Martı Nina’nın final şarkısında geçen, “Birazcık cesaretle, biraz da güvenle, Olabilirmiş her şey, anladım tecrübemle” mısraları da oyunun mesajını destekleyen bir başka başarılı kullanım örneğini oluşturmuştur.

Bazı çocuk oyunlarında çoğunlukla ele alınan konulara yüzeysel yaklaşıldığını görürüz. İnandırıcı çatışmalara, gerçek mücadelelere sıklıkla rastlayamayız. Ya da gerçekçi ve inandırıcı olmak adına da bazen zorlama oyun kurguları ile karşılaşırız. Ancak Koryürek’in her iki oyununun da, ele alınan konuların estetik özellikler ve kukla tiyatrosu kriterleri dikkate alınarak oluşturulduğu görülüyor. Bir çocuk oyununda merak öğesi oyunun en önemli olmazsa olmazıdır. Başarılı çocuk oyunlarında, çocuk çevresine kuşku ile bakmayı, verilenle yetinmeyerek, merak eder ve sorgulamayı tiyatro aracılığıyla öğrenmiş olur. Koryürek’in her iki oyunda da, çocukların merak duygusunu sürekli diri tuttuğunu ve eğlenerek öğretebilen bir yöneliş izlediğini görmekteyiz. Özellikle “Küresel Şaşırma” adlı oyunda kuru bir öğretmedense, yazar çevre sorunlarına karşı çocuklarda farkındalık yaratacak bir kurgu oluşturmuş.

Nina’nın Rüyası ve Küresel Şaşırma adlı oyunlar, hem oynanmak için hem de okunmak için başarıyla kurgulanmış. Okurken de hayal gücünü zenginleştirebilecek metinler olduğu için, eğitimcilerin ve ailelerin çocuklarına bu tarz tiyatro metinlerini de okutmalarının faydalı olacağını düşünüyorum.

Yazarın ayrıca “Küçük Çakıl Taşının Denize Yolculuğu” başlıklı, Selin Saygılı’nın resimlediği bir çocuk öykü kitabı da diğer oyunlarla birlikte raflarda yerini aldı. Rengârenk bir deniz kenarında başlayan hikaye, meraklı bir çakıl taşının denize ulaşabilmek için verdiği naif mücadeleyi anlatıyor. Yazarın çocukların hayal gücünü ortaya çıkarmadaki başarısı bu resimli öyküsünde de ortaya çıkıyor. Anlatımı destekleyen resimlerin katkısıyla görsel bir yolculuğa dönüşen öykü okul öncesi dönemde çocuklara okunabilecek ve onları kitapla tanıştırabilecek güzel bir çalışma.

 

Gülşah Özdemir Koryürek, Nina’nın Rüyası, Sıfırdan Yayınları, 20145, 39 s.

Gülşah Özdemir Koryürek, Küresel Şaşırma, Sıfırdan Yayınları, 2015, 47 s.

Gülşah Özdemir Koryürek, Küçük Çakıl Taşının Denize Yolculuğu, (resimleyen:   Selin Saygılı)  Sıfırdan Yayınları, Kuşe resimli baskı, 2015. 32 s.

 

 

Serkan Fırtına

serkanfirtina35@gmail.com

 
Toplam blog
: 43
: 516
Kayıt tarihi
: 25.10.14
 
 

1981 İzmir doğumlu. Süleyman Demirel Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü'n..