Krize rağmen güvenoyu mu? One minute yahu!

Bana ceketimi koysam seçimi alırım derseniz, Şanlıurfa derim.

Teğet geçti derseniz, krizdeki sanayi bölgelerini gösteririm.

Reformlar, Kürt televizyonu derseniz işaretim Güneydoğu olacaktır.

Kömür derseniz Ankara, İstanbul ve İzmir varoşları, beyaz eşya derseniz Tunceli kasabaları sırıtacaktır

Hizmet derseniz, Antalya’ya uzamanızı isterim.

Başka partilerden başarılı olanlar derseniz, Ordu derim, İçel derim.

Doğan grubu derseniz, CNN’in, Star’ın yayını gösterir, Hürriyet ve Milliyet’teki gerçekçi yazıları okumanızı öneririm.

Turizm derseniz, Bodrum derim, Kuşadası derim, Antalya Allah kerim.

Aday seçimi derseniz, yenilirken ülkeyi olumlu etkileyen Kılıçdaroğlu ile yenerken nasıl etkilediği bilinen Gökçek’i karşılaştırırım.

Eğer ısrarla yine aday derseniz, akılda Türkiye’yi birilerine dar edeceğini söyleyen bir o kaldı derim.

Dürüst değiller derseniz, kredi mağdurları derim.

Para derseniz, memura, işçiye hiç korkmadan verin, onlar verecekleri yeri bilir derim.

Kriz için önerileri varsa söylesinler derseniz, muhalefetin maddeleştirdiği önerileri gösteririm.

Demokrasi derseniz, akreditasyon derim.

8 puan düşüş derseniz ya bir de “one minute” hamaseti olmasaydı derim.

Ama bu bize uyarı derseniz, demokrasi derim, alkışlarım.

Çünkü ben Halkım.

***

Biri başarılı olduğunuza ilişkin manşet atan yayın organları derse, ileride yok olacaklar deyip, sözlerinizi hatırlatır, gülüp geçmenizi isterim.

Peki, gerçek başarı nasıl gelebilir derseniz, yapılacak yeni başlangıçlarla derim, kulağınıza kötü gelebilecekleri de dinlemenizi ve çevrenizden ivedilikle kurtulmanızı dilerim.