Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Mart '20

 
Kategori
Dünya Kadınlar Günü
 

Kutlamak Değil Anlayabilmek!..

Sekiz mart, “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak kabul edildi. Her yıl  da kutlanıyor. Bu durum bir yandan hiç olmazsa bir gün değer görse, onurunun, emeğinin fark edilmesine, zulmün adeta ateş kes günü ilan edilmesine yarayacaksa kutlansın kutlanmasına, fakat bilinen kadınların görünmeyen bilinmeyenlerinin, boyun eğmeyişi, emeğinin kutsallığına inanılması isteğinin bedelini hayatıyla  ödeyen kadınların  kutlaması değil, anması olabilse, diye düşünüyor, etrafıma baktığımda ise acı duyuyorum.

En acımasız zalimliği kadın yapıyor öteki kadına, mesela geçmişte dinlediğim gerçeklere göre, köy enstitüleri kurulduğunda amaç halkın ağalık, kölelik, düzeninden kurtarılıp kendi kararını kendi verebilen, boyun eğmeyen, kimse kimsenin elini öpmek zorunda kalmasın, kadınlara kendi hakları teslim edilsin, iken ne yazık ki; öyle olmadı. Babalardan önce anneler karşı çıktı. Yakınlarımdan, çevre büyüklerimin yorum ve gözlemlerine  göre söylüyorum. Yetkililer zaten toprak ağalarının baskısı altındaydı, ailelerin desteği de eklenince hızla kapatılma sürecine girildi. Çünkü o zamana kadar,  kız çocukları kendilerine evin işinden, çocukların bakımına, tarlada ırgatlıktan hayvanların bakımına her işte yardımcıydılar, okursa, gözü açılırsa otorite ellerinden gidecek korkusundan izin vermediler kadınların aydınlanmasına, az sayıda bilime, sanata ve kadın aydınlanırsa aydın bireyler yetiştire bilir gerçeğine inanan aileler kız çocuklarını cesurca ve iyi ki; okuttular. Gurur duyuyorum adı muhteşem tanımların önüne yazılan kadınlarımızla. Bunca yıl geçip, kadınların maruz kaldığı zulümler bitip tükenmek bilmezken, ülkemizin bilime, sanata, ufkumuzun açılmasına bunca ihtiyaç varken, 4+4+4 eğitim sisteminin gündeme gelmesiyle ilk dörtten sonra kızının okuldan alan önce anne sonra babaları biliyorum.  Çünkü kadın inanırsa bütün erkekleri inandırabilir. Küçük büyük kadının kadına ettiğini kimse etmiyor yani, etrafımıza bakınca, okullarda, iş yerlerinde, en yakın bulduğu kadın yuva yıkıyor. En yakın arkadaş sevgiliyle çıkıyor.

Diyeceğim o ki; 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ kadın emeğinin, onurunun, direnişinin bedeli olarak tanınmış bir gün ve kadına verilmiş bir hak olduğu halde, eğlenerek değil de öğrenerek, düşünerek yaşasak, kutlama yakın geliyor hepimize evet kadınlık zor zanaat, bütün kutlamalar hakkımızdır. Tüm çabalarımız, mücadelelerimiz kutlanacak değerde görülse keşke, ne yazık ki pek çok haktan yoksunuz zaten,  Hiç olmazsa sekiz martı anma ve anlayabilme günü olarak kabul etsek, bütün KADINLARIN DÜNYA KADINLAR GÜNÜ maddi manevi huzurla yaşansın,  gönüllerinde ne varsa hayatlarına  dolup taşsın diliyorum. Cemile

 
Toplam blog
: 209
: 350
Kayıt tarihi
: 13.09.11
 
 

Kurşun kalemden gelen ağaç kokusunun kağıtla buluşma büyüsüyle yoluna devam eden, Lise mezunu, ha..