- Kategori
- Sağlıklı Yaşam
Lahananın bilinmeyen gücü

Vitamin ve Mineral Deposu
Sebzeler familyasında turupgillerin ayrı bir yeri olduğu kanıtlanmıştır. Sebzelerden yine en önemli olan sağlığımız ve içerdiği maddelerden dolayı konu olarak ele aldığım lahanadan bahsetmek istiyorum.
Araştırmaların Doğu Avrupa ülkelerindeki kadınların Amerikalı kadınlarla karşılaştırıldığında, doğu Avrupa’da yaşayan kadınlarda çok daha az göğüs kanseri ile karşılaştıkları fark edilmiştir. Bunun üzerine doğulu kadınların beslenmek şekillerini analiz ederek çıkan sonuçta bu kadınların beslenme olarak çok daha fazla lahana tükettiği ortaya çıkmıştır.
Lahananın içerdiği maddeler ve içerdiği indol adlı fotokimyasallar üzerinde yıllarca yapılan araştırmalar sonucunda, idollerin ,östrojen ( Dişilik Hormonu) metabolizmasını olumlu yönde değiştirdiğini kanser riskini azalttığı kanıtlanmıştır.
Diğer bir araştırmada ise Amerika Kanser Araştırma Enstitüsün ’nün ‘’ Diyet , beslenme ve Kanser üzerine 11 yıllık Araştırma Kongresinde alınan makalede lahanada bulunan izotiyasinatların kanserojenlere karşı oldukça iyi bilinen koruyucular olduğu belirlenmiştir. (Dr. Jonny Bowden Dünyadaki en sağlıklı 150 Besin s. 30) 16 yy ’da yaşamış olan ünlü hekim Hieronymus Bock ; lahana yemiş olan bir insanın idrarının bile tedavi gücü olduğunu yazmıştır.
Fotokimyasal gücünün ötesinde, lahana günlük vitamin ve minerallerin karşılanması açısından oldukça faydalı bir kaynaktır. Kalsiyum. Magnezyum, potasyum, C vitamini, K vitamini, beta karoten ve az miktarda da olsa gözlere iyi gelen lutein ve zeaksantin içerir.
Tıbbi nitelikleri olarak; kan yapıcı, temizleyici, kandaki şekeri düşürücü, çıban tedavi edici ,öksürük giderici, ishal önleyici, parazit düşürücü ve yara kapatıcı özellikleri vardır.
Genellikle ; ciltteki akne, bağırsak parazitleri, bitkinlik, zayıflık, bronşit, böcek ısırığı, böbrek, çıban, gut hastalığı, deri döküntüleri, ezikler, çürükler, kansızlık, karaciğer, öksürük, romatizma, siyatik, şeker hastalığı, soğuk algınlığı, yanıklar ve yaraların tedavisinde kullanılır. Lahananın yapraklarından ve yapraklarının preslenen suyundan yararlanılır.
1950 yılında lahana ‘da anti-ulkus faktörü olarak bilinen U vitamini diye adlandırılan madde içerdiği bulunmuştur.
Bu madde ülseri ve gastriti tedavi edici özelliktedir. Bu kadar geniş yelpazeye sahip olan bu sebze mutfağımızdan hiç eksik edilmemeli ve bolca tüketilmelidir.