Lig daha başlamadı

Süper lig'de ilk beş haftayı geride bıraktık. 4 büyüklerden Trabzonspor  lige erken havlu attı gibi gözükmekle birlikte, zaten esas hedefi bu sene değil, gelecek seneler olmalıdır. Bu seneyi hazırlık senesi olarak düşünürlerse geleceği kazanırlar. Aksi durumda maalesef Trabzonspor için bundan sonrası hep aynı senaryoda devam edecektir. Zirvenin sahibi konumundaki BJK yapılacak kamuoyu yoklamasında da zirveyi hak eden takım olarak görülecektir diye düşünüyorum. Ancak geçen senelerde ki iç saha puan kayıpları bu senede devam etmektedir. Bunu sadece sahaya bağlamak bana biraz bahane yaratmak gibi geliyor. BJK 2 senedir o sahada oynarken rakipleri bu sene ikinci kez çıkacaklar o sahaya. Sahaya alışkanlık da önemli bir kozdur. Sahaya çıkarken takıma esasında bunun avantaj olduğu anlatılarak sahaya karşı oluşan psikoloji ters çevrilebilinir. Bundan sonra diğer test edilecek sınav, zirve sahibi olmak ve rakiplerinizin de buna karşı alacağı önlemlere karşı da mücadele etmektir. Kenardan gelen oyuncuların katkısı, yani klübenin zenginliği bu sene farkı yaratan unsur olarak gözükmektedir.

Ligde başkanlık yarışı ile sıkıntıya düşen GS çok önemli bir galibiyet alarak ciddi anlamda nefes almıştır. En önemli gelişme ise Hamit'in dönüşüdür. Hamit sakatlandığından beri eksikliği ciddi delikler açmıştır. Bundan sonra Hamit ile daha dirençli bir GS ın olacağı kesindir. Problem Melo ile oynucular arasında olan görüntüdür. Ancak bunlar başarılar geldikçe unutulacak sıkıntılardır. Önümüzde oynanacak FB maçı bu oyuncular için çok öenmli bir şans olarak beklemektedir. GS'ı bundan sonra sahadaki 11'inin Prandeli'nin kafasında da şekilleneceğini düşünüyorum. Bizim 11'imiz ;Muslera - Veysel, Semih, Chedjou,Telles-Hamit, Melo, Selçuk, Olcan-Snejder-Burak. Burda sahaya Hamit gibi dönmesini beklediğimiz diğer oyuncu ise Emre Çolak dır ve Olcan'ın yerine ciddi bir alternativ olarak durmaktadır.

Konya maçının ikinci yarısında FB sadece o maç için değil, bu sezon için geri dönmüştür. Ayrıca eleştirdiğimiz İsmail Kartal'ında ortaya çıkışıdır o maç. Sene sonunda şampiyonluk gelirse bu maçın ikinci yarısı ile gelecektir. İsmail Kartal için oyuncuların kontrolünde, onlara dişini göstermez derken. o Emenike'yi ve Alves'i kenarda oturtmuş, oyundan Diego ve Kuyt ı almıştır. İki senedir ilk onbirde olmayı hak eden Webo'ya formayı ilk veren kişidir. 2 maçtır seyrettiğimiz Diego çok önemli bir orta saha oyuncusu olarak dikkatimizi çekmektedir. Onun Alex' in eşdeğeri olmadığını anlamamız ve kabullenmemiz lazım. Elinizde Topal, Emre, Merielles ve Diego gibi çok önemli orta saha oyuncuları varsa takımınızın kurgusunu da buna göre yapmanız şarttır. Aklımıza gelen 11;  Volkan-Gökhan, Kadlec, Bekir, Caner-Topal-Emre, Diego, Merielles-Webo, Sow ya da Kuyt olmalıdır. Ancak GS maçına eksikilerle gidileneceğini ve ordan alınacak 1 puanın bile bugünkü lig şartlarında yeterli olacağını düşünürsek sahaya çıkacak 11 Volkan (Mert) - Gökhan, Alves, Kadlec, Hasan Ali-Topal-Kuyt, Merielles, Diego, Caner-Webo olmalıdır. Sow ve Emenike hatta sakatlıktan dönse bile Emre yedek klübesinde beklemeli ve sahadaki skora göre oyuna dair olmalıdır.

Herşeyden önce ilk beklentimiz sadece futbol oynanacak bir maç olmasıdır.