- Kategori
- Güncel
Lütfen uyan ey halkım!

Bizim sorunlarımız varmış, hala medenileşememişiz, demokrasi kavramı daha yerine oturmamış, insan haklarına saygı yokmuş... Daha neler neler... Belki bir takım hatalardan dolayı ekonomimizin önü kapalı, belki bir takım problemlerimiz var ama kesinlikle bu ülkede yaşayan ve etnik kökenleri farklı guruplar arasında bir mücadele ya da karşı gurubu yok etme, birçoklarının dediği gibi bir takım haklardan mahrum etme gibi kasıtlı bir eylem yok.
Bunu iddia edenlerin çoğu bir takım emeller peşinde art niyetli guruplara hizmet etmektedir. Belki bilinçli, belki de bilinçsiz olarak ülkesinin yıkılmasına katkı sağlıyor. Bundan yaklaşık 150 yıl önce Avrupa devletleri Osmanlı Devleti’ne bir takım konular üzerinde baskı yapıyor. Azınlıklara sağlanacak haklardan tutun, çeşitli okulların açılmasına etnik gurupları destekleyerek, onlara bir takım dernekler aracılığı ile yardım ederek, bu okulların açılmasını ve bu hakların kazanılmasını sağlıyorlar. Aynı tarihlerde yine Bu devletlerden biri İzmir’e uygun koşullarda demiryolu yapımı için ilk kazmayı vuruyor ve çeşitli şirketler vasıtası ile buradaki madenleri işlemeye koyuluyor. Tanzimat döneminde bu gelişmelerle kendisine birtakım haklar edinen çeşitli guruplar kendi dilinde ve dininde eğitim yapama özgürlüğüne kavuşuyor.
Burada yetişen nesil, birinci dünya savaşı ve Balkan Savaşlarına kadar tam 3. kuşağı yetiştiriyor ve millet-i sadıka(sadık millet) olarak anılan Ermeni halkı dahi bu savaşta taraf olarak Avrupalının yanında yer alıyor. Sonra parçalanma süreci, 1860 ta demir yolu için ilk kazmanın vurulduğu kent 1918de işgal edilen ilk kentler arasında yer alıyor.
Peki ne oldu bu süreçte? Kendi ülkelerinde sınırları ortadan kaldırmaya çalışan Avrupalılar; Neden ülkemizde sınırlar çizme peşinde. Çeşitli yerlerde yatırım yaparak arsalar madenler kurma peşinde acaba bir üçüncü Dünya Savaşının eşiğine mi geldik.
Ey halkım uyan, bizde kimse birbirine düşman değil, olmamalı da. O zamanlar Ermeni halkına oynan oyun bu gün Kürt Halkına oynanıyor. Bu oyun bir günlük iki günlük bir oyun değil. Kimsenin kavrayamaması için uzun zaman dilimine yayılmış bir stratejinin parçaları. Kimsenin umurunda değil doğuda köysüz okul, yolsuz kasabalar, çıplak ayaklar... Bekledikleri birkaç şey var, bugün Amerika Irak’a girerek ileride kendisine lazım olacak üssü çoktan hazır etmeye başladı. İlerki günlerde de bunu tam anlamıyla sağlayacak. Şimdi yollarına eşitlik özgürlük türküleri söylenen Kürt Halkı olası bir savaş durumunda ne yapacak? Hangi tarafta yer alacak. Şimdi şöyle bir varsayımda bulunayım ve Doğu da bir Kürt Devleti kuruldu diyelim. Ne olacak orası Kürt Halkına hibe mi edilecek? Kesinlikle hayır, önce halk sömürülecek, soyulacak, her şeyi ile içi boşaltılmış bir hal alacak. Arkasından yayılmacı ve sözde demokrasi kahramanı ABD girmesi gerektiği yerlere usul usul girecek ve işgal edecek. Sonu İsraile ve Yahudilere hazırlanan bir plan. Unutmayalım lütfen onlar, Dünyaya Hükmetmek için yaratıldıklarına inanıyorlar ve diğer tüm milletlerde onlara hizmet için var. Bir taraftan ABD ve bir taraftan İsrail adı altında iki koldan yoldalar.
Size belki senaryo gibi gelebilir ama tarih tekerrürden ibarettir. Şairin dediği gibi hiç ders alınsa tekerrür eder miydi? Bakın geçmişe Avrupa ne istemiş sonunda ne olmuş? Kimsenin karakaşına kara gözüne meraklı değiller.
Uyan ey halkım, eski dost düşman, eski düşman da dost olmaz.
Bloğa eklenen resimdeki ülke tanıdık geliyor mu size. LÜTFEN ÜLKEMİZE SAHİP ÇIKALIM..!