Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

04 Kasım '09

 
Kategori
Güncel
 

Maliye bakanlığı adalet dağıtabilir mi?

Maliye bakanlığı adalet dağıtabilir mi?
 

T.C. MALİYE BAKANLIĞI (ikizce.gov.tr'den alıntıdır)


Dört yıl önce İstanbul'da Boğaziçi Köprüsü'nde bir gece ansızın bir arabanın önündeki arabaya çarpması sonucu BİR KİŞİ'nin ÖLÜMÜ ve İKİ KİŞİNİN de yaralanmasına yol açan TRAFİK KAZASI sonucu bu üzücü olaya karışan arkadaki sürücüye DÖRT YIL SONRA ilgili Mahkeme kararı ile verilen 3(üç) yıllık mahkumiyet cezası kişinin Mahkemedeki ''iyi halinden dolayı'' 27.300.-(yirmiyedibinüçyüz) TL'ye çevriliyor. (DHA 03 Kasım 2009)

Oysa: Bir muhasebecinin müşterisi olan bir Ltd. Şti.nin ay be ay bildirimde bulunduğu Vergi Dairesi'ne hiçbir husumet, hiçbir tartışma olmadığı halde; bile bile bir kaç ay üst üste ''aylık beyanname bildirimini sanal ortamda yollamamaktan dolayı'' ödemek zorunda kaldığı ceza, ödeme güçlükleri yüzünden FAİZİ İLE BİRLİKTE toplam 28.000.- (yirmisekizbin) TL'dir.

Bu olay bir yakınımın başına geldiği için gelişmeleri yakından takip etmiş olduğum için olayın ayrıntılarını az çok bilen bir kişi olarak diyebilirim ki aşağıda ayrıntılarını yazmak zorunda olduğum söz konusu katlamalı cezayı öngören ilgili Yönetmelik çıktıktan bu yana sorunu yaşayan ailenin sahip olduğu Ltd. Şti. 070.07.2005'te KDV dahil 1.500.-(binbeşyüz) TL 22.11.2008'de yine KDV dahil 5.900.-(beşbindokuzyüz) TL olmak üzere, işleri için yapılan masrafları içinde, toplam: 7.400.-(yedibindörtyüz)TL kazanmıştır.

Ayrıca 13(onüç) dosyalık dava için yaklaşık 1.120.-(bin) TL'lık Posta Masrafları ve Dava Açma Harcı ile başvuruda bulundukları Vergi Mahkemesi: Davayı yalnızca Vergi Dairesi'nin savunması doğrultusunda karara bağlamış olması da hayret-i muciptir. Kaldı ki sözkonusu Ltd.Şti. yakınlarından elden aldıkları ve bankalardan çektikleri toplam 38.000.- (otuzsekizbin) TL'lik FAİZLİ KREDİLER ile ilgili Vergi dairesine borçlarını yatırmış bulunmaktadırlar. İşte Küresel Kriz ortamında gelecekleri için bir yatırım, bir imkân olarak bir Ltd. Şti. kurmuş olan dört kişilik bir ailenin başına gelenler.

Yapmış olduğum araştırmaya göre Tüzel kişilikler ile Muhasebeciler arasındaki anlaşmazlık, husumet ya da aylık yıllık ödemesini yapamamak gibi sebepler yüzünden bu gibi Vergi Usulsüzlük sorunları; yüzlerce değil BİNLERCE ANKARALI ESNAF'ı zor duruma sokmuştur.

Bence son yıllarda birbiri ardından KAPANAN ŞİRKETLER'in arkasında bu gibi Yönetmelik açmazlar ile kişilerin birbirlerine sevgi ve saygısının kalmaması gibi tahmninime göre, kişilik bozuklukları da vardır ki Kanun koyucu'nun bu gibi durumları gözönüne almadan çıkartmış olduğu SANAL ORTAMDA BEYANNAME BİLDİRİLMESİ ZORUNLULUĞU aşağıdaki açıklamalarıma göre yanlış bir mecrada akıp gitmektedir.

İçinde bulunduğumuz 2010 Yılı BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ sürecinde umarım KANUN KOYUCULAR ile ilgili BÜROKRATLAR gerekli düzenlemeler ile gerekeni yapacaklardır. Kaldı ki bu konudaki ÇIKARILABİLECEK BİR AF yalnızca ANKARA'da onbinlerce esnafı sevindirecektir. Çünkü yukarıda yazdığım ve aşağıda da açıklayacağım için ilgili Yönetmelik hükümleri bu çağın gerekleri açısından bakıldığında hiç de İHTİYAÇLARA CEVAP VERECEK bir durumda değildir.

Anlaşılan ''taksirli olarak adam öldürmeye sebebiyet''ten dolayı verilen ceza için: Atalarımızın ''Teşbihte hata olmaz'', benzetmesine sığınarak sormak istiyorum: Bu Ltd.Şti. ile onun gibi binlerce küçük esnaf ve şirket neden ve nasıl olur da: Sanal ortamda zamanında bildirimde bulunmamaktan dolayı bu kadar yüksek ORAN'da bir CEZA'ya çarptırılabilir? Kaldı ki içinde bulunulan KRİZ ORTAMI yüzünden söz konusu şirketlerin kazançlarının da söz konusu GECİKME CEZASI kadar olamadığı; hatta kasasına hiçbir para girmediği de dikkate alınacak olur ise ADALET nasıl tesis olunacaktır?

İşte söz konusu ayrıntılar:

Şirkete ait hiçbir gelir ile ilgili olmadığı halde
''yalnızca kira bedeline ve eğitim katkı payına bağlı olarak'' her ay bildirilmesi ön görülen (şart koşulan) ''Katma Değer Vergisi Beyannamesi'' eğer müteakip bir ay içinde ödenmemesi durumunda; aylık ödenmesi gereken 53, 33.-TL tutarındaki KDV ödemesi ilgili Yönetmelik çerçevesinde de aşağıda görüleceği gibi yaklaşık bir ay içinde peşpeşe sıralı olarak: 160, 00.- (yüzaltmış) TL + 496, 67.-(dörtyüzdoksanaltı TL, altmışyedi kuruş) TL + 993, 33.-(dokuzyüzdoksanüç TL, otuzüç kuruş) TL tutarında toplam 1.650, 00.-(binaltıyüzelli)TL'lık CEZALI ÖDEME tahakkuku yapılmaktadır ki insanın aklı şaşar!

Bu konuda VERGİ MAHKEMESİ'ne açılan davaların da 06.07.2005 günlü 25867 sayılı Yönetmelik kapsamında 03.07.2005 gün ve 5398 sayılı Kanunun 23'üncü maddesiyle, maddeye eklenen son fıkradaki:

''Elektronik ortamda beyanname verilmesi mecburiyetine uyulmaması halinde; kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası, beyannamenin kanuni süresinin sonundan başlayarak elektronik ortamda 15 gün içinde verilmesi halinde 1/4 oranında, bu sürenin dolmasını takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise 1/2 oranında uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.''

Bu ''amir hüküm gereğince'' esnaf bu borcu geliri ne olur ise olsun ödemek zorunda kalıyor.

Ayrıca Vergi dairesi ile esnaf ya dfa şirket arasında hiçbir eletronik beyanname anlaşması da yok ise; 2005'ten beri bu işleri ağır aksak yürütmekte olan MUHASEBECİ ilgili şirketin haberi bile olmadan (sehven ya da bile bile) ilgili Vergi dairesine bildirmemiş ise doğabilecek ya da doğmuş olan VERGİ USULSÜZLÜK CEZASI'nın ödenmesi doğrudan doğruya ilgili şirketi nasıl bağlar? Az çok ekonomi ve hukuk okumuş bir kişi olarak MÜTESELSİLEN SORUMLULUK söz konusu Yönetmelik çıkarılır iken neden göz önüne alınmamıştır, diye de sormak istiyorum.

Oysa ilgili Yönetmelik'te araştırmama göre içinde bulunduğumuz çağın imkanları da göönüne alınarak düşünecek olur isek: Ne esnaf ne de tüzel kişilikler ile ilgili İŞ TELEFONU, CEP TELEFONU, EV ve İŞYERLERİ adreslerine MEKTUP, e-Mail adresi gibi hiçbir İLETİŞİM yolunu kurulması istenmemiş, MUALLAKTA da olsa yalnızca MUHASEBECİLER muhatap alınmış durumdadır. Bence Kanun Koyucu(TBMM) ile ona hizmette ve açıklamalar getirmekte bürokratlar (atanmışlar); ödemeleri sıkıya almak adına yukarıda sıraladığım İLETİŞİM YOLLARI'nı da devreye sokarak TÜZEL KİŞİLİKLER ile MUHASEBECİLER arasında doğması muhtemel kopmaları engellemek için gerekli tedbirleri de almak zorundadır.

Yukarıda da belirttiğim gibi 2010 Yılı BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ kapsamında bu ve benzeri konularında TBMM'de görüşülerek ADALETİ SAĞLAMAK kapsamında çözümlenebileceğini ve Maliyenin kayıtları esas alınmak sureti ile ilgililer için BORÇLAR KANUNU çerçevesinde MÜTESELSİLEN SORUMLULUK esasına göre işlemler yapılmasının yeniden gündeme getirilmesi ve ilgili Yönetmeliğe özellikle MuHASEBECİLER tarafından ''zamanında Beyanname verilip verilmediğinin denetlenmesi'' bakımından İLETİŞİM konusunda ek maddeler konulması düşünülebilir.

Çünkü MALİYE'ye hizmet üreten bir kurum olarak MUHASEBECİLİK ve MALİ MÜŞAVİRLİK kuruluşlarının da bu bildirim işinde bir sorumluluğu olmalı ki işler bir MUHASEBECİ'nin ya da bir çalışanının sehven de olsa Yönetmelikteki 15'er günlük telâfisi mümkün durumlarda bile MÜTESELSİL SORUMLULUK çerçevesinde ilişkiler sağlıklı olarak yürüyebilsin. MALİYE'ye karşı ZORUNLU BİR YÜKÜMLÜLÜK olması bakımında birinin unuttuğunu bir diğeri unutmasın. Bu da ancak YAPTIRIM'ın dağıtılabilmsi ve gerektiğinde paylaşılabilmsei ile mümkün olur. Yoksa ortalık, halk deyişi ile: Ali kıran baş kesen, biçiminde ilerleyen bir MUHASEBECİLİK anlayışına terk edilmiş olur ki bu da bana göre ne MALİYE'nin şanına nede DEVLET olmanın icaplarına yakışır.

Ayrıca söz konusu BEYANNAME GECİKMESİ CEZASI'nda çok büyük indirimler yapılması yanında MUHASEBECİ HATASI ya da MUHASEBECİ KUSURU ile olsun ya da olmasın ''tahakkuk ettirilen'' borcunu binbir güçlükle ödemiş olan esnafa - ki şirketini kapatmış olsa bile, belirli bir MALİ AF ÇERÇEVESİ'nde geri ödeme yapılması husunun TBMM 2010 YILI BÜTÇE KOMİSYONU tarafından nazr-ı dikkate alınarak çözüme kavuşturulması gerektiği de açıktır.

Ömer F. YILMAZ
Toplum Bilimci - Gazeteci

 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara