Manavgat’ı Vosvoscular basacak!

Bu yıl 17. Düzenlenecek olan Manavgat Barış Suyu Kültür Sanat ve Gençlik Festivali ile Manavgat 3. Motosiklet Festivali 8-9-10 Haziran tarihlerinde Manavgat’da yapılacak.

Çerçevesini her yıl biraz daha genişleten Manavgat Festivaline bu yıl eklenen bir etkinlik daha var ki, eminim Türkiye’nin birçok şehrinden insan Manavgat’a akacak. Klasik arabalar çerçevesinde değerlendirilerek festivale davet edilen ve adına Türkiye çapında fan kulüpleri oluşturan Vosvoscular, festivalin en renkli, en dikkat çekici grubu olacaktır eminim.

Gelmiş geçmiş en karizmatik otomobil olan ve ilk arabam olması dolayısı ile (tamirat giderleri ile bir hayli canımı acıtmış olsa da) benim için özel öneme ve değere sahip olan vosvoslar ve onların otomobilleriyle özdeşleşmiş karizmatik sahipleri varlıkları ile Manavgat’ı şenlendirecek.

O öyle bir otomobildir ki; tıpkı tarihte iz bırakanlar gibi iz bırakır sahiplerinde.

Çoğu zaman siz mi onu taşırsınız o mu sizi bilemeseniz. Akşam çalışır vaziyette park edip çıktığınız vosvosunuz, komşu ziyaretinden sonra kös kös edip, kendini bazen kilometrelerce ittirtse de, bardaktan boşanırcasına yağan yağmurun altında (otobanda) sizi sileceksiz koyup, bir iki kilometre silecek aratsa da ki; eliniz boş dönüp ne yapacağınızı kara kara düşünürken, araca binip kontağı açtığınızda, şıppadanak yağmuru kesmek gibi becerileri, doğaüstü güçleri olduğunu düşündürtebilen tek otomobildir kendileri.

Aldığınız son model arabanın içini bok götürürken (affedersiniz!) size, evde ne kadar eski havlu, atlet, gömlek varsa toplatıp, her sabah, yağmur sonrası ya da arası, kendini pırıl pırıl etme, ettirme becerisi bir tek onda vardır.

Çocukların sevgilileridir.

Ne zaman evden aşağıya insem en az dört beş çocuğun etrafında, sağında-solunda, tepesinde dört döndüğünü, cirit attığını görürdüm. Kızamazdım. Kızamazsınız. Hümanizmi öğretir size sevimliliği ile… Sağı solu çizilse de çocuklara kızılmayacağını, hatta sevinilebileceğini, mutlu bile olunabileceğini.

Tıpkı yeni doğmuş bebeğinize gösterilen ilgiden duyduğunuz mutluluk gibidir, çocukların arabanıza gösterdiği bu ilgi.

Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; onunla bir kez ilişki kuran (İlk sevgili gibi) üstüne onlarca araç sahibi olsa da onu asla unutamaz.

Hele bir sileceği var ki, evlere şenlik. Sanırsınız denizde çırpınan ve yüzme bilmeyen yüzücü. Ya da can havliyle çırpınan, par par par eden şahin kanatları.

'Dur yavrum, sakin ol biraz, canın acıyacak' diye müdahale edesiniz gelir.

O silecekler ki, sonrasında sizi saatlerce güldürecek, beraber yolculuk ettiğiniz komşu kahkahaları ile harmanlanmış kahkahalarınıza ev sahipliği yapacaktır. Onunla yaşanan maceralar asla unutulmaz.

Onunla olmak, hiç tanımadığınız insanlarla selektör arkadaşlığı yapmak demektir. Onunla olmak, hiç gitmediğiniz bir şehirde, şehrinizin plakasına ait bir araca rast geldiğinizde sanki kırk yıllık akrabaymışsınız el kol sallamak, kendini paralamak demektir. Onunla olmak, yolda kaldığınızda, halinizden anlayan çilekeşlerin koşulsuz olarak yardımına mazhar olacağınızı bilmek demektir. Onunla olmak; tüm zorluklarına rağmen hayatı ve hayatın içindekileri sevmek demektir.

Demek ki o ruhu olan, sizinle iletişim kurabilen, mızmızlıkları ile sizi bir hayli yorsa da, karizması ile kendisine hayran bırakan, en sevimli, en gösterişli, en asil otomobil, nam-ı değer tomofil, cuf cufdur. İz bırakan, bıraktırandır, ölümsüzdür.

Başka hangi otomobil,  kendisini yok pahasınasattırıp antika sınıfına girer de, size saçınızı başınızı yoldurur, ölüsü de dirisi de paraymış dedirtir?

Bana göre sadece ve sadece vosvoslar!

Manavgat’ımıza hoş gelecek, hoşluk getirecekler.

Festivalle ilgili daha ayrıntılı bilgi almak ve festival programını öğrenmek isteyenler aşağıda vereceğim linke tıklayabilir, konuğumuz olabilir. Lütfen şimdi beni Vosvosumla ve anılarımla baş başa bırakınız! :))

http://www.sahilgazetesi.com/manavgat-festivallerle-renklenecek.html