MARS

 

                                                                        MARS

 

 

Şimdilerde yeni trend Mars gezegeni,Elon Musk'ın şirketi Tesla'nın uzay çalışmaları bu yeni açılımı gündemimize getirdi.2030 yılında insanlı uzay araçları ile Mars'a giderek orada yaşamayı planlayan bir hedef ile karşı karşıyayız.Mars'ın gündeme oturması sadece macera için değil diye düşünmekteyim.Bunun birçok nedeni olsa gerektir.Yeni bir teknoloji yaratarak para kazanma amacı da bir neden olabilir.Şu da vardır ki Dünya'da iklim,gıda ve nüfus artışı problemleri artık Dünya'nın eski halinden yeni bir döneme geçtiğinin birer kanıtı olarak önümüze gelmiş bulunmaktadır.Yeni yaşam alanları üretmek bilim insanlarının gündeminde de olabilir.Ülkeleri yönetenler haliyle yeryüzünde hayatın devamı için gerekli olan unsurları planlamak ve uygulamaya geçmek zorundadırlar.İnsanın en temel ihtiyacı iklim ve beslenmedir.Bu iki özellik tarih boyunca insanlığın göçlerinin nedenlerinin en başında gelmiştir.Hayatın idamesi için gereklidir.

Yeni milenyum'un 20 yılını geride bıraktık ve bir yenilenme dönemi başlamış gibi görünmektedir,bu tıpkı Orta Çağ'ın 15.yüzyılda bitmesi ile başlayan Yeni Çağ'a yani aydınlanma çağına geçişe benzemektedir.İşte Mars'a yolculuk da bu geçişin en can alıcı kısmıdır.Herhalde bu çağın adı da digital çağ veya uzay çağı olabilir.Yeryüzü SOS mi vermektedir acaba ? Bunun emarelerini mi yaşamaktayız ? Bu gibi sorulara herkes kendince yanıt verebilir;ancak ortada bir gerçek görülmektedir : İklim hareketlerindeki ani değişiklikler,yoğunlaşmış nüfus yapıları ile atmosfere ısı yayan büyük şehirler,özellikle İstanbul gibi 16-20 milyon insan barındıran devasa boyutta,adeta çevreyi yıkmak,yoketmek için planlansız,programsız şehirler.Dünya'da 10 milyonun üzerinde şehirlere baktığımızda,ABD ve Avrupa'dan hiç bir şehir göremiyoruz.Demek ki bu kaosa geri kalmış ülkeler sebep olmaktadır.Bilimin bu ülkelerde hiçe sayıldığını görmekteyiz.Çevre duyarlılığı,doğal hayatı koruma gibi düşünceler buralara uğramamaktadır maalesef,buralarda vahşice bir talan süregelmektedir ve çevre için hiçbir önlem alınmadığı gibi inadına insanlar şehirlere göç etsin diye politikalar uygulanır vaziyettedir.  

 

2019 rakamlarına göre

Sıra	Şehir	Ülke	Nüfus
1	Tokyo	Japonya	37,435,191
2	Delhi	Hindistan	29,399,141
3	Şangay	Çin	26,317,104
4	Sao Paulo	Brezilya	21,846,507
5	Mexico City	Meksika	21,671,908
6	Kahire	Mısır	20,484,965
7	Dakka	Bangladeş	20,283,552
8	Mumbai	Hindistan	20,185,064
9	Pekin	Çin	20,035,455
10	Osaka	Japonya	19,222,665
11	Karaçi	Pakistan	15,741,406
12	Çongçing	Çin	15,354,067
13	Buenos Aires	Arjantin	15,057,273
14	İstanbul	Türkiye	14,967,667
15	Kalküta	Hindistan	14,755,186
16	Lagos	Nijerya	13,903,620
17	Manila	Filipinler	13,698,889
18	Tientsin	Çin	13,396,402
19	Rio De Janeiro	Brezilya	13,374,275
20	Guangzhou	Çin	12,967,862

 

Durum böyle olunca Dünya'da hayat her geçen gün başkalaşmakta ve doğallığını kaybetmektedir.Bilim de son olarak,daha doğrusu teknolojiyi yaratanlar kendilerine Mars gibi bir gezegene göç etme hedefini ortaya koymuşlar ve kolları sıvamışlardır.Zaten bilimsel olarak da Dünya'nın da bir ömrünün olduğu gerçeği herkesin malumudur.İnsan soyunun yaşaması için yeni kaynaklar ve yaşam alanları (Yeni yaşanabilir gezegenler ) oluşturmak zamanı geldiğine karar verilmiş demekki... Emarelerini iklim değişiklikleri ve beslenme,gıda tedariki konularında yaşamaktayız.

Mars gezegeni insanoğlunun yeni Dünya'sı olmaya aday görünüyor.Dünya'mızın da eski antik kaynaklarda yazıldığı öne sürülerek,başka gezegenlerden gelenler tarafından yapılan,insan soyunun yaşam alanı olduğu tezini savunan fikirleri öne sürenleri,doğru veya yanlış olarak zihnimizin bir kenarında tutmak gerekebilir.Üstelik dini kaynaklarda da Adem ile Havva'nın cennetten kovulduğu bilgisini öğrendik.Yani Dünya dışı bir yerden gelmişler...

Geleceğin Marslıları da bu düşünceler içinde olabilir,kim bilir...! 

 

YILMAZ EKER