- Kategori
- Spor
Mart'a iftira etme
Mart ayının kapıdan baktırması konusunda hemfikiriz, ama kazma kürek yaktırmasından şüpheliyim. Üstelik “Dert ayıdır Mart” söylemlerine de şiddetle itirazım var. Baksanıza dert ayı diye iftira atılan mahcup Mart ayında koyduk cebimize çeyrek final biletini. Demek ki yıllardır yok yere alınıyormuş Mart’ın günahı.
Yukarıda belirtilen kazma kürek yaktırma inançsızlığı kıyafetlerimize de yansıyor. Kış boyunca montlarımızın ucu açık fermuarlarından utangaç gülümseyen kutsal çubuklular artık özgür. Mont egemenliğinden kurtulmayı kutluyorlar bağımsızlıklarını ilan ederek.
Bize sürekli dikenlerini batıran, aldığımız galibiyetlerde de en fazla bir sayı üstünlük kurabildiğimiz, ligimizin iki ege takımından biri olan, ve her gece rüyasında FENERBAHÇE teknik direktörlüğünü gören hocalarıyla Vestel kokartlı Manisaspor konuğumuz bu hafta.
Maç öncesi, hiç ayrım yapılmaksızın teker teker yüreklerinden öpülüyor tribünler tarafından Flamenko mühendisleri. Geldiği günden beri belki de ilk kez bu kadar yüreklere basılıyor Zico.
Dikenlerini Manisa bahçelerinde unutan, karanfil renkli formalı rakibin; “Şampiyonlar liginde başarılar” pankartına, “kadınlar günü”nü kutlayarak karşılık veriyor ince ruhlu kanaryalar sarı-beyaz papatya formalarıyla.
Beden eğitimi dersine çıkan arkadaşlarını, tribünde tek ayak üstünde durarak izleme cezasına mahkum edilen Volkan ve kendi yarattığı Endülüs rüzgarından nem kapıp grip olan Gökhan dışında, Salı pazarında ki kadroyla başlıyoruz maça.
Ülkemizde ki hızlı tren projesi, ilk olarak Saracoğlu’nun sol şeridinde hayata geçiriliyor Rüzgarın oğlu Uğur Boral tarafından. Kendi döşediği raylarda seferlere başlıyor Migros-Telsim kaleler hattında.
Sınıfın dehası Alex, cetveliyle ölçtüğü milimetrik paslarıyla Marco Paşa ve Selçuk’a denklem çözdürüyor. Ve bu goller ofsayt ve faul koksalar bile hazırlanış açısından alkışı hak ediyorlar doğrusu.
Kejo kendinden emin bir şekilde gol koleksiyonuna yeni parçalar ekliyor.
Gecenin kepenklerini kapatmak Burak’a kısmetmiş. Üzülme Deivid, çeyrek finalde atarsın artık gollerini.
4-1 kazandığımız maçtan evlerimize dönerken, bir dilek ağacına rastlıyoruz. “Schalke” yazılı bir kurdele bağlanmış. Maç sonundaki röportajının ardından Kejo bağlamıştır o kurdeleyi ne dersiniz?