- Kategori
- Şiir
Mavimser

Geçmiş saat yelkovanlarının peşisıra
Büyüyerek doğdum her yeni güne…
Güz yaprakları hışırdadı
Kağıt aralarımdan
Beti benzi soluk…
Ne çok mürekkep kaybı varmış
Ak alnında her yaprağın
Yazdım yazdım
Doyuramadım
Öyle çok şah damarı ki
Satır araları işlediğim
Öyle derin bakır kazan
Dibi et yanığı
Uyanmıyor bir türlü kış uykusundan
Gülsem de çok çok
Bir ağlasam kumsal kumsal
Kum birikse kabuğumdan denize…
Bu gün bana nar gelmeli
Her yüzüm…
Korkarım sıracalı ayvadan…
Ah öykülerini yirmibin fersah altından
Dalgalandıran adam
Hep senin yüzünden
Ahtapot kollu her maceram…
Silgiyi ipe çekip
Boynuma kolye diye
Kalemi umman…
Üç hamlede çizdim
Kalem tıraşın jiletiyle
Kare tipi çantamın
Okul kokan duvarlarını…
En güzel mavi balon
Benim saldığım gökyüzüne…
Hanimişte benim
Yaramaz elim…
Eski bir duvar yazısı gibi dokunamıyorum
Kör bir noktadan bakar gibi
Tedirgin
Belki de eğleşe eğleşe büyüyecek
Mavimser…
Söndür ışıkları şimdi
Güneşe durdu karanlığım…