- Kategori
- Otomobil
Mazot yerine kaçak rakı (!)

Çok değil, bundan bir kaç yıl öncesi yılbaşı gecesine doğru yaşanan olayları hatırlayın.
Hemen hemen her gece televizyonlarda, komaya girmiş, zehirlenmiş ve hatta ölmüş insanlardan bahseden haberleri hatırlayın.
Yurdun dört bir yanında patlak veren sahte alkol, sahte rakı, kaçak rakı, kaçak içki gibi vakaları hatırlayın.
Sonra yapılan denetimler ve ani baskınlarla nasıl bir anda ortadan kaybolduğunu hatırlayın bu haberlerin.
Sahte alkollü içecek üretenlerin ve özellikle de tüketenlerin bu işi nasıl savunduklarını hatırlayın.
Ne diyordu bu insanlar?
"Ne yapalım, zam üstüne zam, vergi üstüne vergi, tek yol buydu, kaçak rakıya mecbur bırakıldık."
O dönemlerde, içki tüketimi ile ilgili yapılan, "alkolden uzaklaştırma (!)" amaçlı uygulamaları hatırlayın. Sürekli zam ve sürekli ve de yeni yeni vergiler. Sonuç kaçınılmaz: "Sahte içki ve ölümler".
Şimdi bugüne dönelim.
İçkilerde uygulanan vergi politikası biraz daha yumuşatıldı gibi; ben dikkatinizi başka bir vergi kaynağına çekmek istiyorum.
Haftada 2-3 kez zam alan ve bulunan her yeni bahane ile vergisine vergi eklenen akaryakıttan söz etmek istiyorum.
Tekrar geçmişe dönelim, şöyle, dizel araçların benzinli araçlara göre baya karlı olduğu dönemlere, çok değil 6-7 yıl öncesine.
O zamanlarda benzin ile mazot arasındaki farkın yüzde kaç olduğunu hatırlıyor musunuz?
Ben de yaklaşık bir rakam vereceğim, ne de olsa benim de hafızam "balık hafızası"; aradaki fark, yaklaşık %100'dü. Yani bir litre benzim fiyatında 2 litre mazot alınabiliyordu.
Şimdi tekrar bugüne dönelim.
Sabah radyodan duyduğum haberi aktarıyorum: "Mazota zam, benzinle arasında sadece %10 fark kaldı".
Dizel aracın casibesinin olduğu yıllardan, bugünlere geldik.
Coğrafi konum itibarı ile petrolün çıktığı bölgelere en yakın devletiz. Hemen hemen hepsi komşumuz. Hatta, kendi toprağımıza el atabilsek orda bile buluruz petrolü.
Ama ne gezer, ele geçirdiğimiz birinciliği kimselere kaptırmıyoruz. Sessiz sedasız, gıkımız çıkmadan tüksetiyoruz "dünyanın en pahalı akaryakıtını".
Peki nasıl oluyor bu kadar yüksek fiyat? Neden bizde yakıt böylesine pahalı?
Zamların etksini bir kenara bırakırsak, asıl neden vergiler. Her gün yenisi eklenen -ki şimdilerde İstanbullulara özel yeni bir yakıt vergisi geliyor, çağdaş yaşam vergisi miymiş neymiş" birbirinden ilginç vergiler.
Sabah dinlediğim aynı radyo programına bir akaryakıt satıcısı bağlanıyor ve şunları söylüyor:
"Bu kadar vergi, bu kadar zam neticesinde, ticari araç kullanan dizel sahipleri, artık motorin yerine yağ yakmaya, kaçak mazot tüketmeye başladılar"
Halkın çözümü yine aynı, bir yerden sıkıştırırsanız, kaçak yolunu bulup ordan kurtarıyor yakasını.
Ondan sonra ya komaya giriyor kaçak rakı ile, ya da motoru yakıyor, 10 numara yağ ile...