Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mayıs '13

 
Kategori
Siyaset
 

Mecliste Üflemesi Gerekenler

Metin Akpınar’ın Bir Komedi Dizisinde Âlete Üflemesi

80’li yıllardaki ‘Deliler’ gibisinden bir komedi dizisinde Metin Akpınar trafikte polis tarafından durdurulur. Sarhoş izlenimi vermektedir Akpınar. Ayakta duramıyordur çünkü. Onca uğraşmadan sonra Metin Akpınar polisler tarafından doktorun elindeki alkol ölçüm âletine üflemeye ikna edilir. Komedi tam da buradadır. Çünkü  ‘âlet’ sıfır promileyi göstermektedir. Metin Akpınar giderken yapıştırır cümleyi, şaşkın şaşkın bakarak durumu kavrayamayan doktor ve polislere:

-Abi benim anlımda dallama mı yazıyor? Alkol alınır mı bu sıkı denetimde? Sardım iki ‘cıgaralık’ ohhhhhhhhh!

Rakı, Şişede Durduğu Gibi Durmaz Midede

Tecrübeyle sâbittir: Bir kişi gecenin ilerlemiş bir saatinde ‘sefam olsun’ diyerek en basitinden bir küçükten biraz fazla  ‘devir’mişse ertesi gün öğleye kadar kendine zor gelir. Hele hele kalktığı gibi ağzını dayarsa  musluğa, pasif de olsa yeniden sarhoş olur. Dolayısıyla da ağzının ayarı yoktur, Hele hele bir de bir toplantı vesilesiyle bulunduğu bir ortamda sevmediği, nefret ettiği kişiler varsa ve bir de eleştirilere muhatap olursa yandı gülüm keten helva! Söz sırası kendisine geldiğinde muhatabına, “şerefsiz’ de der, “namussuz’ da der, ‘ahlâksız’ da der.

Mecliste Havada Uçuşan Hakaretler

Yakın gemişte  Bülent Arınç hakkında verilen bir önergenin görüşülmesi esnasında muhterem Arınç son derece sâkin tavrıyla (bir o kadar kibarca iğneleyici) İnce hakkında ‘cinsel tâciz”den dolayı dosyasının bulunduğunu söyleyince –ki doğru- Muharrem İnce’nin hakaretleri uçuştu havada.

Son söz:  Her ne kadar  bâzen TBMM’de siyasi tansiyon yükselse de özellikle birkaç  milletvekili  öyle bir dil kullanıyor ki resmen hakaret, resmen tahrik edici cümleler kuruyorlar. Muharrem  İnce  meselâ. Kamer Genç meselâ. Bence bu tiplerin ‘dokunulmazlık’ zırhının arkasına sığınarak ‘üfürme’lerinin  engellemenin önüne geçmek için TBMM’de bulunabilmeye ‘promile sınırlaması’ getirilmeli ve ‘tescilli sarhoşlar’ genel toplantı salonuna girmeden önce kapıda alkol ölçüm âletine üfletilmeli, sınırı aşmışlarsa içeriye alınmamalı.

Eski 10 Kasımlar ve İçki Yasağı

Rahmetli Özal’a  kadar 10 Kasımlar’da içki yasağı vardı. Bu yasakla ilgili komik bir efsane sürekli anlatılır. Rivayete göre bir şahıs bir 10 Kasım’da rakı şişesinde balık olmuş vurmuş kendini sokaklara. Emniyet güçleri tarafından ‘enselenmiş”.  Emniyet güçleri sarhoş şahsa sormuşlar:

-Bilmiyor musun bu günde içkinin yasak olduğunu?

Yürüyen bulutun cevabı gerçek bir zekâ ürünüdür:

-Öyle demeyin ağabeyler. Böyle bir gün de nasıl ayık kalabilirim? Bu gün Yüce Ata’mı kaybedişimin yıldönümü. Üzüntümden içiyorum ağabeyler!

 
Toplam blog
: 300
: 1022
Kayıt tarihi
: 13.06.10
 
 

Tarih, edebiyat, şiir, dil ..