- Kategori
- Kişisel Gelişim
Mekanlar mı değişmeli yoksa Ben mi?
Endişelerle dolu bir hayatın içinde nefes almaya çalıştığını duyar gibiyim. Senin için her şeyin kötüye gittiğini düşünüyorsun belki de. Nefes almaya çalıştıkça daralan göğsünüzün hissettirdiği sıkışıklıkla, sana dar geliyor belki de mekanlar. Daha çok kaygılanıyorsun hayata karşı.
Evini değiştirmeye karar veriyorsun, artık seni mutlu etmediğini düşünerek. Ya da çalıştığın işyerindeki herkes sana cephe almış belki de. Aman Allah’ım hepsi bir olmuş seni çekemiyorlar. En iyisinin işi değiştirmek olduğunu düşüyorsun değil mi?
Evler, işler, mekanlar değişince her şey değişiyor mu sence? En fazla birkaç ay, hatta birkaç hafta sonra yeniden başlıyor aynı şeyler muhtemelen.
Peki hiç düşündün mü ?
Her şeyin kötü gitmesinin altında yatan, değişmesi gereken seni değiştirmeyi ?
Evet doğru okuyorsun. Belki de mekanların, değiştirmeye çalıştığın kişilerin yerine değişmesi gereken sensin. İçinde sıkıştığın evler değil de, belki de o evde seni sıkıştıran duygularındır değişmesi gereken. Sana cephe alan bir grup insanı değil de belki de kendi düşüncelerini değiştirebilmeyi öğrenmelisin. Kaygıların, endişelerin hayatını kararttığını fark ederek.
İşte bak o zaman daha rahat nefes almaya başlayacaksın. Dışarıda bulmaya çalıştığın huzurun kendi içinde olduğunu fark ettiğinde mekanların çokta önemli olmadığını daha iyi fark edeceksin.
Ve kaygıların neden olduğu takıntılar, panik ataklar, kalbinin sıkışmasına neden olan endişeler yerini kabule bıraktığında iç senin daha da huzurla seslenecek sana. “İyi yoldasın. Başkaları için değil kendin için var olmaya devam et.”
Huzurla ve sevgiyle…oy@
Oya Özer