MHP nasıl kurtulur!

MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli, devleti kutsayan bir gelenekten geliyor. Devleti kutsamak ve devleti kurtarmak esas şiarları oldu milliyetçilerin. Ülkenin ülkücüleri 12 Eylül darbesi öncesi bu geleneksel sadakatlarının acısını yine devlet elinden çektiler; hapislerde yattılar, işkence gördüler ve idam sehpalarına çıkarıldılar.

Buna rağmen, ülkücülerin devleti kutsayan anlayışı pek değişmedi. Ne var ki, şu son durum yani 12 Eylül 2010'da gerçekleşecek referandum Sayın Bahçeli ve partisini çıkmaz sokağa sokmuş gibi görünüyor.

Sayın Bahçeli yanlış bir yola girdi. CHP'nin, halkın onayını almış her şeye karşı çıkan, yapısına ortak oldu. Bu durum, bu konuda şerbetlenmiş CHP'ye bir zarar vermese de MHP'ye 12 Eylül 1980 darbesi kadar güçlü bir darbe vurabilir.

Referanduma daha bir ay zaman varken Sayın Bahçeli, girdiği bu yanlış yoldan çıkmalı. Hayır!... Birden bire çark edip "evetçi" olmasını teklif etmiyorum elbette, Sayın Bahçeli'ye...

Şöyle bir siyasi manevra yapabilir örneğin: Meydanlarda dile getirdiği çok pozitif bir yaklaşım olan "Referanduma mutlaka katılın, oyunuz ne olursa olsun", söylemini öne çıkarabilir. Böylece, referandumu boykot edeceğini iddia eden BDP ile de klasik karşıtlığını korumuş olur.

Tabii, bu söylemi dillendirirken halk önünde "hayırr"diye haykırmamak şartıyla...Yine Başbakana yüklenip, yine siyasi eleştiriler yapacaksınız; ancak hayır vurgusunu geriye çekip referanduma iştiraki öne çıkaracaksınız. Böylece şu bir ay zarfında, "halkın iradesine hayır diyen siyasi" olmak durumundan kurtulacaksınız.

Referandum'un "evet" ağırlıklı muhtemel sonucu altında ezilmekten de kurtulmuş olacaksınız böylece...Nasıl olsa, "hayırların" tamamı CHP'ye yazılacak, bari siz "evetlerin" altında ezilmeyin...

Ya da hazır Ramazan da girmişken, şu sıralar meydan meydan gezmekten vaz geçin. Referanduma kadar "hayırcılığınızı" unutturup referanduma iştiraki teşvik eden yanınızı öne çıkarın...

Bu ülkede bir ay, az zaman değildir. Siyasi gündem öylesine söylem eskitiyor ki, sizin "hayırcılığınız" da eskiyecektir. Siz de, böylelikle CHP ve BDP ile aynı zeminde siyaset yapıyor olmaktan kurtulmuş olacaksınız.

Bunları bir "dost" tavsiyesi olarak düşünmenizi isterim. Aksi halde, 12 Eylül referandumunun en ağır "darbe" yiyen siyasi ekibi siz olacaksınız...

Benden söylemesi!...