Milli öfke..!

Hüseyin Üzmez'in "pişkinliğine" karşı "milli öfke" yükseliyor. Önceki gün Yeni Şafak, "Utan be adam " manşetiyle, bugün de Milliyet, "Öfke büyüyor" manşetiyle çıktı. Sağcısı, solcusu; dindarı, laiki herkes ortak tepki veriyor.. Bu giderek büyüyen ortak tepkinin nedeni, sadece yaptığı iddia edilen "çirkin" suç değil Üzmez'in; pişkinliği ve bu pişkinlikle kanal kanal dolaşıp suç bastırması ve gazeteci azarlaması..!

Ne var ki, Adli Tıp raporları Hüseyin Üzmezi haklı çıkarıyor.. Daha doğrusu, suçunu ispat edemiyor.. Ya da etmiyor.. Belli bir kesim bu durumu, bu yaşlı adamın iktidara yakın bir gazetede yazıyor olmasına bağlıyor; ancak iktidara yakın olmak, bir "hukuk" kurumu olan Adli Tıp için nasıl bir torpil konusu olabilir? Kaldı ki, iktidarın Çocuklarla ilgili bakanı, Adli Tıpın raporuna itiraz ediyor..!

Hüseyin Üzmezi kim tutuyor..? Yani arkasında kimler ya da hangi güç var..? Bu soruya cevap olabilecek bir yazıyı bugün Yeni Şafakta Taha Kıvanç (Fehmi Koru) yazdı.. İsteyen tamamını okusunu..(yenisafak.com)

Bu yazıyı okuyunca göreceksiniz ki, gazeteci ve aynı zamanda bir gazeteciyi vurmuş Hüseyin Üzmez'in özellikle "Hukuk camiasından" çok yakın dostaları var.. Hem de tepelerde, çok etkili yerlerde görev almış ve görev yapan insanlar..

Bu bir "hemşeri dayanışması" mıdır..? Yoksa, başka tür dayanışmalar mı var..? Epeyce düşündürücü olduğu kesin..!

Hüseyin Üzmez, sessiz kalıp, mahcubiyetini yaşasaydı, belki de yaşlı bir adamın hastalık derecesine varmış halinin yansıması olarak bakılabilirdi bu taciz eylemine.. Ama, O, kendini savunmak adına agresif çıkışlar yaptıkça, birileri de "nerden buluyor bu cesareti.." sorusuna cevap arıyor, doğal olarak.. Aranan cevabın ise, hiç tahmin edilemeyecek yerlerde bulunması çok muhtemel..

"Yoksa Ergenokon'un her siyasi eyilime; her çeşit ideolojiye uzanmış kolları vardır", diyenler haklı mı..?