Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Eylül '06

 
Kategori
Futbol
 

Milli takım, teknik direktör ve stratejiler

Milli Takımımız dünya şampiyonasına katılamadı ve şimdi Avrupa Şampiyonasına hazırlanıyor. Oynanacak ilk maç önemli. Zira İsviçre ilgili olarak oynanan maçta çıkan olaylar yüzünden seyircisiz oynanacak. Şenol Güneş'le elde edilen dünya üçüncülüğü, sonrasında Avrupa şampiyonasına ve arkasından dünya kupasına da katılamamak tabii ki toplumsal olarak herkesi çok etkiledi.

Şenol Güneş'in, Ersun Yanal'ın stratejileri farklı idi. Şimdi teknik direktör olan Fatih Terim'in stratejileri ise çok farklı. Doğal olarak futbolcular teknik direktörlerin kullandıkları stratejilerden etkileniyorlar. Bu etkiler maç içinde ve farkında olmadan ortaya çıkıyor, kontrolsüz bir şekilde. Daha sonra da ben bunu neden yaptım sorgulamaları başlıyor.

İsviçre milli Maçı oynanacak olan bu maçı da etkilediği için incelenmeye değer. Son Milli maçta kullanılan stratejiler oldukça "vahşi" sayılabilir. Hem İsviçre milli takımına yapılanlar ve hem de "Korkaklar hergün, cesurlar bir kere ölür" gibi savaşta bile kullanılması zor strateji cümlelerinin bu maç için kullanılması maç sonundaki olayları yarattı. Bu olayları hepimiz hatırlıyoruz. Efendi biri olduğu düşünülen Şifo Mehmet bile tekme atar hale gelmişti. Hakan Şükür maçtan sonra "Biz arkadaşlarla helalleşmiştik" cümlesini kullandığında savaştan çıkan ve savaşı kaybeden birinin hissettiklerini hissediyordu.

Burada çıkan olaylar ise oynanacak maçın seyircisiz oynanmasını sağlıyordu. Seyircisiz oynanacak olan maçın sonuçlarını daha sonra inceleyeceğiz ama daha önce Fatih Terim'deki strateji değişikliklerine göz atmak gerekecektir.

Toplumsal hayatımızda önemli bir fenomen olan Fatih Terim önemli başarılara ve başarısızlıklara imza atmış birisi. Galatasaray'ın 4 yıl arka arkaya şampiyon olması, Piontek ve Derwall'den öğrendikleri ve şampiyonluklar sonrasında kazanılan UEFA kupası çok önemli başarıları gösteriyordu. Fatih Terim Fiorentina'ya geçtiğinde yeni bir dönemin başalayacağını kimse bilmiyordu. Ben de dahil çoğu futbolsever Fiorentina'lı olmuştu. Daum, Lucescu Türkiye'de uzun seneler kaldığı halde Türkçe anladıkları halde Türkçe konuşmazken, Fatih Terim bir ay sonra italyanca konuşmaya başlamıştı bile.

Fiorentina Başkanı ile yaşadığı sorunlar Fiorentina'dan ayrılmasına sebep oluyordu. Fatih Terim'in Fiorentina'ya geçmesinden önce İtalya ile Apo krizi yaşanmış ve İtalya Apo'yu Türkiye'ye teslim etmemişti. Bu sonuç İtalya ve Türkiye arasında çok önemli gerginlik yaşanmasını sağlamıştı. Fatih Terim'in Fiorentina'ya transferine bu açıdan bir halkla ilişkiler hareketi olarak bakılabilir. Bu transfer ilişkilerin yeniden yumuşamasını kamuoyunda sağlıyordu.

Fiorentina'dan ayrılış Fatih Terim için yeni bir dönemin başlangıcı idi ve Milan'a transfer görüşmeleri yapılmış ve gerçekleşmişti. Ancak nedeni çok belirsiz şekilde bir kaç ay sonra Fatih Terim Türkiye'de takımdaşlık konferansı verirken Milan'da teknik direktör olmayacağı, sözleşmesinin iptal edilmediği ve maaşını alacağını sorulara geçildiği anda çalan bir telefondan öğreniyordu.

Bu noktadan itibaren Fatih Terim başarı olmayı düşünmek yerine "başarısız" olmamak için çalışmaya başlamıştı. Korkular korktuğumuz oranda gerçekleştiği için Galatasaray Fatih Terim'in ikinci dönem teknik direktörlüğü zamanında başarısız olmuştu. Çok sayıda futbolcu transferi ve gönderilmesi Galatasaray'ı bugün hala yaşadığı bir maddi krizin içine çekmişti.

Ersun Yanal'in aldığı sonuçların başarısız olduğu düşünülerek yerine Fatih Terim getirilmiş ve Milli Takım dünya kupasına Fatih Terim'le de gidememişti, çıkan büyük olaylar sonrasında.

Oynanacak Milli maçın seyircisiz oynayacak olması futbolcularımız için önemli bir handikap. Zira hepsi büyük stadlarda gürültve tezahürat seviyesi yüksek maçlara alışmış durumdalar. Malta ise seyirci sayısı küçük olan stadlarında sessizlik içinde daha rahat oynayabilirler. Futbolcularımız ise bu maçı farkında olmadan antrenman maçı olarak algılayıp kaynaklarını kullanamayabilirler.

Bu maçta olabilecek durumlar ise şöyle sıralanabilir. Milli Takımımız ilk 20 dakika içinde gol atabilirse maç lehimize farklı olarak bitebilir. Ancak bu süre içinde gol atılamazsa Fenerbahçe'nin Pendik yenilgisine benzer bir yenilgi alınabilir. Yapılması gereken ise Futbolcuların birlikte sessiz bir ortamda hareket etmeden 90 dakika oturması sağlanabilirse ve bu süre sonunda futbolcular kendilerini iyi hissediyorlarsa, bu maç kolaylıkla kazanılabilir.

Milli Maç sonucu yine bu blog'da detaylı olarak incelenecektir.

 
Toplam blog
: 15
: 4777
Kayıt tarihi
: 22.06.06
 
 

Duyular, duygular, kullanılan dil ve davranışlar arasındaki bağlantıları inceleyen NLP konusundak..