Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ağustos '06

 
Kategori
Eğitim
 

Eğitim ve yönetilmek

Eğitim ve yönetilmek
 

İnsan hayatındaki önemli bir zaman eğitim için harcanıyor. İlkokul'dan başlayan süreç önce 8 yıl devam ediyor, sonrasında lise ve de ÖSS sınavı kazanılabilirse 2-3-4 yıllık üniversite programı ile tamamlanıyor. Daha ileri gitmek isteyenler icin Master ve Doktora programları da seçenekler arasında.

Genel olarak piyasaya baktığımızda eğitim görmemiş veya eğitimi yarıda bırakmış kişilerin iş hayatında daha üst yerlere ulaştığını ve eğitim görmüş kişilerim ise daha çok yönetici olarak çalıştığını görüyoruz. Bu sonuçlar bizi ilginç noktalara götürebilir mi? acaba.

Eğitim sürecine baktığımızda edilgen bir yapı gözlenmektedir. Bu durum değiştirilmeye çalışılsa bile dersler giderek ağırlaştırılmaktadır. Ders anlatan öğretmen ve onu dinleyen öğrenciler. Burada öğrenciden istenen uslu ve terbiyeli olması ve söz dinlemesidir. Çocuklardan evde de anne ve baba benzer şeyleri istemektedirler. Uslu ve terbiyeli olan ve söz dinleyen çocuklar anne, baba ve öğretmenin sözünden çıkamadığı gibi, başka içeriklerde de kolaylıkla evet der hale gelebilmektedir.

Büyük şehirlerde yaşayan çocuklar için ise bir başka önemli sorun yaşanmaktadır. Evden okula ve okuldan eve servisle gidip gelmekte ve serviste sürekli aynı arkadaşlarını görmekte ve hayatın içinde yaşayamamaktadır. Bunun ise ortaya çıkardığı sonuç, servis hep aynı rotada gittiği için ve aynı yüzleri taşadığı için değişime karşı önemli direnç oluşmakta, sonrasında değişim ihtiyaçları karşılanamamaktadır.

Hem eğitim seviyesinde ve hem davranış seviyesinde oluşturulan sınırlar, yaratıcılığı kullanmayı engellemektedir. Sadece söyleneni yapma, isteneni yerine getirme iş hayatında sabit gelirli olarak çalışma şeklini şeçme sonucunu da ortaya çıkarmaktadır. Böylece kendisi için ve başkası için çalışma seçeneklerinden daha risksiz olarak görülen başkası için çalışma yolu şeçilebilmektedir.

Eğitim kelimesine bağtığımızda ise Eğmek ve İtmek fiillerinden oluştuğunu görebiliriz. Gerçekten "ağaç yaşken eğilir" atasözümüz de bunu göstermektedir. Ama insan ağaç değildir. Aslında ilköğretim ve lise düzeyinde önemli şekilde öğretilen "yönetilmek" kavramı, ünivesite eğitimi sırasında daha da etkin hale getirilmekte ve böylece kişiler daha kolay yönetilir hale gelmektedirler. Kendileri yönetmeyi farkında olmadan da olsa öğrenmedikleri için, yönetilmeyi ve başkasının emri altında çalışmayı kolaylıkla kabul edebilmektedirler.

Yukarıda belirtilen sürelerde önce eğitilip, sonra bir yöne doğru itilen öğrencilerin eğitim süreleri tamamlanmış olmaktadır. Bunlardan kurtulmanın tek yolu üniversite eğitimi yaptıktan sonra kendi isteklerini yapar ve kendi önermeleri ile hareket edebilir hale gelebilmektir. Bu yapıldığında üniversite eğitiminde edinilmiş zengin bilgi kaynakları ve zihinlerdeki sınırların ötelenebilmesi ise kullanılacak yaratıcılık süreçleri kişinin istediğinden daha önemli sonuçlara ulaşabileceğini gösterecektir.

 
Toplam blog
: 15
: 4777
Kayıt tarihi
: 22.06.06
 
 

Duyular, duygular, kullanılan dil ve davranışlar arasındaki bağlantıları inceleyen NLP konusundak..