Milliyet Blog 1008'e merhaba

Bir arkadaşımın tavsiye üzerine 27 Haziran 2009‘da Milliyet Blog’la tanıştım ve o günden bu yana yazmaya devam ediyorum. Aşağı, yukarı iki yıldan fazla bir zaman oldu. Bu zaman zarfında epey yol aldığımı tahmin ediyorum. Daha önce de bir yazımda şöyle demiştim: Milliyet Blog sitesini ben bir akademik okul olarak görüyorum. Bu yüksek okulda değerli öğretmenler, deneyimli, bilgili, kendi yazın ( edebiyat ) alanında yetişmiş seçkin kalem sahibi insanlar vardır. Onların kaleminden oluşan ürünler, bizleri fazlasıyla aydınlatıyorlar. Ben şahsen kendi açımdan onlardan çok şeyler öğreniyorum. Bu değerli kalem sahibi insanların adlarını burada yazmayı çok isterdim. Lakin hepsini yazmak olası değildir, birkaçını yazsam, diğerlerini yazmazsam bana gücenirler. Gücenmelerine de hak veriyorum. Onun için çoğu beni tanıyorlar. Hepsine burada ayrı ayrı teşekkürlerimi selam ve saygılarımı sunuyorum.

Aslında Milliyet Blog’ta fazla yazmayı ben şahsen iyi düşünmüyorum, ne kadar yazdım, ben neyi yazdım, ben nasıl, neler yazdım veya benim yazılarım okunuyor mu? Bunları bence düşünmek lazımdır ve bunları önemli görüyorum. O tarihten bugüne kadar benim yazdıklarımın bir değerlendirilmesini yapmak gerekirse:  Şiir (  361), kültür - sanat ( 91 ), anılar ( 40 ), etkinlikler ve festivaller ( 22 ), tarih ( 17 ), Edebiyat ( 231 ), deneme ( 33 ),  Ben bildiriyorum( 18 ), kitap ( 56 ) ve güncel 18 toplam 1008 yazı yazmış bulunmaktayım. Aldığım yorum sayısı ( 903 ), mesaj ( 110 ), ortalama okuma sayısı ise 458’dir…Bu arada bana zahmet edip, yorum ve mesaj gönderen sevgili vefalı dostlarıma da ayrı ayrı teşekkürlerimi burada sunmak istiyorum.

Fazla söze gerek görmüyorum, yazmanın önemli ve okumanın değerli olduğuna inanıyorum. Her zaman dediğim gibi “ Söz uçar, yazı kalır, yazmak yaşamak demektir” buradan yola çıkarak bir şeyler yazmaya çalışıyorum. Hiç bir konuda iddialı değilim, böyle bir niyetim de yoktur. Kartvizitime yazar kelimesi geçmiyor. Ben bu konuda her zaman kendimi bir yazın eri olarak görüyorum.

Ancak ben bir öğretmenim, öğretmeliğin emeklisi olmaz diye düşünüyorum. Onun için yazıyorum. Bütün Milliyet mensuplarına ve  Milliyet Blogdaşlarıma ayrıca sonsuz teşekkürlerim vardır, onlara şükran borcum vardır. Çünkü bu sahada  çok şeyler ,değerli bilgiler  öğrendim ve çok saygı değer dostlar edindim. Cümle Milliyet Blogdaşlarımın Kurban ve Cumhuriyet bayramlarını  bir daha kutlar, selam ve saygılar gönderiyorum.