Moskova'da KAR yağdı, Milano'da GOL yağdı!

Akşamki yenilgiden sonra anladım ki, büyük takımların intikamı da büyük oluyor. Liverpool'ün yaptığını İnter de az kalsın bize yapacaktı. 1-0'lık yenilgi ya da 1-1'lik beraberlik düşleyerek maçı izlemeye başladım. Üstüste iki maç izleyince insanda heyecan kalmıyor. CSK Moskova ve PSV Eindhoven maçının sonucu bizi etkiliyordu, aslında erken oynanması iyi olmadı. Futbolcuların olumsuz etkilendiğini sanıyorum.

Kendi sahasında oynamasına rağmen CSK maçta yoktu, diğeri de iyi değildi ama kazandı. Hava ve zemin şartları kötüydü. PSV puanını 7 'ye yükseltti. Son maçta İnter iyi oynamazsa, biz de evimizde yine bir kazaya uğrarsak PSV çıkar gruptan.

Milano'da ise ilk yarıda mükemmele yakın bir Fenerbahçe vardı. Rakip ya dedikleri gibi bizden çekiniyordu ya da öyle görünüp bizi yanılttı. Herşey güzel gidiyordu ki, Alex'ten kaçan bir top 55. dakikada gol oldu. İlk golde Edu'nun hatası var, onun kurtaramadığı top Cruz'a çarptı ve gol oldu. Sonra Semih'in sakatlanması ve oyundan zorunlu çıkması, diğer oyuncularda tedirginlik yarattı, kötü oyunun ve dağılmanın nedeni buydu benim fikrimce. Özellikle Alex'in aklı Semih'te kaldı, çünkü maç öncesi açıklamalarında hep Semih önplandaydı.

İkinci gol de Kazım oyuna girmeden önce, sahada on kişi iken geldi ve Roberto Carlos'un basireti bağlandı sanki, kurtarabileceği bir topu kurtarmak istemedi. Maç boyunca gol atamadığı için (İlk maçta da öyleydi) hırçınlaşan İbrahimoviç ayağının ucuyla dokundu ve gol oldu, gol sevinci bile belli ediyordu, rahatladı. Ondan sonra zaten dağıldı Fenerbahçe, daha çok iyi ki fark olmadı. Üçüncü gol uzatmalarda geldi.

Benim dikkatimi çeken Roberto Carlos'un hiç etkili olamaması. Gökhan tek başına çırpındı. Deivid keza öyle. Alex dönem dönem iyi oynadı. Orta sahada Selçuk çok top kaçırdı. Appiah ile Tümer'den en kısa zamanda kurtulmak gerek. Nereye istiyorlarsa gitsinler. Mehmet bile durgundu, hadi o yorgun diyelim. Lugano da iyi değildi. Üç gol yemesine rağmen en iyi Volkan dedi yorumcular. Bir iş kazası oldu diyelim, herşey bitmiş değil, ama işi zora soktuk ellerimizle. İlk defa üzgün ve isteksizim, elim yazmak istemiyor.

Maç boyunca Fenerli taraftarların sesini duyduk, canla başla desteklediler.

Ne diyelim Moskova'dan kar geldi, Çizme Fener'e dar geldi.

Sevincimiz, umudumuz son maça kaldı. İlk yenilgimiz fena oldu, en son bir yıl önce Celta Vigo yenmişti bizi. O seri bitti nihayet...Bakalım Beşiktaş ve Galatasaray neler yapacak Avrupa arenasında!

Sağlıcakla kalın!

Resim Milliyet Galeri'den alıntıdır.