Müfredat saçmalığı

Hatırlıyorum da lisede matematik dersinden yatıp kalkıp fonksiyonları işliyordu öğretmenimiz. Lisede gördüğümüz matematik dersindeki konulardan, ÖSS’de çıkan soru sayısı 1 veya 2 idi. Hemen hemen gördüğümüz bütün derslerde böyleydi. Lisede haftalarca fonksiyonları işledik, öğretmenimize sorduğumuzda “ne yapayım evladım müfredat böyle” derdi. Şimdi fonksiyonun “f” sini bile bilmiyorum, merak ediyorum kime yaradı acaba.

Bütün lise öğrencileri dershaneye gidiyor. Sebep, okulda eğitim öğretimin yeterli olmayışı. Bunun sebebi öğretmenlerimiz değil, kesinlikle beni yanlış anlamasınlar. Müfredatlarının dışına çıkamıyorlar ne yapsınlar. Benim tuhafıma giden konu ÖSS sınavına hazırlanan bir öğrencinin okulda öğrenmesi gereken konuları neden dershanelerde öğreniyor olması.

Bir tek lisede mi bu müfredat saçmalığı, tabi ki hayır.

Şu anda Kamu Yönetimi 3.sınıf öğrencisiyim. Mesela, Devlet Bütçesi diye bir ders var, o kadar tuhaf sorular var ki, sanki Kenan Işık Kim 500 Milyar İster’ de genel kültür sorusu soruyor.

Bir tanesini paylaşayım sizinle, İngiltere’de 1629’da parlamento dağıldıktan sonra konan ve kralın idamı ile sonuçlanan vergi hangisidir?

Şimdi soruyorum size, Kamu Yönetiminden mezun olup, kaymakam, idari yargı hakimi veya devlet memuru olan bir kişinin İngiltere’de 1629’da parlamento dağıldıktan sonra konan ve kralın idamı ile sonuçlanan verginin ne olduğunu bilmesi ne işine yarayacak?

Bence sınavlar, öğrencileri elemek maksadıyla saçma sapan bilgileri beyinlerine yüklemek için yapılmamalı, kendilerine ve insanlara yararlı olacak bilgileri öğrenmeleri için yapılmalıdır. Ayrıca okullarda işlenecek konuların ÖSS’de çıkan sorulara yönelik olması ve Üniversitelerde işlenecek derslerin, yukarıda bahsettiğim gibi gereksiz bilgilerle doldurulup öğrencilerin bunlarla uğraştırılmaması gerektiğini düşünüyorum.