Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ağustos '07

 
Kategori
Siyaset
 

Muhalefet neden yok!

Muhalefet neden yok!
 

Doğru adrese bilinen yoldan gidilir.

Bütün kabahat muhalefette, muhalefete oy verenler, tepkisini yanlış tarafa yapıyor. Yani görevli, vazifesi bu olan siyasi kadroyu görmüyor. Onun yerini doldurmaya çalışıyor ama yanlış kulvarda.

Rakip partiye, sen savunduğun politikalardan vazgeç diyorsunuz; bunun mantığı var mı? Vazgeçsin diye kendinizi veya savunduğunuz parti kendi öneri ve politikalarını geliştirmekten aciz kalıyor, sonra rakibi, başkalarının çomağını göstererek sıkıştırmaya çalışıyorsun.

Böyle demokrasi içinde hamle yapıp halkın gönlünde yer edilmez. Cumhuriyet ilelebet devam edecekse seçim devamlı varsa halka hizmet edecek politikalarınızı oluşturup aktif hale geleceksiniz.

Halkın önünde yürüyeceksiniz, onların arzularına tercüman olarak; devletin kuruluş değerlerini yine savunun.

Bu muhalefete oy veren vatandaşlarımızın, özellikle sol da görülenlerin; muhalefeti bu günkü durumuyla afaki olmaktan öte geçemiyor ve geçmemiştir. Esas sorumlu muhalefet partisidir. Temel nedeni, muhalefetin halk kesimlerine ihtiyaçları olan konularda program ve proje üreterek alternatlf sosyal ve ekonomik politikalar sunmamasıdır.

Muhalefet hala bu durumda ki görünüş ile miras olarak aldığı pastanın tadını göstermektedir. Kendisi de hiç kafa yormadan bu mirasla geçinmektedir. Bu çizgide olanlar da hep bu pastadan pay koparabilmanin hesabında olup, yeni bir ürün ortaya getirmemektedirler.

Bir ara eski Başbakan'larımızdan Sayın, Tansu Çiller, hükümet kurma görüşmelerinden birinde "gelin şu pastayı hep birlikte bölüşelim" gibi bir laf etmişti. Benim o sıralar çok tuhafıma gitmişti, devlet pastamı oldu "yiyin efendiler yiyin tıksırıncaya kadar yiyin" deyişini çağrıştırmıştı. Bu muhalefetinki de gerçekten hazırdan yemekten başka bir şey değil. Bunu da siyaset ve politika yapıyoruz zannediyorlar.

Toplum yaşamının gündeme gelen hangi sorununda, iktidardan önce öne çıkıp, gündemi belirleyip sosyo-ekonomik öneri sunabiliyorlar. Seçimden bu yana devlette icraat durdu mu? Var mı muhalefet görünürde? İşte bunu fark etmeden, gereği olmadan oturduğun yerden atışlarla hedefi vuramazsın.

"Devlet millet için vardır". Deyişi milletin sorunlarını çözsün, sorun yoksa daha ileriye götürsün diyedir. Bu yönde rakibinden önde olmaya çalışacaksın. Seçim mücadelesine girmişsin, geçen dönemde iktidar senden daha cömert davranmış. Mali politikalarda halka verileni az değil çok bulmuşsun. Nerden bulup vereceksin diye nuhalefet yapmışsın. Devlet iç dış bütçe dengesi, dış iç borç dengesi, bozulacaksa onu diğer platformlarda gündeme getireceksin. Halkın emekçinin karşısında imajı silmeyeceksin. Sen muhalefetsin sorumlu iktidar. Müfettişlik halk önünde ki seçimde olur veya usulsüzlükleri deşifrede. Bütçe görüşmelerinde konuyu kamuoyu önüne taşıyarak.

Şimdi seçim olmuş, herkes kapasitesi ve stratejisine göre arka planı önüne alarak girdiği seçimden çıkmış. Cephede ateşkes olmuş bu 4-5 yıl sürecek. Psikolojik ve politik mücadele başlamış. Herkes durum değerlendirmesi yapıyor. Ele geçirdiği alanlarda durumunu güçlendirecek. Siz muhalefet olarak hala aynı mevzide, topuğunu bile koruyamıyorsun. Aktüel hayatta ne olup bitiyor kamu işleyişi olarak bilen var mı? Devlet çarkı durdu mu? Her şey sütliman mı? Oh ne güzel takıldık Cumhurbaşkanı'na başka devlet icraatı yok, halkın sorunları yok. Zaten Cumhrbaşkanlığı konusunda aksi tepki almışsın, yanlış politikalar sayesinde, bu konuyu yine takip ederken halka dönmeyi de unutmayacaksın. Yeni demokrasi ve politika cephesindeki mevzilerin, alternatiflerini bile düşündükleri şüpheli.

Gündemde kamu çalışanlarının toplu sözleşme görüşmeleri var. Muhalefet görülebiliyor mu, nerede. Hangi sosyal demokrat parti, sol parti gitti de çalışanlar tarafında destek verdi. Kamu oyu gördü mü? Sendikalarla tokalaşıp ücret önerdi sosyal ekonomik araştırmalar sonucu sizin hakkınız bu olmalıdır dedi. Yok, yok olursa, sonuç da yok olur. Efendim Sendikalar sağcıydı, sarı sendikaysa deşifre et, ben önerdim ama görüşmelerde samimi değiller de. Kkamu görevlerinde (varsa) ödüllendiriliyorlar de; demek ki emekten yana olanlar kendini kendi sınıfına kanıtlayamamış, kimin suçu. Ama sen oraya onlar için değil, kamuoyunu kazanmak, sözleşme tarafı olan çalışanlara sizinleyim demek için, orada olacaksın. Bu konuda uzmanların siğer ülkelerle de ilgili araştırmalar yapıp yerel STK örgütleri verilerini de eline alıp gündeme oturtacaksın. Bu konularda ki boşlukları muhalefet hiç değerlendirmemiştir.

Örnekleri saymakla bitiremeyiz. Bağkur aylıklarının düzenlenmesinde, asgari ücretlerin tesbitinde, memurlar da oy vermesin deyişte, tarım da bulunan halkın yediği fırçalarda muhalafet alternatif ortaya koymadı.

Şimdi bu tarafı görmeden elindeki meşru silahlarını zamanında kullanma, şimdi sapan taşı ile halk çığlık çıkarsın. Meşru olanı gayrimeşru mu yapacaksın. Hayır, o halde uygulamaları, meşruiyet içine çekmek için çalışacaksın.

Halk size diyor ki sadece devlet prensipleri üzerinden siyaset yapmayın. Atatürk, Cumhuriyet mirası üzerinden kolay kazanım olmuyor. İddianda haklı da olsan, biz onlara saygı ve sevgi duyuyoruz ama sizde daha başka yetenek göremiyoruz.

Sahip olduğun ideolojinin kaynağındaki prensiplerden yararlan. Diyalektik düşünceyle kendinizi sıgaya çekip özeleştiri ve değerlendirme yapmıyorsunuz.

Eleştirilen son görünümlerin esas sorumlusu, eleştirilmesi gereken muhalefettir.

Herkesin kendi politikalarını uygulaması politik hakkıdır. Esas olan oraya taşınmasını demokratik olarak önlemektir.

Kendiniz gerekeni yapmadan, rakibine bana dokunma demek ne kadar mantıklıdır.

Saygılarımla...
NARİÇİ.

 
Toplam blog
: 376
: 1841
Kayıt tarihi
: 06.07.07
 
 

Hayat herkes için aslında yalnızlıktır. hiç kimsenin doğal garantisi yoktur. (Günlük atüel haberl..