Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Aralık '07

 
Kategori
Tarih
 

Mustafa Kemal, Nazım Hikmet ve Deniz Gezmiş

Mustafa Kemal, Nazım Hikmet ve Deniz Gezmiş
 

Mustafa Kemal Atatürk'le, Nazım Hikmet "hemşehri"dir. İkisi de Selânik'te dünyaya gelmişlerdir. O Selânik ki, Osmanlı İmparatorluğu egemenliğinde iken, Osmanlı topraklarında ilk sosyalist düşüncelerin ve eylemlerin doğduğu topraklardır. Mustafa Kemal'in ve Nazım Hikmet'in düşünce yapısının oluşmasındaki önemli rol demek ki doğmuş oldukları topraklarda saklıdır.

Mustafa Kemal 1881 yılında, Nazım Hikmet ise 1901'de dünyaya gelmişlerdir. Demek ki Mustafa Kemal yirmi yaşındayken Nazım dünyaya gelmiş. 1947 yılının Ankara'sında ise adı Deniz konan bir bebek dünyaya gelir. 70'li yıllara gelindiğinde Deniz Gezmiş olarak adını duyuracaktır bu bebek. Çünkü o, o yılların çalkantısı içinde öğrenci derneklerinin başkanlığını üstlenecektir.

Mustafa Kemal, Osmanlı İmparatorluğu'nun başarılı değil, başarının da ötesinde dâhi bir subayıdır. O, olacakları çok önceden bilen, bu olacaklara kesin çözüm üreten, ürettiği çözümlerden kesin başarı elde eden bir dehâdır. İstanbul'un işgalini haber veren telgraf memuruna ne güzel yanıt vermiştir:

"Geldikleri gibi gidecekler"

6 Ekim 1923... "Geldikleri gibi" gitmişlerdir de.

Tarih 13 Kasım 1918'dir. Osmanlı'nın önde gelen bazı paşaları kurtuluşu yurdışına kaçmakla bulmuşken, Mustafa Kemal : "Geldikleri gibi gideceklerdir" diyecek kadar kendisine de güvenmektedir, halkına da.

İstanbul, yurdun birçok topraklarıyla birlikte işgale uğramaktadır. Fakat, İstanbul kentinin önemi, Osmanlı'nın payitahtı olmasından kaynaklanmaktadır. Nitekim, Mustafa Kemal, Samsun'a gitmeden önce Padişah VI. Mehmed yani Vahdeddin ile Yıldız Sarayı'nda buluşur. O buluşmadaki ortamı Mustafa Kemal şöyle anlatır: " Yıldız Sarayı'nın ufak bir salonunda Padişah'la adeta diz dize denecek kadar yakın oturduk. Sağında, dirseğini dayamış olduğu bir masa ve üstünde bir kitap vardı. Salonun Boğaziçi'ne doğru açılan penceresinden gördüğümüz manzara şu idi: Birbirine muvazi (paralel) hatlar üzerinde düşman zırhlıları! Bordalarındaki toplar sanki Yıldız Sarayı'na doğrulmuş. Manzarayı görmek için oturduğumuz yerlerden başlarımızı sağa sola çevirmek kâfi idi."

İşgal kuvvetlerinin Boğaziçi'ni ele geçirmesi Mustafa Kemal'in belki de vatanı kurtarmak için içindeki kıvılcımı ateşe çevirmesine neden olmuştur. Nazım Hikmet'e şu dizelerin yazılmasına neden olduğu gibi:


biz ki istanbul şehriyiz,
seferberliği görmüşüz :
kafkas, galiçya, çanakkale, filistin,
vagon ticareti, tifüs ve ispanyol nezlesi
bir de ittihatçılar,
bir de uzun konçlu alman çizmesi
914'ten 18'e kadar
yedi bitirdi bizi.
mücevher gibi uzak ve erişilmezdi şeker
erimiş altın pahasında gazyağı
ve namuslu, çalışkan, fakir istanbullular
sidiklerini yaktılar 5 numara lâmbalarında.
yedikleri mısır koçanıydı ve arpa
ve süpürge tohumu
ve çöp gibi kaldı çocukların boynu.
ve lâkin tarabya'da, pötişan'da ve ada'da kulüp'te
aktı ren şarapları su gibi
ve şekerin sahibi
kapladı miloviç'in yorganına 1000 liralıkları.
miloviç de beyaz at gibi bir karı.
bir de sakalı halife'nin,
bir de vilhelm'in bıyıkları.

biz ki istanbul şehriyiz,
güzelizdir,
dört yanımız mavi mavi dağdır, denizdir.
öfkeli, büyük bir şair :
«ey bin kocadan arta kalan bilmem neyi bakir»
demiş
bize
ve bir başkası,
yekpare acem mülkünü fedâ etti bir sengimize.

biz ki istanbul şehriyiz,
işte, arzederiz halimizi
türk halkının yüce katına.
mevsim yazdır,
919'dur.
ve teşrinlerinde geçen yılın
dört düvele teslim ettiler bizi,
gözü kanlı dört düvele
anadan doğma çırılçıplak.
ve kurumuştu
ve kan içindeydi memelerimiz.

biz ki istanbul şehriyiz,
fransız, ingiliz, italyan, amerikan
bir de yunan,
bir de zavallı afrika zencileri
yer bitirir bizi bir yandan,
bir yandan da kendi köpek döllerimiz :
vahdettin sultan,
ve damadı ferit
ve ingiliz muhipleri
ve mandacılar.

biz ki istanbul şehriyiz,
yüce türk halkı,
malûmun olsun çektiğimiz acılar...

Ve tıpkı yıllar sonra Deniz Gezmiş'in fırtınalı yaşamının sonunu hazırlayacak ABD 6. Filosunun Boğiçi'ni işgali gibi etkileyecektir Mustafa Kemal'i düşman gemileri.

Mustafa Kemal dünyanın gelmiş geçmiş en üstün devlet adamıdır. Bunun nedenlerini herkesle kıyasıya tartışırım. Mustafa Kemal'in, diğer devlet adamlarından neden üstün olduğunu bir bir kanıtlarım da. Bunu laf olsun diye de yazmıyorum, Türklük duygularım şahlandı diye de yazmıyorum. Aklın yolu budur.

Nazım Hikmet, dünyanın yetiştirdiği en önemli, en görkemli, en büyük ve kendi dilini en mükemmel kullanan bir şairdir.

Deniz Gezmiş'in bu yolculuğumuzdaki yeri bambaşkadır. O, bir zamanlar Mustafa Kemal'in gördüğü işgal kuvvetlerinin gemilerinin aynısını 6. Filo adı altında ve aynı adreste görmüştür. O, Nazım Hikmet'in dizelerinde işaret ettiği "acıları" görmüştür. Ve yeniden işgal edilmekte olan ülkesinin kaderini değiştirmek için uyarılarda bulunmuştur.

Mustafa Kemal, Nazım Hikmet, Deniz Gezmiş. Üçü de emperyalizme karşı kanlarının son damlasına kadar savaşmış insanlardır. Mustafa Kemal dünyanın ilk Kurtuluş Savaşı'nı dünya emperyalistlerine karşı kazanmış bir dâhidir. Nazım Hikmet, emperyalist devletlere karşı kazanılmış başarıyı destanlaştırarak "Kuvay-ı Milliye Destanı" adı altında ölümsüzleştiren dünyanın en büyük Türk şairidir. Deniz Gezmiş, Mustafa Kemal'in Türk gençliğine armağan ettiği "Tam bağımsız Türkiye" yolunda ilerlerken, 6. Filoyu Boğaziçi'nden kovmaya çalışırken, tütünümüze, haşhaşımıza göz diken; kanımızla canımızla kazandığımız topraklarda "üs" adı altında işgallere başlayan ABD emperyalizmine karşı savaşım verirken darağacına yolladığımız Türk gencidir.

Mustafa Kemal, vatanı uğruna, vatanının bağımsız yaşaması uğruna ömrünü savaş alanlarında geçirdi. Canını ortaya koydu. Genç yaşta bizi çaresiz ve lidersiz bıraktı.

Nazım Hikmet, bağımsızlık uğruna, Amerikan emperyalizmine karşı, içinde bulunduğu işçi sınıfının alın terinin sömürülmemesi uğruna, çok acılar çekti. Sonunda öldürüleceğine yurtdışına gitmeyi uygun gördü.

Deniz Gezmiş, 70'li yılların gençlik idolü idi. İstediği şey: Amerikan emperyalizmine boyun eğmememizdi. İşçi sınıfının sömürülmemesiydi.

Mustafa Kemal, Osmanlı hükümeti tarafından hain ilan edildi ve hakkında "ölüm" fermanı çıkarıldı.

Nazım Hikmet, Türkiye Cumhuriyeti tarafından hain ilan edildi ve hakkında "ölüm" fermanı çıkarıldı.

Deniz Gezmiş, Türkiye'deki bir ara rejim sırasında hain ilan edildi ve hakkında "ölüm" fermanı çıkarıldı. Bu ferman yerine getirildi.

Şimdi dönüp arkanıza bir bakın: Kimler haklıymış?

 
Toplam blog
: 278
: 3275
Kayıt tarihi
: 26.05.07
 
 

İstanbul'un Kadıköy ilçesinde doğdum. Bir daha da Kadıköy'den ayrılmadım. İstanbul Üniversitesi, Ede..