- Kategori
- Deneme
Mutluluk

Makyaj çantamın içinde makyaj malzemelerinden çok, blok-notlar varken aklıma sığmayıp kağıda dökülenlerle karşı karşıya gelmek... Tanışmak... Konuşmak.. Dertleşmek... İçimi dökmek... Mutluluğun ince çizgisinde birkaç saniyeliğine kaybolmak... Her seferinde köşe başında beni bekleyen bana kavuşmak ne güzel. Harmanlanmak, un olup savrulmak, ufak, ufak pişmek yeniden...
Kahvaltıyla yeniden başlamak hayata. Gecenin kasvetinden arınmak demli çayla... Karnını doyurmaktan ziyade bir sihri olmalı kahvaltının... Gizemi... Keyfi...
Mutluluk sandıkta saklanmıyor. Keşke saklanabilseydi. Ufak, ufak biriktirip geniş bir zamanda kullanmak için. Keşke satın alınabilseydi mutluluk. Kazandığımız kadar satın alabilirdik. Daha çok çalışıp, daha mutlu olurduk.
Bir ömür çalışıp yapılan yatırımlarla ne bedenin ne de ruhun mutludur. Onlar sadece başkalarının mutluluğudur artık.
Çok klişe gelse de mutluluk anlıktır... Uçucudur... Yerinde durmaz... Adresi olmaz... Birazcık yüreğinin götürdüğü yer, birazcık yüreğinin ısındığıdır. Bedenin ruhundan ayrıldığı, dünyanın susup kalp atışlarının duyulduğudur. Düşmanın dahi şirin göründüğü, empati yapıldığı, elinden tutup kaldırdığındır. Birazcık ben değil biz dediğin andır.
Ne mutlu yaşayabilene...