- Kategori
- Sanat Eğitimi
Müzik Masterclas'ları

18/12/2006 İstanbul Avusturya Kültür Merkezi Konseri
Bu yazımda Müzik Masterclaslarından bahsetmek istiyorum. Müzik masterclasları dünyaca ünlü müzik hocalarının belli zamanlarda yaptıkları kısa süreli kurslardır. Özellikle bu kursların süreleri herkes katılabilsin diye tatil zamanlarına denk getirilir. Paskalya, noel, yaz tatilleri bu kurslar için uygun zamanlardır. Bu kursların yapıldığı yerler büyük şehirlerden uzak tatil yöreleri olur. Bu şekilde hem hocalar, hem de öğrenciler tatil ve çalışmayı aynı anda gerçekleştirmiş olur. Bu 10 veya 15 gün sürede dünyanın birçok değişik yöresinden gelmiş olan müzik öğrencileri hem geldikleri yöreyi tanımak hem de dünyanın en ünlü hocaları ile tanışıp , çalışmak imkanı bulurlar. Ayrıca bu kurslar daha önce birbirini hiç tanımayan birçok müzisyenın tanışıp, kaynaşmasına ve müzik adına güzel neticeler çıkmasına sebep olur. Kısacası bu kurslar bır nevi pazar niteliğindedir. Bu kurslara katılan öğrenci ve öğretmenler kurs süresince sürekli dinletiler, konserler vererek kursların gerçekleştiği yöre halkına da hem kendilerini hem de müziklerini tanıtırlar. Bu kursların yapıldığı dönemler yöre için bir turistik şölene dönüşür. Yöre halkı içinde kültürel ve ekonomik çok büyük getirisi olan bu kurslar her sene aynı dönemde büyük bir özlemle beklenir ve izlenir. Masterclaslarla ilgili bu kısa bilgiden sonra Burcu Göker'in katıldığı masterclaslarla ilgili anılarımı anlatmak istiyorum.
Burcu'nun ilk katıldığı masterclas 12 yaşında iken Paris yakınlarında Rambouilllet Müzik Akademisinin düzenlediği bir çalşma idi. Burcu o tarihlerde daha İstanbul'da öğrenci idi. Daha önceki yazılarımda anlattım. Paris Ulusal Konservatuarı proflarından Sylvie Gazeau ile daha önceki seyahatında tanışmış.kendini dinletmiş ve büyük beğeni almıştı. O sene paskalya tatilinde hocası Paris yakınlarında Rambouillet denen bir yerde bir masterclas yapoacağını ve Burcuyu bu çalışmalarda görmek istediğini, bu şekilde Burcu'yu da müzik alemine tanıtabileceğini bize duyurdu. Bu Burcu için çok güzel bir fırsattı. Hem hocası ile çalışacak, hem çeşitli ülkelerden arkadaşlar edinecek ve kendisini onlarla kıyaslayıp kendi eksiklerini görebilme imkanına sahip olacaktı. Burcu bu kursta yatılı kalacaktı. O tarihlerde Fransızcası yeterli olmadığı için kendisine kurs yönetimi tarafından İngilizce bilen bir yardımcı ayarlanmıştı. 18 yaşından küçük olduğu için bir ebeveyninin de aynı şehirde bulunması şart koşulmuştu. Burcu ve bu kurs süresince ona ebeveyn görevini üstlenen ablası bir Nisan günü İstanbul'dan yola çıktı. Burcu kursun gerçekleşecegi Rambouillet'te Akademiye ait şatonun yurduna, ablası da aynı şehirde bir otele yerleştiler. Burcu ilk defa tüm aile bireylerinden ayrı bir yaşam geçirecekti. İlk günler Burcu'dan pek haber alamadık. Zira çalışması bölünmesin diye telefonlarımıza bile çağırmıyorlar sadece uzaktan bilgi veriyorlardi. Kursun başlamasından 4 gün sonra akşam ablasına bir telefon geliyor. O güne kadar özleme büyük bir gayretle dayanan Burcu ağlamaya başlamış ve kurs yönetimi ablayı arayarak o gece Burcu'yu alabileceğini ama ertesi sabah erkenden geri getirmesini söylemişler. Daha sonra Burcu o gece ablası ile önce pizza yediklerini sonra aynı yatakta koyun koyuna yattıklarını ve o gecenin yaşadığı en mutlu gece olduğunu söyledi. 12 Yaşında bir çocuk için oldukça zor bir deneyimdi.
10 Günlük kurs dönemi sonunda konser gecesi gelip çatmıştı. Ablası da bu konsere ve daha sonra yapılacak diploma töreni ve kutlamaya davetlıydi. Kursun sonunda Burcu gösterdiği büyük başarıdan dolayı konser orkestrasına başkemancı seçilmişti. Konserde orkestra şefinin talimatlari ile kendisinden yaşca çok büyük japon, Koreli, Çinli ve Avrupalı bir çok müzisyenden oluşan orkestraya başkemancılık görevini üstlenen Burcu diplomasını da büyük bir derece ile almıştı. Ablası en son kutlamalar sırasında bütün tebrikleri kabul ederken Burcu açık büfede pasta yemekle meşgulmuş. Zira konser öncesi saatlerce aç kalmış ve ve karnı çok acıkmış. Ne de olsa 12 yaşında bir çocuk değil mi......