Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Şubat '16

 
Kategori
Kültürler
 

Nasihat Ucuzdur

Nasihat Ucuzdur
 

Geçmiş yıllarda siyasetçinin birisi şöyle demiş: “Bu ülke kadar içinden hain çıkaran bir ülke yoktur.” Aynı zamanda Bilge Kağan Orhun yazıtlarında “ Tokken açlığın aklına gelmez, açken de tokluğun”  diyerek milletin ihtiyatsızlıkta ne aşamada olduğunu gösterir ki, “Fidayda” türküsüne bir tarla bağışlayanlar ile Çin prenseslerinin kadife gibi tenine kananlar aynı soydan geldiklerinin kanıtı değil de nedir?

Hâlbuki ders almak isteyene dünya tabiat tarih ve kuru dallar, yapraklar dahi nice dersler verir. “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.” Diye boşuna dememiş atalar. Anlamak istemeyene anlatmak kadar zoru yoktur. Anlamak istemez. İnsanlar, büyük hedefler, küçük hedefler ve orta vade hedefler olmak üzere hedefler oluştururlar. Bazı milletler hedeflerine sadık kalırken, toplumsal takım ruhuna iman ederken, bu genellikle bazı toplumlarda ne yazık ki, uygulanamaz. Özellikle kendinden emin ve özgüven sahibi ülkeler, genellikle uzun vadeli plan yapmaya yanaşmazlar. Çünkü özgüvenleri tamdır, ne de olsa istedikleri zaman yapacaklarını gerçekleştirme kabiliyetine sahip olmaları onları aşırı özgüven sahibi yapar. Aşırı özgüven de aşırı korkaklık gibi insanların ve toplumların en büyük düşmanlarıdır. Aşırı korkaklık toplumları köleleştirirken, aşırı özgüven de ani bir baskınla yok olmayı getirir.

Akıllı olan toplumlar ve bireyler planlarını kurarken; en güçsüz anlarında güçlü, en güçlü anlarında da güçsüzmüş gibi hareket edegelmişlerdir. Bu da onlara güçsüzken av olmamayı, güçlüyken de kolay avlar bulabilmelerini sağlamışlardır. Devletler yüzyıllardır akıllı siyasetle yönetilirken, akılsız bilmez kaba saba topluluklar tarihten birer ikişer silinmişlerdir. Dünya kuruldu kurulalı, tüm topluluklar bir ağaç misali, ya kendi kurtlarına yem olmuşlardır, ya da elinde baltayla ansızın gelen o kesimciye. Sonuçta dağı kesen ormancı da sonsuza kadar yaşamış değildir ama ağacın kaderini çoğunlukla o belirlemiştir. Ağaçlar çok uzun yıllar intikamlarını almışlar, ağacı kesen toplumu topraklarından atmışlardır ama bu kovma işlemi ormana da ucuza patlamamıştır.

İhtiyatlı olan toplumlar ise, ormanı akıllıca keserek varlıklarını devam ettirdikleri gibi, ormanı da tamamen yok etmemişlerdir. Tıpkı köpeğe yaptıkları gibi. İnsanlar köpeği evcilleştirmiş, ancak hem dostluğunu kazanmış, hem kapısını bekletmiş, hem de köpeğin tehdidinden de sıyrılmayı başarmışlardır. Amerika’nın yaptığı ve icat ettiği gibi. Üretimini yaptırmış, askerliğini yaptırmış, temizliğini yaptırmış bekçiliğini yaptırmış ve İnsanın köpeğe hükmetmesinden daha olumlu sonuçlar elde edebilmeyi başarmıştır. İşte bu gerçek bir başarı öyküsü değildir de nedir?

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..