Nasıl ( ) olunur ?

Parantez boşluğunu istediğimiz gibi doldurmaya kalksak…

Mesela ben nasıl köşe yazarı olunur diye sorsam...!

Basmakalıp sözleri şöyle bir güzel süpürüp; “bir köşe kaptın mı şekerim o köşenin içini doldurmaktansa, boşaltacağın kadar kuvvetli üfleyeceksin ki, köşeci olursun” diye cevap veririm.

Neden mi? Bakınız ulusal gazetelerin köşecilerine…

Son yıllarda anlıyoruz ki; bizim sandığımız gibi birikimine, kaleminin gücüne, harflere duyulan aşkla falan olacak bir şey değilmiş bu!

Hasbelkader bir köşe kaptınmı ilk iş olarak, yıllarca biriktirdiğin küfürleri hatırlamakla başlayacaksın yazmaya. Sonra onları uygun yerlere yerleştireceksin usulca. Köşen sağlamlaştıkça gümbür gümbür indireceksin.

“Var mı bana yan bakan” nidaları atarak ellerini ovuştururken sen, konu sıkıntısı çeken, yazmaktan bıkkın ve dahası o köşede ne aradığını henüz kendi anlayamamış biri “köşesinden” laf atacak sana.

Cevap niteliğinde!!!

Seninde beklediğin bu!

Heyoo ertesi gün yazısı hazır…

Küçük bir küfür kıvılcımı kulakların kızarmasına yol açarken artık kalemden mi, dilden mi yoksa kalpten mi döküldüğü belli olmayan bir yaylım ateşine dönüşüp kocaman bir yangın olacak…

(Bizler hala neden dünya da savaş rüzgarları esiyor diye düşünüp duralım…)

Nasıl köşe yazarı olunur seçenekleri nelerdir?

Televizyonda her sabah (veya öğlen) hatunlara göbek attırabilirsin pekala! Eğer en iyi göbeği sen attırırsan… Değil köşe, haftalık bir dergi bile koyarlar önüne.

Ancak eğer bir şöhretlinin kızı, karısı, sevgilisiysen göbeğe möbeğe de gerek kalmaz. O köşe yıllardır seni bekliyor zaten!...

Diyelim ki ne şöhretli yakınısın nede iyi göbekçi…

O zaman ya doğru beslenme uzamanı (!) olacaksın… Yan bilgi olarak; karın, basen bölgelerindeki yağlar en iyi nerede aldırılır, burun, göğüs estetikçisi kimdir biliyorsan… Ot suyu da içirirsin millete, başka suları da!

Hiç biri bana göre değil diyorsan en acılısından Leyla- Mecnun yazıları döktüreceksin. Bir bar taburesinde oturup, kadehinden yudumlayacak aşk perisinin gelmesini bekleyeceksin.

Ama ne yazarsan yaz mutlaka “taraf” olacaksın.

Yanlış da yapsa “taraf” olduğun yere göğe koymayacaksın. Köşenden öpücükler göndereceksin en kokulusundan… Artık hangi tarafa göz süzüyorsan.

Taraf olduğuna oklar gönderiyorsa haddini bilmezler, göğsünü siper edeceksin.

Bu küfür mü olur, taş mı olur orası başka bir “taraf” köşecinin sana yolladığı gül(!) demetlerine kalmış…

Sözün kısası; bizim buralarda iyi köşeci olmak istiyorsan eğer; ilkin şöhreti sınırlarını aşmış iyi küfürbaz olacaksın…

Küfrü cebine dolduran köşeciler, Köşe Yazarı oluyormuş çünkü…

Köşe’sine katlanılır da Yazar diye eklemeseler bari…