Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

02 Temmuz '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Nasıl bir ülke özlemindeyiz…

Nasıl bir ülke özlemindeyiz…
 

Herkesin kendine göre istekleri özlemleri vardır. Şimdi hepimiz birçok özlemimizi sıralayabiliriz.

Bu güzel ülkemizde, barış, kardeşlik, hoşgörü içinde yaşayan, refah ve mutluluğa erişmiş ve sürekli gelişen bir TÜRKİYE, gibi bir özlemimiz sizce nasıl?
Ya da, işsizliğin, kavgaların, cinayetlerin, menfaat çatışmalarının olmadığı bir TÜRKİYE...

Veya sağlık hizmetlerinden herkesin parasız yararlandığı, yoksulluğun yolsuzluğun yaşanmadığı, herkesin kendine ait bir evi olduğu, çocuklarımızın yemyeşil bir çevrede yetiştiği bir TÜRKİYE…


Ülkemizde olabilecek tüm doğru, iyi ve güzel şeyleri uzun bir liste halinde bu şekilde alt alta yazabilirsiniz.


Şimdi ikinci soru: Peki böyle çok sayıda özelliği sıralayarak bu özlemimize ulaşabilirmiyiz?

Cevap basit ve kesin: Hayır!

Nedeni; bu kadar çok doğruluğu, iyilik ve güzelliği gerçekleştirmeye, ülkemizin kaynakları yetmez de ondan!

Doğruluk, iyilik ve güzelliği gerçekleştirecek olan o ülkenin kaynakları değil insanlarının bilgi, beceri, zekâ, ahlak gibi nitelikleridir.

Nasıl ki bir aşçının niteliği, yaptığı çeşitli yemeklerin tadına yansırsa, tüm insanların nitelikleri de yaptıkları tüm işlere iyi ya da kötü olarak yansıyacaktır.

Yetersiz nitelikli bir doktorsa; bu özelliği baktığı tüm hastalara, yetersiz bir yönetici ise, verdiği tüm kararlara yansıyacaktır.

Yani bizi zengin ya da fakir, mutlu ya da mutsuz kılan, insanlarımızın niteliklerinin üstünlüğü ya da yetersizlikleridir.

Bizler bilgi, beceri, zekâ, ahlak gibi niteliklerimizi geliştirirsek özlediğimiz TÜRKİYE’yi yaratacağız zaten. Birilerinin bir şeyler yapmasını beklemeden. Özlemimiz; nasıl bir TÜRKİYE değil, nasıl bir İNSAN olmalı bana göre.

Aslında bu yaşadığımız il, ilçe veya köy hatta mahallemiz içinde aynı şeyler geçerli.

İnsana yatırım yerine barajlar, fabrikalar yapma yoluyla kalkınmaya çalışırsanız başarılı olamazsınız.

En son teknolojiye sahip en pahalı makineleri alıp ama bunu kullanacak insanlara, bilgi ve beceriyi, iş ahlakını öğretmezseniz o fabrikayı en kısa zamanda kapatır, yaptığınız barajlardan istediğiniz verimi alamaz, dolayısıyla ülke ekonomisine zarar vermiş olursunuz.

Sonrada ne olacak bu ülkenin hali? diye sorar, karamsarlığa kapılırsınız.

Çok yatırım yapmak çok kalkındığınızı göstermez. Bunun için geçmişe bakmak yeterli.

Bizler, mevcudu paylaşmak yerine bir şeyler üretmeye çalışırsak, çabalarsak; çıkar peşinde koşmaz, kaynakları nasıl daha iyi kullanırım diye düşünürsek Ne olacak bizim halimiz? diye bir karamsarlığa da kapılmayız.

Özlediğimiz Türkiye'ye, nitelikli insanlarla ulaşabiliriz. Başkaları ile değil!

resim : www.hafif.org/yazi/turkiye-haritasi-cizen-bulut

 
Toplam blog
: 31
: 1552
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

1967 Susurluk dogumluyum. Lise mezunuyum. Susurluk Belediyesi'nde görev yapıyorum. Aslında insan bir..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara