Nikâh kutlu beraberlik, birlikte yaşama zina; ikisini ayıran kuru bir kâğıda atılan imza

Artık eskisi gibi imam nikâhı da yapılmıyor ki nikâhın manevi yönü var bu nedenle önemli diyelim. Nikâh memurunun karşısında aldın mı aldın, vardın mı vardım, deftere imza, işlem tamam.

Evlenecek olanların karşılıklı rızalarını gösteren irade beyanı ve şahitlerin huzurunda olması, ayrıca nikâhın devletin görevli birimi tarafından kıyılıp resmi kayıtlara geçmesi ayırıcı unsur değil bence. Çünkü burada önemli olan kadınla erkeğin birbirini istemeleri ki nikâhsız beraberliklerde de karşılıklı rıza var zaten.

Aslolan yani insanları ikna eden nikâhlı beraberliklerde resmi onay olması; “Devlet izin verdi, biz de izin verdik” Ama yani sonuçta kuru bir kâğıda imza atıyorsun, bu işlem beraberliğiniz için meşru bir dayanak oluyor.  Bütün bunlar olmadan beraber olsan ne olacak ki.

Yani düşünün şimdi şu anlattığımız şeyleri yapan kadınla erkeğin birlikteliği normal oluyor,  bunları yapmadan beraber olanlarınki zina; at imzayı ne yaparsan yap. Karşılıklı rıza varmış; nikâhsız birlikte yaşayanlarda karşılıklı rıza yok mu? Saçlarından sürükleyip zorla mı götürüyor?

Toplumun şahitliği ve onayı varmış. Bir kere onay konusunu geç çünkü anne baba ve diğerlerinin (hatta belki toplumun)  rızası olmadan da nikâh kıyılabiliyor; ben evleniyorum kime ne. Şahitler huzurunda olması ise o kadar önemli değil; zira nikâhsız beraber yaşayanları da Allah görüyor, toplum çoğunlukla biliyor. Yani demek istediğim dinde tarif edilen kadınla erkeğin zina sayılmayan meşru beraberliğini bugünkü resmi nikâh sağlamıyor. Dua mı okunuyor yoksa Kuran üzerine söz mü veriliyor? Bence eğer nikahsız beraber olanların yaptığı zinaysa bugünkü bildiğimiz adına nikâh denilen işlemle beraber olan kadınla erkeğin durumu da sorgulanmalı. Çünkü arada esaslı bir fark yok; fark sadece atılan imza.

Düğün gelenekleri ve adetler de bir fark yaratmıyor; çünkü hepsi de yavaş yavaş terk ediliyor; yakında hiç biri kalmayacak.

Toplumun birlikte yaşamaya kötü gözle bakmasının mantığı yok gibi; çünkü nikâh dediğimiz belediye memuru karşısında imza atmak da pek farklı değil. Belediyenin evlendirme memuru peygamberin temsilcisi mi? Sonuçta deftere imza atılmıyor mu, birlikte yaşayanlara da verin imzalasınlar; böyle zina günahının cezasından kurtulunuyorsa yazık cehennemde yanmasınlar!