Normal bir sonuç. Galatasaray : 2 - Çaykur Rizespor : 0

Peki anormal olan neydi ? Daha üç gün önce  Galatasaray’ın kendi evinde Diyarbakır BŞB’ye 2-0 yenilmesi anormaldi. 

 

2004 yılında, Süper Lig’de zirve yarışından uzak kalan Galatasaray, Türkiye Kupası 3. kademe maçında karşılaştığı Çaykur Rizespor’a 5-0 yenilmişti 

 

B sonuçları  Galatasaray taraftarı kabul etmemişti. 

 

Galatasaray gibi bir takım?  2-0 ; 5-0 yenilsin…! 

 

Ama denir ki, top yuvarlaktır; esasında bir maçta  her türlü sonuç  almak mümkündür.. Pek de fazla şaşmak gereksizdir. Öyle mi?

 

Karşılaşmanın hakemliğini İlker Meral’ın yaptığı bu günkü  ikinci yarının ilk maçında Galatasaray ile Çaykur Rizespor ,  TT Arena'da karşı karşıya geldi. Bu maçtan önce Galatasaray’lılar Lig’de 35 puanla 3’üncü ;  Rizespor ise 14 puanla 16’ncı sırada yer alıyordu. 

 

Takımlar :

 

GALATASARAY: Muslera - Sabri, Koray, Hakan, Telles - Emre, Selçuk, Melo  (Dk. 86 Sinan Gümüş), Sneijder, Bruma, Umut  (Dk. 78 Burak Yılmaz, Dk. 81 Hamit Altıntop).

Teknik Direktör : Hamza Hamzaoğlu

 

ÇAYKUR RİZESPOR: Serkan-Orhan, Koray, Sylvestre, Eren, Obraniak, Kıvanç, Tevfik (Dk. 46 Sercan Kaya), Ümit (Dk. 80 Liban Abdi), Deniz, Holosko  (Dk. 78 Kağan Söylemezgiller),.

Teknik Direktör : Hikmet Karaman 

 

Goller :

 

7.dk. Telles’in uzun pasını Selçuk Wesley Sneijder’e aktardı. Sneijder güzel bir vuruşla ilk Galatasaray golünü attı.

44.dk. İkinci Galatasaray golünü Sneijder’in pasıyla aşırtma bir vuruşla Armindo Bruma kaydetti.

 

Değerlendirme:

 

Bu sonuçla Spor Toto  Super Lig’de  Galatasaray 38 puanla 2. sıraya yükseldi, Çaykur Rizespor ise 14 puanla 16. sırada kaldı.

 

Böyle bir sonuç elbette istenen ve beklenen bir sonuçtu. 

 

Fakat yine de , Hamza Hamzaoğlu yönünden takımda bazı tereddütler vardı. Sözgelimi Koray’ın uzun bir sakatlık devresinden sonra oynayıp oynayamayacağı sorulabilirdi . Çünkü Koray’ın erken sahaya sürülmesi, onun sakatlığın artırabilirdi. Fakat Koray Günter bu maç için istekli olunca mesele kalmadı.

 

Aynı riski  H.Hamzaoğlu , Burak Yılmaz konusunda göze alamadı. Anlaşıldığı kadarıyla Burak Yılmaz biraz daha dinlendirilmelidir: tedavisine devam edilmelidir.

 

Geçen hafta , Sneijder’in sahadan alınmasıyla birlikte doğrudan soyunma odasına gitmesiyle birlikte , bazı tereddütler oluşmuştu ama, bu hafta ilişkilerin normal olduğu görüldü.

 

Selçuk bu hafta, geçen haftalardan daha da istekliydi. Görevini tam anlamıyla yaptı, ama takımın en yararlı elemanı kuşkusuz Sneijder idi. 

 

Sneijder bir gol ve çok güzel bir asistle maçın en sonuç alıcı adamı olarak gözüktü. Diyebiliriz ki Bruma da görevini yaptı.

 

Diğer yandan Melo’nun istekli oyunu sürerken birden bire riskli hareketler yapması, takımı ve kendisini zor duruma düşürmesi, sanırım bu oyuncuyla özel olarak ilgilenilmesini gerektiriyor. Bu maçta da Sarı kartı gördü ve Kırmızı kart için de ramak kaldı. Diyebiliriz ki H.Hamzaoğlu onu değiştirmekte geç bile kaldı.

 

2-0 ‘lık sonuç iyidir. Takım sürekli  bu istikrarı gösterebilirse ne ala.. Yine Diyarbakır maçına dönerse, çok kötü. Kanımca o maç kulaklara küpe olmalıdır.