- Kategori
- Siyaset
Nutuk Özel Amaçlı Tarih mi (1)
Karanlık bir sokakta arkanızdan gelen bir ışık yoksa yürüyemezsiniz. Tarihte, bir milleti ileriye yürüten ışık; hedefi için gerekli kaynakları sağlayan birikim ve hafızadır. Doğru tarih neden önemlidir?
Tarih ve Matematik bilimi; Bilgi Toplumlarının üzerine yükseldikleri iki ayaktır.
Matematik; düzgün bir mantık kurulmasını, Tarih, kurulan mantık çerçevesinin, doğru bilgilerle donatılmasını sağlamaktadır. Tarihin önemi bunlarla da sınırlı değildir.
Tarih: Bir milletin kimliği, kültür kodları; Onu, “Millet” yapan özellikleridir.
Tarih, Milletlerin yaşadıklarından edindikleri deneyimlerin, Millet (Irk) olarak artı ve eksilerinin saklı olduğu sır odasıdır.
Doğru bir Tarih: Gelecek için geçmişten bilgi sağlayan hazinedir.
Tarih aynı zamanda acımasızdır da.
Geçmişini hatırlayamayanlara, kendisini biz kez daha yaşatarak, unutanlarını cezalandırır.
Tarih, geçmişte girmemeniz gereken bir savaşa girmişseniz, size neden tekrar girmemeniz gerektiği söylemesinin yanında; hangi ülke ile, neden bazı olayları tekrar yaşamamanız gerektiğini delilleri ile önünüze koyar.
Tarih: Deneyimlerim, ağacınızı fırtınaların zararından koruyan kökleridir.
Güçlü birikimleri, kökleri ve kültürü olmayan milletler, kökleri derine inmemiş ağaç misalidir. Küçük rüzgarlarda hayatta kalabilseler dahi, ilk fırtınada yıkılmaya mahkumdur.
Tarih, iyi bir (bilgi kaynağı) öğretmendir. Onu değiştiremeyiz, ancak, ondan gelecek yapılanması için çok şey öğrenebiliriz.
Doğru Tarih, İnsan aklını doğru bilgilerle besler ve hata yapmasını önler.
Bu noktada kendimize sormamız gereken: Aklımızı ne ile (hangi bilgilerle) besliyoruz? Hap şeklinde (sunulan) sorgulamadan aldıklarımızla mı; bize sunulanları, iddia ve karşı iddiaları ile sorgulayarak, kendimizce bir sonuca gittiklerimizle mi?
Tarih, size insanlığın nasıl değiştiğini gösterebilir ve daha da önemlisi, insanlığın nasıl değişmediğini de.
Tarihin önemine kısaca değindikten sonra artık konuya geçebiliriz.
İlk bölümde konu başlıkları verilecek, ilerleyen bölümlerde başlıklar belgeli olarak detaylandırılacaktır.
...
Nutuk, bir tarih midir? Mustafa Kemal’in “Bir Tarihçi olmadığından” hareketle.
Nutuk, “Siyasi Belge” midir? Eğer, öyle ise, Nutuk, tarafsız değildir.
-“Erik Jan Zürcher, Nutuk, aslında 1919-1927 yıllarını anlatan bir tarih metni olarak okunmamalı. Daha çok İzmir suikastı ve sonrasında İttihatçıların ve Milli Mücadele kadrolarının neden tasfiye edildiğinin bir muhasebesi, yani bir hesaplaşma metni olarak okunmalıdır…” (1)
...
-“Bakan Bey, bir değil, iki farklı Nutuk vardır!
…İstiklâl Savaşı’nın muzaffer başkumandanı, zaferden beş sene sonra, Meclis’e savaş yıllarının bir bilançosunu vermek istemiş ve Nutuk, böyle doğmuştur.
Üstelik, konunun az bilinen ama çok daha önemli olan bir başka yönü bulunmaktadır: Nutuk’un bir değil iki değişik metni vardır. Türkiye bu metinlerin sadece yayınlanmış olanını bilir, diğer metinden ise konunun az sayıdaki uzmanı haberdardır, üstelik bu metni görenlerin sayısı, daha da azdır.
“Bilinmeyen” metin, Nutuk’un ilk şeklidir; “bilinen” ise, Mustafa Kemal’in sonradan değiştirdiği, daha doğrusu “yumuşattığı” ve Meclis’te okumasından sonra yayınlanmış olan versiyondur.
İşte, birkaç fark...(2)
...
-“Şevket Süreyya Aydemir ‘İkinci Adam’ adlı çalışması yayımlandıktan sonra İsmet İnönü’yle bir sohbetini rahmetli Abdi İpekçi’ye anlatırken:
“Ben Büyük Nutuk’ta okuduğum bazı şeylerin ya hiç vuku bulmadığını ya da orada anlatılandan farklı ceryan ettiği duygusuna kapıldığımı söyledim.
Paşa gülümsedi ve Nutuk tarihi değil siyasi bir belgedir, dedi” diyor…(3)
...
-KARABEKİR NUTUK’UN HATA VE SEVAP CETVELİNİ TUTMUŞ!
Kazım Karabekir Paşa’nın Nutuk’un tek kaynak olarak gösterilmesine itiraz eder.
...Karabekir, Prof. Enver Ziya Karal’ın yazdığı kitabın ana kaynağının Nutuk olmasını eleştirerek şöyle der:
-“Nutuk çok yanlış ve tarafgiranedir. Nutuk’ta daha ziyade teferruat üzerinde durulmuş ve esaslar kamilen ihmal edilmiştir. Benim yakılan kırk kitabım içinde biri de Nutuk’un hata ve sevap cetveli adını taşımaktaydı.
Bunda Nutuk’un yanlışları bir bir gösterilmiştir.” Karabekir Paşa’nın cumhuriyet tarihinde olayların Atatürk ve İnönü etrafında toplandığına ve inkilap tarihinin seyrinde onlardan başka pekçok kimsenin emekleri olduğu halde bu cihetin işaret edilmediği şeklindeki itirazına
Prof. Karal “devlet tarihi yazıyoruz” şeklinde cevap vermiş. Prof. Karal’ın tutanaklara geçen cevabı şöyledir:
–“Yazılan tarih devlet tarihidir. Tarih olaylarının devlet bakanları etrafında toplanması bütün devlet tarihlerinden göze çarpan gerçektir. Klasik bir ders kitabında bir olayın bütün kahramanlarını saymak imkanı yoktur. ” (4)
...
-“1966’da Sabahattin Selek “Nutuk Nedir ve Ne Değildir? Başlığı ile Cumhuriyet’te yayınladığı bir makalede” bir benzetme yapmak gerekirse, 15-20 Ekim 1927 günlerinde: Atatürk “Savcı”, Nutuk, “İddianame”, Kongre “Jüri”, memleket ve dünya kamuoyu da “Dinleyici”dir demektedir.”
-“İsmail Arar’ın, değerli ve etraflı bildirisinde haklı olarak vurguladığı üzere; tarihçi olmayan Atatürk’ün Nutku’nu bir tarihçi objektifliği ve tarafsızlığı içinde yazdığı da söylenemez. Zira Atatürk’ün bütün resmî sıfatlarından önce bir ihtilâlin lideridir.”
-“O bu hareket, kişisel yetenekleri ve komutanlık şöhretinden başka, her şeyi elinden alınmış olarak başlamış olmasına rağmen, iktidar olmuş, yeni bir düzen getirmiş, lâik Cumhuriyet’i kurmuş ve eserini içeride ve dışarıda her zaman korumasını bilmiştir. İşte bu büyük olayın hikâyesi olan “Büyük Nutuk”ta tarafsızlık aramak ise eşyanın tabiatına aykırıdır…“(5)
Devam edecek
Kaynaklar:
(1)Zürcher, Batılı tarih yazımında da Türk tarihi ile ilgili olarak en önemli kaynaklardan biri olarak kabul edildiğini belirttiği Nutuk’ un bağımsızlık mücadelesinin Öyküsünün, Mustafa Kemal’ ce direniş hareketinin öteki liderlerinin hareketlerini eleştirmek için bir arka planı olarak kullanıldığını ve Nutuk’un azımsanamaz bîr kısmının Lozan Antlaşması’ndan sonra hareket içindeki ayrılığa hasredildiğini söyler, bu durumun da eleştirilen kişilerle ilgili olarak 1926’daki tutumun haklı gösterilmesi için yazıldığını belirtir. Erik Jan Zürcher, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, Ankara 1992 s.284-285. (Alıntı: İmparatorluktan Cumhuriyet’e Bir Aydın-Falih Rıfkı Atay. Yazar; Funda Selçuk ŞİRİN)
(2)Tamamı için bakınız: Murat Bardakçı’nın yazısı 10 Aralık 2007, Pazartesi, Habertürk. http://www.haberturk.com/yazarlar/murat-bardakci/213395-bakan-bey-bir-degil-iki-farkli-nutuk-vardir
(3) Radikal, Avni Özgürel,Radikal Kitap / 10/09/2004) (Ve daha fazlası için bakınız; http://www.canmehmet.com/nutuk-dosyasi-aciliyor-iki-farkli-nutuk-var-8.html
(4) http://yenisafak.com.tr/diziler/vahdettin/vahdettin02.html 02.28.2005