Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mart '13

 
Kategori
Güncel
 

Obama vites yükseltti..

Obama vites yükseltti..
 

Sabrım kalmadı bitirin şu işi..


Büyük Ortadoğu Projesi ve bölgedeki ikinci İsrail’i kurma planlarının başında bulunan Obama’nın vites yükselttiğini görüyoruz.

Bu arada hemen belirtelim. Bölgedeki ikinci İsrail, tabi ki Obama sopasının gölgesindeki Öcalan-Barzani-RTE tarafından planlanan ve yeni anayasa destekleri ile kurulacak olan Kürdistan olacaktır.

Bu durumu daha iyi analiz etmek ve anlamak için ülkemizdeki ve bölgedeki son gelişmelere bakalım.

1. 2009 yılında Kürt Açılımı ile başlayan ve geri tepen sürecin yeniden canlandırılmaya çalışılması çabalarının yoğunluk kazanması.

2. "Açlık grevleri" ve terörün sonlandırılmasında Öcalan’ın “önemli” rolünün kitlelere kabul ettirilmesi ve Öcalan’ın kahramanlaştırılarak “Bu işi ancak Öcalan çözer” mantığının kabul ettirilme çalışmalarının hız kazanması, Öcalan’ın tek yetkili olarak RTE ile pazarlık masasına oturtulması, bu durumun yandaş ve satılmış basın kanalı ile halkımıza kabul ettirilmeye çalışılması.

3. Bu çabaların yönlendirilmesinde Öcalan’ın mektubunun basına sızdırılması ve “Kürt Halkı’nın” (tabi ki Obama ve PKK’nın) ne gibi tavizler istediğinin kamu oyuna duyurulması, olayın tartışmaya açılması.

4.Bölgedeki Atlantik’çi çabaların def edilmesi için Asya Birliği önderliğinde ABD Emperyalizmine karşı oluşacak olan birleşmenin ve bu ülkeler halklarının kardeşliğinin önünü kesecek olan çabalara hız verilmesi, Avrasya’cı birlikteliğe savaş açılması. Bu bağlamda Obama’nın BM’deki vetocu ülkelerden olan ve Avrasya’cı birlikteliğin liderliğini yapan Rusya ve Çin ile temaslarını yoğunlaştırması bu ülkeleri kendi iğrenç emellerinin önündeki engel gibi görmesi.

İran, Irak ve Suriye yönetimlerinin bölgelerindeki Emperyalist emellere karşı direnmeleri hem de iyi direnmeleri işleri oldukça zora sokmuştur ve Obama bunun farkındadır. Özellikle Suriye’ye karşı dışarıdan bir müdahaleye karşı olduğunu açıklayan Obama’nın başka taktikler ve stratejiler peşinde koştuğunu çok açık bir şekilde görüyoruz.

5.10 Ekim 2011’de gerçekleştirilen Mavi Marmara baskını sonrasında, günümüze kadar hiç bir zaman özür dilemeyen, pişmanlık belirtisi göstermeyen, bu vahşiliği savunan ve gerektiğinde kafa tutan İsrail’in apar topar “özür dilemesi” ve bölgede çok gerekli olan ve fiilen yıllardır süren AKP-İsrail dostluğunun resmileştirilme çabalarının gerçekleşmesi. Hem de tam bu zamanda..

Obama işi sıkı tutuyor, o kadar sıkı tutuyor ki, 11 Eylül İkiz Kuleler saldırılarının bir benzerinin ülkemizde de gerçekleştirilmesini sağlıyor AKP Genel Merkezine ve Adalet Bakanlığına yapılan saldırılar bunun en iyi kanıtı ve ülkemizdeki Eşbaşkan bu olaya hemen sarılıyor. AKP’ye bundan daha büyük kıyak olamazdı.

Bir yandan bu tür küçük kurnazlıkları tezgahlayan Obama, bölgedeki Eşbaşkanları arasındaki sahte çelişkileri de yok etmeye çalışıyor. Obama’ya göre Bölgede Netenyahu ve RTE birbirlerini besleyen kılcal damarlardır ve aralarındaki laf olsun gibi görülen çelişkilerin giderilmesi gerekmektedir.

6.PKK kontrolündeki İnternet sitelerinde Öcalan’ın en son isteklerini görüyoruz.

Bu isteklere göre 

a. Türk Ordusu silahları susturmalıdır,

b. Bu istekler TBMM’de kabul edilmelidir,

c. Tüm KCK tutukluları serbest bırakılmalıdır,

d. Kendisinin (Öcalan’ın) siyasi konularda daha çok söz sahibi olabilmesi için önündeki engeller kaldırılmalıdır.(Yani beni serbest bırakın diyor.)

Bu şartlar oluşturulduğu taktirde PKK’da silahları susturacak ve sınır dışına çekilecektir. Adam açık açık söylüyor “Biz ‘şu an için’ geri çekiliyoruz, bize dokunmayın, dediklerimizi yapın” sonra şartların gerektirdiğini yaparız.

7. Yandaş ve satılmış basında gerektiği gibi yer almasa da AKP Eşbaşkanlığı gereği, "önemli" bir adım attı.  Yemen ile vizeleri kaldırdı. AKP’nin El Kaide’nin en yoğun bulunduğu ve en rahat hareket ettiği yer olan Yemen’le böyle bir anlaşma yapması ne anlama geliyor?. El Kaide militanlarının rahatlıkla Türkiye üzerinden Suriye’ye geçip Suriye’de terör eylemleri yapmasını kolaylaştırmıyor mu?.

Dedik ya Obama işi sıkı tutuyor hiç bir şeyi tesadüfe bırakmıyor.

Obama istediği kadar çabalasın...

Ülkemizde 2003 yılından beri süre gelen ve Ordunun itibarsızlaştırılması ve teslim alınması, yargının ve basının ele geçirilmesi, insanlar üzerinde oluşturulan “Korku İmparatorluğunun” en acımasız bir şekilde sürdürülmesi. Sendikalar, kitle örgütleri, memurlar, işçiler, emekliler, kısaca toplumun her kesimin susturulmaya çalışılması, tüm yurtseverlerin Silivri zindanlarına atılması yoluyla önündeki engelleri kaldırmaya çalışması gibi, AKP kanalı ile yaptıkları başarılı olmuş mudur?.

Tabi ki hayır.

Bu AKP başarısızlığının ve Obama yenilgilerinin en güzel örneklerini en azından 29 Ekimde, 10 Kasımda Ankara’da gördük ve gün geçtikçe artan ve çoğalan bir şekilde tüm Türkiye’de görüyoruz.  

Peki, tüm bu iğrenç emellerin gerçekleştiğini varsayalım.

Tarafların bu durumda karları ne olacak zararları ne olacak.

1.Bir kere Öcalan serbest kalacak ve belki de milletvekili olarak karşımıza çıkacak.

2. Bölgede Türkiye, İran, Irak ve Suriye’den bahşedilen topraklarda kurulacak olan ikinci İsrail’in (Kürdistan’ın) önündeki engeller kalkacak ve Kuzey Suriye’den Akdeniz’e oluşturulacak olan koridorda, ABD bölge ülkelerinin kanını daha kolay emebilecektir.

3. Irakta olduğu gibi Suriye ve ülkemizde de bölünmeler yaşanacak ve Türk-Kürt, Suni-alevi düşmanlıkları sürekli hazır halde bekletilecektir.

Bakın bölge yüzyıllardan beri sürekli çatışma halindedir. ABD ve AB emperyalistleri bölgeden elini çekmedikçe bu kargaşa bitmez.

4. PKK silahlı gücü, dolayısıyla kandırılmış Kürt’ler, bölgede Emperyalizmin yedek gücü ve kaybedilecek kurbanlıklar olarak sürekli savaşa hazır halde ve belki de olası bir savaşta kullanılmak üzere hazır kıta bekletilecektir.

5. Bu hengame de “RTE Başkan olacak” ve ülkeyi düşürdüğü durumun meyvelerini bir müddet daha yemeye devam edecektir.

Görüldüğü gibi bu işten karlı çıkanlar ABD ve AB Emperyalistleri, Eşbaşkanlar ve Öcalan.

Zararlı çıkanlar Türkiye ve Kürt halkı olacaktır.

Tabi bu kar zarar hesabı kağıt üstünde.

Gerçekte ve son tahlilde tüm bu tuzaklara düşmeyen, bağımsızlık ve Atatürk yolunda yürüyen Türk ve Kürt halkları (Aynen Kurtuluş Savaşında olduğu gibi) bu işten karlı çıkacaklardır.

Taraflar tarihin çöplüğünde de, sarayında da yerlerini alacaktır.  

Saygılar.. 

23.03.2013

 
Toplam blog
: 243
: 760
Kayıt tarihi
: 26.03.07
 
 

1957 Kars doğumluyum. Emekliyim. Gazi Üniversitesi İİBF İşletme bölümü ön lisans mezunuyum. Yazı ..