- Kategori
- Blog yazarları tartışıyor!
Öğrenci gözünden Teog

Teog ilk yapıldığı günden beri herkes farklı farklı fikirler söylüyor. Bende Teog'a giren bir öğrenci gözünden liseye giriş sınavının değiştiğini ilk duyduğum günden beri kendim ve arkadaşlarımın neler yaşadığımını anlatmak istedim. Neler yaşadığımı anlatmak istedim.
Liseye giriş sisteminin değişeceğini duyduğumuzdan itibaren hepimizi bir telaş almıştı. Herkes dershanelere, kurslara yazılmıştı, özel hocalar tutulmuştu . Kırtasiyedeki tüm kitaplar alınmıştı. Bu seneki kadar öğrencilere yapılan baskı hiçbir dönemde yapılmamıştı herhalde. Hepimiz çok zorlandık. Günde en az 350 soru çözmek şarttı. 250 soru bile çözsek az çözmüşsün senden birşey olmaz diyorlardı. Hepimiz çok hırslanmıştık. Hatta bazı arkadaşlarım okuldan sonra kursa gidiyor ondan sonra da evine gelen özel öğretmenle test çözüyordu. Çok çalışıldı,binlerce soru çözüldü sonunda 1.teog günü geldi.
Hepimiz çok heyecanlıydık. Sabah geldik yerlerimizi aldık. Rahatsızlığımdan dolayı tek sınıfta girdiğim için daha şanslıydım. İlk sınav Türkçe idi. Türkçe soruları 2 sınavda da zor değildi. Sadece 2 soruda takıldım. Teneffüs zili çaldığında koridora çıktım. Herkes şu soruyu a mı b mi yaptın diye birbirlerine soruyor,sonrada yanlış yapmışım diyorlardı.
3 sorumun yanlış olduğunu öğrenince moralim çok bozuldu. Ve teneffüste çok dikkatim dağıldı. 2.sınav olan matematik sınavının zili çaldığında kafam çok dağılmıştı. Sınav başladığında kendimi toparlamam 10 dakikamı aldı. Sorular zor değildi ama açık uçluydu. Sorulardan farklı farklı yorumlar yapılabilirdi. Ama bize göre tüm oks ve sbs deki soruların içinden soru biçimi olarak en kötü sınavdı bence. Sınav bitti, sonra birer birer iptal edilen soruların haberleri geldi. Hepimiz çok üzüldük. Örneğin benim fen puanım 80 olması gerekirken 72 oldu. 2.de daha iyi yaparız dedik yemedik içmedik çalıştık. Kısacası hayatımız teog du.
2.sınav günü artık daha tecrübeliydik. Heyecan sıfırdı,tecrübeliydik. İki gün üst üste sınav olduk. İnkilabın bir sorusu tüm öğrencileri üzdü. Soru çok açık uçlu ve belirsiz bir soruydu. Çok eleyici bir soruydu. O kadar soruyu iptal ettiler ama asıl bunun iptal olması gerekirdi. Sınavın bitmesiyle öğrenciler bir rahatladı sınav bitti okul bitti dediler ama 3.sınavlar vardı. Son sınavda çoğu öğrenci döküldü. Puan açıklandığında beklediğim puanın geldiğini gördüm. Bazı arkadaşlarım çok yüksek bekleyip düşük aldığı için çok üzüldü. Günlerce eve kapandılar. Tercihler de yapıldı. Ve 22 Ağustos beklendi. Kandilli Kız Lisesi'ne girdiğimi öğrendim. İstediğim bir okuldu ama puanıma göre oldukça düşüktü. Hemen diğer arkadaşlarıma da telefon açtım.Liselerin puanları çok düşmüştü. Hiç kimse hak ettiği yerlere girememişti. Üsküdar'da oturan bir arkadaşım Sarıyer'e , Beşiktaş'ta oturan bir arkadaşım Çatalca'ya gitmek zorunda kalmıştı.Hatta Hristiyan bir arkadaşımı imam hatip lisesine vermişlerdi. Herkes özel okullara gitmek zorunda kalıyor. Normale göre boş kontenjan olması gerekiyor ama hiç yok. Öğrencilerin meraklı bekleyişi dürüyor. Eğer nakiller olmazsa herkes istemediği okullara gitmek zorunda kalacak; okula gitmek için onlarca kilometre gidecek ya da taşınacak. Seneleri böyle geçecek...