Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Eylül '11

 
Kategori
Eğitim
 

Öğrenme stratejileri

Öğrenme stratejileri
 

eğitim


Öğrenmek nedir? Önce bu soruyla başlarsak, öğrenme stratejilerini anlamakta işimiz kolaylaşacaktır. Bu nedenle öğrenmenin tanımlanmasında kullanacağımız önemli süreçlere kısaca bir göz atalım. 

Biz, beş duyusal algılarımız aracılığıyla gelen verileri bir filtre şebekesinden geçirerek zihnimize sokarız. Zihin demekle, bilincimizin farkında olduğumuz bir bölümünü kastediyoruz. Bunu bir bilinç organımız olarak düşünebiliriz. Zihin dediğimiz bu bilinç organımızın da bir görme aygıtı vardır. Buna “dikkat” denir. Bir başka deyişle dikkat, bizim zihin gözümüzdür. Farkında olduğumuz şeyler bizim zihin gözüyle gördüklerimizdir. Beş duyusal algı organlarımızdan (gözümüz, kulağımız, burnumuz, dilimiz ve tenimiz) gelen verilerin zihin gözümüze (dikkatimize) ulaşabilmesi için geçmesi gereken bir çok kapı bulunur. Bu kapılarda da hep bir güvenlik görevlisi yer alır. Bu güvenlik görevlisi her veriyi içeri sokmaz. Çok büyük bir bölümüne “Yasak” kardeşim der. İşte verilerin geçmek zorunda oldukları bu kapılara ve güvenlik görevlilerine “filtreler” adı verilir. Bu filtreler bizim, inançlarımıza, değerlerimize (ahlaki, sosyal, insani..vs.), içinde bulunduğumuz ruhsal duruma ve daha bir çok şeye göre, duyu organlarımızdan gelen bilgilerin, dikkatimize (zihinsel gözümüze) ulaşmasına izin verir ya da engellerler. 

Zihin gözümüze ulaşmayı başarmış bilgilere “aktarılmış bilgi” denir. Bu, öğrenme sürecinin ilk aşamasına karşılık gelir. Bilginin aktarılması, bilginin anlaşılması, bilginin kavranışı süreçlerinin toplamı “öğrenme süreci”ni oluşturur. Aktarılmış (zihnimize ulaşmış) bilgiler, daha sonra, bellek bilgilerimizle ilişkilendirilirler. Bu işleme “anlama” işlemi denir ve öğrenimdeki ikinci aşamadır. Öğrenim sürecinin tamamlanması için gerekli olan son aşama, “kavrama” (idrak etme), bu ilişki sisteminin (anlamanın) bellek içinde konumlandırılması işlemidir. Anlaşılan (bellekteki bilgilerle ilişkilendirilen) bilgilerin nasıl, nereye, depolanacağını belirleme işlemine (konumlandırma) kavrayış denir ve öğrenim süreci tamamlanır. Bu süreç sonunda oluşan yeni bilinç durumuna da “eğitim” durumu denir. 

BİLGİ AKTARIMI 

Öğretmenlerin dikkat etmeleri gereken öğrenim süreçleri bu üç başlık altında toplanabilir. Buna göre bir öğretmenin ilk dikkat etmesi gereken nokta, bilginin aktarılması olacaktır. Öğretmen, bilgiyi öğrencinin filtrelerini aşarak, dikkat merkezine ulaştırabilmiş midir? Eğer bu durum kontrol edilmeden devam edilirse, öğrenci kaybedilmiş demektir. Artık sizi dinlemediğinden emin olabilirsiniz. Bilginin başarılı bir şekilde aktarılıp aktarılamadığını anlamak için, bir öğrenciye “kalk bakalım ben en son ne dedim söyle” gibi bir yaklaşımın ciddi bir hata olduğu ve hiçbir şekilde bir ölçme işlevi göremeyeceği kesindir. Bazı öğrenciler böyle bir soru karşısında aktarılmış bilgileri kaybedebileceklerinden, “dinlemiyordun” suçlamasıyla, öğrenci için, öğrenme açısından travmatik bir durum da ortaya çıkabilir. Bu nedenle, öğrenim sürecinin ilk aşaması olan bilgi aktarımının, başarılı olup olmadığını anlamanın yollarını bilmek bir öğretmenin profesyonelliğinin önemli bir göstergesidir. 

ANLAMA  

Öğretmen bilginin aktarımını başarılı şekilde tamamladığından emin olduktan sonra, bu bilgileri, konusuyla ilgili olarak, öğrencinin belleğindeki içerikle ilişkilendirme aşamasına geçebilir. Bunun için daha önceden öğrenilmiş ilişkili görülen bilgiler, öğretmen tarafından işaret edilerek, yeni bilgilerle ilişki kurma süreci kontrollü bir şekilde gerçekleştirilir. Örneğin öğretmen matematikte çarpma işlemini anlatıyorsa, bunu daha önce anlattığı toplama işlemiyle ilişkilendirerek anlama sürecini yönlendirir. Böylece öğrenci, belleğindeki toplama bilgisiyle, çarpma konusundaki yeni bilgiler arasında, öğretmenin yardımıyla, hedeflenen yönde ilişkiler kurarak, öğrenme sürecinin anlama bölümünü tamamlamış olur. 

KAVRAMA 

Son olarak yeni bilgilerin bellekteki hangi bilgilerle ilişkilendirileceğini göstererek anlaşılma sürecinin tamamlandığına kanat getiren öğretmen, bu yeni bilgi ağının doğru bir şekilde konumlandırılması (bilginin kavranması) aşamasıyla öğrenim sürecinin tamamlanmasını sağlar veya bir başka deyişle “öğretmiş” olur. 

Bu sözünü ettiğim süreçler, gerçekte değişik sıralar izlerler ve iç içe geçmiş durumdadırlar. Yukarıdaki anlatımın, sadece konunun kolay anlaşılabilmesi için, soyut olarak kurgulanmış bir sıralama olduğunu belirtmeliyim. Gerçekte bilgi aktarımı sırasında, bellekle ilişkilendirme ve bu ilişki ağının konumlandırılmasıyla oluşan kavrama süreçleri çok daha karmaşık bir ilişki içindedir. Örneğin bazı öğrenciler, öğrenme sürecini kavrayış süreciyle başlatma eğiliminde olacaklardır. Böyle öğrencilere aktarılacak bilgilerin ne gibi kullanım alanları olduğunu, bellekte nasıl konumlandırılacağının ipuçlarını baştan vermek gerekecektir. Ancak bu ipuçlarından sonra, böyle öğrencilere başarılı bir bilgi aktarımının gerçekleşmesi beklenebilir. 

İşte bu aşamada öğrencilerin öğrenme stratejilerini biliyor olmak ya da yeri geldikçe görüp anlayabilmek, öğretme sürecinde hayati önem taşır. Bu bilgiler ışığında, öğrenme stratejilerini, öğrenme süreçlerinin öğrenciye göre gösterdiği değişiklikler olarak tanımlayabiliriz. 

Öğrenme stratejisi, bir öğrencinin öğrenme süreçlerinde, kendiliğinden (bilinçdışı olarak) izlediği yol haritasıdır.
Bir öğretmen sınıftaki her öğrencinin öğrenme stratejisini kolaylıkla öğrenebilir. Çoğunluğun hangi stratejiye sahip olduğunu bilmesi, dersi sunum şeklini belirlemesini olağanüstü kolaylaştıracaktır. Bu stratejiler göz önüne alınarak düzenlenmiş bir ders sunumunda ulaşılacak başarının tamamıyla tekrarlanabilir nitelikte oluşu, eğitimde böyle bir strateji analizinin önemini başka bir yönüyle ortaya koymaktadır. Bir sonraki yazımda bu stratejilerin nasıl belirleneceği üzerinde duracağım. Tüm öğretmenlerimize, neşeli dersler diliyorum! 


izzetbalci@ziprotek.com 

 
Toplam blog
: 75
: 1163
Kayıt tarihi
: 06.06.11
 
 

Zihinsel Programlama Teknikleri(NLP, Hipnoz, Meditasyon..vs.) alanında, uzun yıllardır araştırma ..