- Kategori
- Futbol
Ordaydım
Maç sonu olaylarla ilgili yargılamaya başlandı, sanıklar anlatırken bende o gün yaşadıklarımı tekrar düşündüm, aklımdan hiç çıkmayacak bir gündü.
12 Mayıs 2012, hayatımda ilk kez burada öleceğim galiba dediğim tarih.
Fenerbahçe-Gaatasaray maçı bitti, üzüldük ama yıkılmamız için herşeyin yapıldığı bir sezonun sonunda futbolcularımızın hakkını vermek için tribüne çağırdık, onlarla gurur duyduğumuzu haykırmak için rakiple işimiz olmadan. Türk Telekom alt tribünündeydim, olaysız bir on dakikanın ardından ne olduğunu bile anlamadık, bir uzun çubukla taraftara vurmaya kalkılması, daha sonra kalkanların kalkması (toplum psikolojinin bilinmediğinin göstergesi) ve koltukların havada uçması, son olarak biber gazı. Bir anda dış merdivenlere toplu hücum. Gözünüzün önüne getirmenizi istiyorum, iki kapıdan biri kapalı herkes bir kapıdan çıkmaya çalışıyor, herkes birbirine çarpıyor, öksürük, nefes darlığı, yüzümüzn yanması cabası. İnsanlar birbirinin üzerinde, babalar çocuklarını, erkekler yanında gelen eşini, arkadaşını kollamak için büyük mücadele veriyor. Üst kat dış merdivenlerin aşağı düşülmemesi için konmuş olan pervazlar yerinden oynuyor, eğerki kırılsa sanırım on metrenin üstünde bir yükseklik vardı. Ayaklarım resmen havada indim merdivenleri, insanlar ağlıyor, öleceğiz itmeyin diye bağırıyorlar.
Merdivenden indim hala yüzüm yanıyor ve öksürüyorum, nefes alamıyorum. Çıkış kapısında tazyikli su sıkan bir polis aracı, o terse döndüğünde ordan koşarak çıkıyoruz, bitti zannediyorum, nerdeee? Maratonun önünden koşarak resmen kaçıyorum, önümde şişe patladı, başımı kaldırmadan koştum ve metrobüse giden merdivenlere geldim, herkesle beraber aşağı giderken karşıdan bir grup gaz vaar diye bağırarak üstümüze geldi, kaçtık, gerçektende yolun diğer tarafı alt geçitten gaz yükselmeye başladı, koştum sonunda kesilmiş bir tel örgü bulup arasından geçtim ve tren istasyonuna kendimi attım. Etrafta çocuklar ağlıyor, nefes alamadığı için iyice katıla katıla ağlıyor arada baba ölecek miyim diyordu, yok böyle bir manzara, savaş gibi. Bu çocukların psikolojisini düşünemiyorum bile, kaldı ki metrobüse bindim ve eve gidene kadar kendime gelemedim, olanlara inanamadım.
Bu kadar gaddarca bir müdahale görmemiştim hayatımda. Heleki biber gazı sıkan polis memurunun yüzü Rambo’nun gölden silahla çıktığındaki yüz şekliyle aynıydı, karşısındaki kimdi düşman mı?