ÖSS'de Hakkari sonuncu mu, hiç umut yok mu?

Öss sonuçlarının açıklanmasıyla en başarılı iller ve en başarısız iller belli oldu. Buna göre sayısalda en başarılı iller; Ankara, Denizli, Eskişehir eşit ağırlıkta; Denizli, Karaman, Kırşehir Sözelde Kırşehir, Denizli, Karaman. En başarısız iller ise Ardahan, Şırnak ve Hakkari olarak açıklandı. Burada dikkat ederseniz sayısal, eşit ağırlık, sözel gibi bir kategori yok doğrudan en başarısız iller açıklanıyor.

Bu üç sınır ilindeki sonuçlara baktığımızda “Bu çocuklar, gençler neden böyle bir sonuç alıyorlar diye düşünmeden duramıyor” insan. Hakkari’de ki vatandaşlara göre bu eğitime yeterince destek verilmemesinin sonucu. Sonuçların açıklanmasıyla duvar diplerine adeta yığılan öğrenciler "Hakkari'nin sonuncu olmasının tek sebebi ortaöğretime pek önem verilmemesidir. Hep stajyer öğretmen çalıştırılmasıdır. Bilinçli eğitim siteminin olmaması bizim başarısız olmamıza neden oluyor. Öğretmenler gelip burada deneyim kazandıktan sonra batı illerine gönderiliyor. Her yıl binlerce öğrenci lise olmadığı için açıkta kalıyor. Çoğu öğrenci kiralanan ek binalarda üst üste yığılarak okumaya çalışıyor. Burada ailelerin ilgisizliği de önemli faktör" diye sitem etti.

Bu sitemlerinde haksızlar mı? Basın açıklamalarında “ Öss de Hakkari yine sonuncu oldu” şeklinde haberlerinin yapılması ancak bu durumun nedeninin sorgulamaması ve çözüm üretmekteki yetersizlik Türkiye’nin bir ucundaki vatandaşlarımızın hayalkırıklığını artırmaktan başka bir işe yaramıyor.

Mesele sadece Hakkari de değil aslında. Sadece eğitimsizliğin sancıları orada daha fazla hissediliyor. İmkansızlıklarına rağmen yine de umutla yoluna devam edenler de var. Bu sene yapılan TÜBİTAK Ortöğretim öğrencileri Proje ve Araştırma dalında Hakkari 3 projeyle finale kaldı. Hakkari Lisesi öğrencileri Kübra Akın ve İzzettin Pala, aldıkları ödülden sonra Hakkari'nin üniversiteye girme şansının artacağını ifade ettiler. Ne vahim değil mi? Kendi başarılarına bile yeterince sevinemiyorlar ve Hakkari’nin il bazında puanının yükseleceğini düşünüyorlar. Son derecede insancıl aynı zamanda. Oradaki hayat şartlarını tahmin bile edebileceğimizi sanmıyorum. Uzak diyarlar oraları sanki ‘Bir köy var uzakta gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzdür” gibi. Evet uzak diyarlar oralar, fırsat eşitliği yok, oralarda öğrenciler sınav gününde yolların kapanmasıyla sınava geç gidebiliyorlar. Sınav stresinin yanına bir de böyle stres yaşıyorlar. Yine de başarı öyküleri çıkmıyor değil.

2007 Öss sonuçlarının açıklanmasıyla Hakkari il birincisi Emrah Gündüz Türkiye sıralamasında ise 2 bin 937'nci oldu. Emrah Gündüz’ün hikayesinde güvenlik nedeniyle 5 yıllık ilkokulu 8 yılda bitirebilen, yazın tarlada babasına yardım ederek sınava hazırlanan 20 yaşındaki bir gencin buruk sevinci var. Yüksekova Anadolu Lisesini bitiren Emrah sonuçları öğrendiğinde "Bu sonuca sevinemedim" diyor ve serzenişte bulunuyor: "Hakkâri hep sonuncuysa bu Türkiye'nin ayıbıdır. Bundan herkes sorumlu. 'Hakkâri yine sonuncu değil, Hakkâri'yi yine sonda bıraktık' denilmeli. Bu imajı hak etmiyoruz. Burası da Türkiye'nin bir parçası. Acınmaya değil, anlaşılmaya ihtiyacımız var. Öğretmenlere hiçbir yerde burası kadar ihtiyaç yok. Aptal değiliz. Niye sonuncu olalım?"

Emrah bu sonuçla Türkiye'nin gözde üniversiteleri ODTÜ ve Boğaziçi'nde birçok bölüme girebilecek durumda. Ama onun hedefi Hacettepe'de tıp okumak, hem de İngilizce. Bu yaşına gelene kadar hiç il dışına çıkmamış. Doktor olmayı hedefleyen Emrah okulunu bitirir bitirmez "Yerel bir doktor daha çok faydalı olacağı için Hakkâri'ye döneceğini ve mesleğini burada yapacağını" söylüyor.

Bize de “Türk Milleti çalışkandır, Türk Milleti zekidir.” demek düşüyor herhalde. İmkansızlıklara rağmen başarıya ulaşanlar kendilerinden sonra gelecekler içinde bir umudu besliyorlar. Umarım bu başarı öyküleri Hakkari’nin ve diğer sınır illerimizin makus kaderini değiştirir.

Sağlıcakla kalın.