Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Temmuz '12

 
Kategori
Çocuklar ve ilkler
 

Otlar ağaca ne yapar?

Otlar ağaca ne yapar?
 

Oğlum, doğayla bağını kurmaya başladı…

Rüzgârın uğultusu… Dalgaların sesi… Kuşların cıvıltısı… Uçuşan böcekler… Rengârenk çiçekler, onu adeta büyülüyor ve bilmediği, gizemli bir hayatın kapılarını aralıyor…

Gördükleri, duydukları o kadar farklı geliyor ki ona!

Sormadan, öğrenmeden bir anı geçmiyor… Binlerce kez sorup, aynı cevapları almaktan yılmıyor…

Her defasında ilk defa duyuyormuş gibi merak içinde!

Yazlıkta, sabahları ateş böceklerinin sesiyle uyandığımızda bir bakıyoruz ki,

Mini minnacık bahçemizden sesler yükseliyor…

“Babaanne, otlar ağaca ne yapar?

Ağaçların suyunu içer, yemeğini yer, ağaçlar da büyüyüp kocaman olamazlar

Bak otu kopardım babaanne!

Afferin sana! Otu tam da kökünden koparmışsın… Toprağını da ağaca vura vura  böyle çırpacaksın… Şu kenar da topla ben kuruyunca atarım onları…”

Benim bızdık, ufacık parmaklarıyla kayısının altındaki toprağı eşeliyor…

“Bak böcek buldum!”

Babaanne torun çok memnunlar hallerinden… Bizimki sıkıldı belli… Eve doğru hamle yaptı…

Babaannesinden,“ Oğlum pis ayaklarınla, ellerinle içeri girme!  diye zılgıtı yiyince, bir avuç dolusu toprağı aldığı gibi babaanneye atıp, kaçıyor… O sırada babaannesi içinden,

“Ne seninle ne sensiz” diye bir şarkı tutturuyor… Biz de yeni bir güne böyle başlıyoruz…

Yine de oğlumun toprakla haşır neşir olmasından dolayı çok mutluyum…

Bahçede kayısı, nar, limon, şeftali, elma, çam, palmiye, yuka, gül, asma, begonvil ve zakkum ağaçları var… Şöyle bir bakınca bu kadar küçük bir mekana bayağı şey sığdırmışız… Bahçe çit bitkileriyle çevrili…

Ağaçlardan şu an sadece elmada meyve var… Diğerlerinin ya daha önce meyvesi toplanmış ya da olmasına zaman var… Sitedeki bahçelere göre daha bakımlı… Bunda gençliğini bağlarda geçiren babaannenin payı çok…

Eeee köken Anadolu olunca,  gözümüz bir meyve, renkli bir bitki görmeyince, elimiz toprağa değmeyince tamamlanamıyoruz…

Bu ağaçları yetiştirmek maharet işi… Her ağacın kökü burada tutmuyor çünkü!

Kışları bir rüzgâr, bir fırtına hayata yeni tutunan ağacı köküyle fırlatıp atıyor… Kaç deneme yaptık…

Kaç begonvil, çam heder oldu… Ama biz yılmadık! Yeni ağaçlar dikip, sil baştan başladık her şeye…

Toprak anayı böyle yakından izlemek, önemsiz, sıradan saydığın ayrıntıların ne kadar önemli olduğunu gösteriyor… Mesela şu yaban otlarını temizleme işinin bu kadar hayat meselesi olduğunu nereden bilebilirdim!

Ben de ara ara babaannesiyle oğluma eşlik ediyorum… O otları temizlemek, ruhuma ne kadar iyi geliyor anlatamam…

Düşünüyorum da bir ağaç için yaptığımız bu eylemi, kendi hayatımızda da yapsak, ne güzel olurdu!

 

 
Toplam blog
: 58
: 484
Kayıt tarihi
: 04.01.12
 
 

Kendinin farkında olmakla başlar herşey.  Akar giderken birşeyler insan tutunmak ister hayata. Bu..