Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Öz eleştiri…

Öz eleştiri…
 

Oldum olası döneklerden uzak durmuşumdur. Bu onları beğenmediğim için değil, onlara güvenmediğim içindir.

Bir kişinin fikirleri benimle örtüşmeyebilir. Saygı duyarım. Eğer çizgisini değiştirmiyorsa, varsın bana göre tamamen zıt düşünceler içinde olsun.

Ona sırtımı rahatça emanet edebilirim, güvenirim.

“İnsanlar zaman içinde değişmez mi”

Değişim ile dönekliği birbirinden ayırmak lazım. Bir elma ağacı aldığı besinler etkisi ile meyvelerinde zaman zaman değişik şekil ve tatlar olabilir. Kaldı ki bir elma ağacına baktığınızda verdiği meyvelerin hemen hepsi farklı renk ve büyüklüktedir. Ama elmadır.

Doğada insan hariç hemen her canlı aynıdır. Sizi aldatmaz, kandırmaz. Bu yüzdendir ki bir ağacın gölgesine uzandığımda içim huzur dolar.

Belki ben geri kafalıyım. Bahçedeki güllerin papatya sonrada lale açtığını görmedikçede böyle kalacağım.

Çok kötü bir huyum var. Kendimi bildim bileli okuyorum. Ne mi? Her şey. Tom Miks – Teksas da okudum, Yaşar Kemal da, Atila İlhanda, Don Brownda. Tarih okumasını da çok severim.

Belkide bu yüzden yaşanan olayları, söylenen sözleri zor unutuyorum.

Düne kadar Soyal Demokrasi havarisi geçinenlerin bu gün tam zıddı bir partide boy göstermelerini anlıyamıyorum.

Yazarlar var her ortamda. Emperyalizmin sömürü düzeninden iyi yararlanıyorlar ki Allah daim etsin durumları iyi. Çıkıp ballandıra ballandıra eskiden ne hızlı solcu olduklarını anlatıyorlar. Bana göre ya o zaman yalancıydılar ya şimdi. Kusura bakmasınlar. Son zamanda o kadar çoğaldılar ki. Bu türlere güvenip de onlarla yolun karşısından karşısına geçmem. Hele politikacılar var ki hepsi bir alem. Bu gün kara dediklerine, yarın ak diyebiliyorlar.

Sadece politikacılarmı? Geçen sohbet ettiğim bir genç: “Amca devir değişti, kimin atına binersen onun düdüğünü çalacaksın”, dedi. Şaşırdım. Bilemiyorum bende bir anormallik var galiba.

Bu yüzden de giderek sosyal ilişkilerim zayıflıyor. Sanki insanlarla daha az beraber olunca daha güvenli oluyorum gibi. Ama çözüm değil tabii. Televizyon, internet gibi iletişim araçları dünyayı gözümün içine sokuyor.

Şahit olduğum her olayın sonunda kendimi sorgularım. Acaba benmi hatalıyım diye. Bazen öyle, bazen böyle yargıya varırım.

Ama nedense “değiştim, eskiden armut ağacıydım şimdi elma” diyenlere hiç güvenmiyorum.

Pazar, 23/8/2009

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..