Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ekim '16

 
Kategori
İlişkiler
 

Özgürlük, sevgi, mutluluk

Özgürlük, sevgi, mutluluk
 

Sevgi onun ruhuna dokunduğunda gerçek olur.


Özgürlük sevginin toprağı, suyu, havası gibidir. Bir çiçeğin yeşermesin de koşullar yerine gelmediğinde var olan bir çiçek bile nasıl kuruyup giderse sevgide öyledir. Sevgiyi yeşertecek koşullar özgürlükle başlar. Özgürlüğün olmadığı yerde yasaklar, baskılar, engeller vardır, Bunlar nefreti, kıskançlığı, ikircikliliği oluşturur. Bunların olduğu koşullarda sevgi olmaz, olan sevgide bir çiçek gibi kurur. Sevginin olmadığı yerde de mutluluk beklenemez. Sevgi insanda önce çevresindeki insanlarla ihtiyaç ve isteklerle oluşur. Anneye, babaya, aile içerisindeki bireylere tutunulur. Sevgiyle oluşan bağlar paylaşıldıkça sevgiyi büyütür ve güçlendirir. Sonra bu paylaşım çevre de okulda arkadaşlarla büyür. Bu bireyin özgür bir ortamda kararlarını verebilme, kendini oluşturma kıskançlık ve nefretten kendini koruyabildiği sürece gerçekleşir. Sevgi su gibidir, küçük bir kaynaktan çıkar deryaları doldurur, tükenmez bir döngüyle devam eder.

Sevginin hesabı olmaz, karşılığı beklenmez sevgi öylesine güçlü bir duygudur ki bütün gönülleri doldurabilir fakat bir damlası satın alınamaz. Ne kadar verirsek verelim yine de sevgimiz hep ayni kalır. Sevgi bilgi gibidir. Onu paylaştıkça çoğalır büyür. Ama önce ona sahip olmak gerekir. İnsan bilmediği sahip olmadığı, tadamadığı bir şeyi paylaşamaz. Önce sevmeyi öğrenmeli, ondan karşılık beklemeden verebilmeyi bilmeliyiz. Çünkü hiçbir sevginin karşılığı olmaz, insanlardaki farklılıklar gibi her sevgi kendine özeldir. Hiç bir zaman karşıdan beklentimizle örtüşmez. Beklenti içinde olmak sevgiyi anlamamamıza sebep olur, bununla da sadece alış veriş yapmış oluruz.

Sevgi bir yaşam biçimidir. Özgür bir ortamda kendi kişiliğini kendi özelliği ile oluşturan bireyler sevgiyi zamana ve yere göre bir tercih olarak değil yaşamlarının bir parçası, değeri olarak yaşarlar. Yaşadıklarının ve gördüklerinin güzel yönlerini ancak sevgi ile fark edebilirsin, bu hayatın güzelliğine varmak ve ondan zevk almaktır. İçindeki nefret ve kıskançlıktan ancak sevginin güzelliği ile kurtulabilirsin. İçindeki sevgiyi keşfet, sevgiyi engelleyemez, onu hapsedemesin o duyguların, su gibi yolunu bulup akmasıdır. Sevebilmeyi başardığımızda yaşadığımız zamanın ve mekânın bizdeki yansımasını fark ederiz.

Özgür bırak sevgini al eline paletini, fırçanı doğanın güzel renkleriyle boya kendi tablonu, istediğin renkleri kullan, korkma vur fırçanı istediğin gibi, doldur sevgiyle, bu senin tablon, senin hayatın çünkü. Sevgiyi korkudan besleyemezsin. Sevgi umuttur, düşlerimiz, hayallerimizdir.

Sevebildiğin kadar özgürsün. Özgürlük sevgiyi yeşertir, sevebilmek ruhunu özgürleştirir, ruhun özgürleştiğinde dünyanın güzelliklerini görür ve mutluluğu yakalarsın. Bütün sihir bu iki sözcüklü cümlede gizlidir. Seni seviyorum, onu seviyorum, sizi seviyorum, onları seviyorum, doğayı seviyorum. Bu sevgiyi paylaşabildiğimizde, farklılıklarımızın güzelliklerini de göreceğiz, her gün batımının farklı olduğunu, her çiçeğin, her yaprağın, doğanın her renginin ve her gününün farklı oluşunu, sevdiğimiz gibi, gözlerinin rengini değil bakışlarındaki sevgiyi gördüğümüzde her şeyin daha güzel olduğunu ve sevmeye değdiğini anlayacağız.

 ‘’ Hepimiz birbirimizden farklı olduğumuza göre, kendinizi tanıdığınız yere kadar başkalarını da tanıyacaksınız. Kendinizi sevdiğiniz yere ve bu sevginizin derinliğine kadar başkalarını da sevme yeteneğiniz olacaktır.’’ (Leo BUSCAGLIA)

Özkan ŞANAL

 
Toplam blog
: 29
: 495
Kayıt tarihi
: 11.08.16
 
 

Anadolu Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği ve Eğitim Bilimleri Enstitüsü Karekter ve Değerler Eğitim..