Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mayıs '11

 
Kategori
Eğitim
 

Performans ve proje ödevleri uygulamaları

Performans ve proje ödevleri uygulamaları
 

Performans ve proje ödevleri uygulamaları.


Eskiden “dönem” ya da “yıllık ödev” adı altında, öğrencilere ödevler verilirdi. Günümüzde ise “performans” ve “proje ödevleri” bunların yerini almıştır. 

 

MEB. Ortaöğretim Kurumları Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği 17.maddede “Öğrencinin başarısı, öğretim programı esas alınarak dersin özelliğine göre yazılı, sözlü ve uygulamalı sınav, ödev ve projeler ile işletmelerde beceri eğitimi, ders içi ve ders dışı eğitim – öğretim faaliyetleri değerlendirilerek tespit edilir.” 

Öğretmen, söz konusu faaliyetlerle öğrencinin programlarda amaçlanan bilgi ve becerileri kazanıp kazanmadığını sürekli olarak kontrol ederek değerlendirir.” denilmektedir. 

 

Performans değerlendirme nedir? Öğrencilerin bireysel farklılıklarını göz önüne alarak, onların bilgi ve becerilerini gerçek yaşama aktarmalarını sağlayacak etkinlikler aracılığıyla değerlendirme yapmaktır. Performansa dayalı ödevlerin/görevlerin, tek bir cevabından öte birden çok cevabı olabilmektedir. Bu nedenle performans ödevleri/görevleri, iyi tanımlanmış ölçütlere sahip, dereceli puanlama anahtarları ile değerlendirilmelidir. Performansı ortaya koymaya dayalı görevlerin/ödevlerin değerlendirilmesinde, öğrencilerin kendilerinden ne beklenildiğini bilip ona göre çalışmalarını biçimlendirmeleri amacıyla, bu ödevler öğrencilere dereceli puanlama anahtarı ile birlikte verilmelidir. Öğretmenler, değerlendirme ölçütlerini belirlerken, öğrencilerin görüşlerinden yararlanabilirler. 

 

“ORTAOKUL VE ORTAÖĞRETİM KURUMLARINDAKİ ÖĞRENCİLERİN DERS DIŞI EĞİTİM VE ÖĞRETİM FAALİYETLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK” in 8.maddesinde,  

 

Ödevin Amacının “Öğrencilere, ödevi özenle yapma ve zamanında teslim etme alışkanlığı kazandırmak, plan yapma bilgi ve becerisi geliştirmek, gerekli bilgi, araç, gereç veya malzemeyi toplayabilmek ve bunları amacına uygun olarak kullanabilmek, ödevin, çeşitli kişi ve eserlerden faydalanmakla birlikte öğrencinin kendisini geliştirmek maksadıyla bizzat yapması gereken bir görev olduğu şuurunu kazandırmak, ödev yapılırken yararlanılan kaynakları, kendisinden bilgi alınan kişileri belirleme alışkanlığı, konulara, değişik açılardan bakabilme, danışabilme, tartışabilme ve soru sorabilme davranışları, birlikte çalışma davranışı, düşünce gücünü geliştirmek, başarmanın hazzını tatma duygusu kazandırmak, ” olduğu yazılıdır.  

 

Kısaca; AMAÇ, öğrencinin düşünebilen, soru sorabilen ve araştırabilen bir kişi olarak yetişmesine yardımcı olmaktır.  

 

Acaba uygulamalar öyle midir? 

 

Ödev Konularının Belirlenmesinde (Madde 11) “ Ders yılı başında yapılan zümre öğretmenleri toplantısında öğrencilere verilecek çeşitli ödev konuları belirlenir. Ödev konularının tespitinde öğrencilerin ihtiyaçları, yetenekleri, okul, aile ve çevre imkânları göz önünde bulundurulur. Ayrıca, konunun açık ve anlaşılır olması, yanlış yorumlara yol açmaması, ders programlarına uygun olması gibi hususlar da dikkate alınır.” dense de, yapılanların doğruluğu için öğrencilere bir sorsanız? 

 

Öğretmenin Onayı konusunda (Madde 16 ) “ Öğrenciler veya öğrenci grupları, kendilerine verilen ödev konularının plan yapma, araştırma, değerlendirme ve yazma safhalarının her birinde ilgili öğretmenin görüş ve tavsiyesini alırlar.” denilmektedir. 

 

Öğrencilere sorsanız, “Ödev yaparken, öğretmenin seni kaç defa çağırdı ?” diye, eminim “Hiç.” diyeceklerdir. 

 

Bunlardan başka, ilgili yönetmelikte, ödev konularının seçimi ve verilmesi, değerlendirme kriterleri, ödevlerin toplanması, ferdi ve grup ödevleri, ödevlerin sayfa sayısı, ödevlerin sınıfta sunulması, saklanması, ödev hazırlama teknikleri hakkında hükümler bulunmaktadır. 

 

Bunların kaçını bildiklerini öğrencilerinize isterseniz bir sorun. 

 

Buna rağmen, öğrencilere sadece konu adı verilerek “Hadi bu ödevini yap, gel “ demek doğru değildir. Kaynaklar ve değerlendirme esasları öğrencilere bildirilmezse, onlar da “internetten kes-kopyala-yapıştır” ile ödevlerini yaparlar (!) . 

 

Öğretmenlerin uygulamada yapması gerekenler nedir? 

 

Ödev ile ilgili kaynakları, yapılmasına yönelik teknikleri ve rehberliği, plân yapma, araştırma, değerlendirme ve yazma safhalarının her birinde öğretmenin öğrencilerini çağırıp, görüş ve önerilerini iletmesi ve “ödev takip çizelgesine tek tek yapılan rehberliği yazması” gerekir. 

 

Denetimlerde gördüğüm bir ödevin kapağında, 100 puan üzerinden 85 puan verilmişti. Sayfalarda kırılan puanlarla ilgili hiçbir yazı veya düzeltme yoktu. Öğretmene “ 15 puanı nereden kırdığını sorduğumda”, ödevi yeni görmüş gibi incelemeye başladı. Bir şey diyemedi. Öğrencisi de ona 15 puan için bir şey diyememişti ! Siz o öğretmenin öğrencisi olsanız, ona güveniriniz kalır mı ? Yorum sizin ! 

 

Performans ödevleri; öğrencilerin seviyelerine, yaşadıkları sosyo ekonomik koşullara, yerel olanaklara, programdaki kazanımlara uygun, öğrenciler tarafından yapılabilecek özellikte olmalıdır. Bu ödevler, öğrencilerin yarıyıl notlarını etkilediğinden, ödevin belli aşamalarının öğrencilere ya sınıf ortamında yaptırılması ya da öğrencinin yaptığı çalışmayı sınıfta öğretmenine ve arkadaşlarına sunum yaparak paylaşması sağlanmalıdır (Anonim, 2006 d). Performans ödevlerinin bir sınıfın tüm öğrencilerine, aynı konu başlığında ve aynı zamanda verilmesi doğru değildir. (Anonim, 2007.) 

 

Öğrenciler, her yarıyılda derslerden bireysel ya da grup çalışması şeklinde en az bir performans ödevi hazırlarlar (Anonim, 2006 c). Not çizelgesinde, performans ödevlerine ait sütun sayısı her ne kadar üç ise de üçten fazla ya da daha az sayıda performans ödevi verilebilir. Verilen performans ödevlerinin aritmetik ortalaması alınır. (Anonim, 2006 d). 

 

Gerek müfettişlerce yapılan genel denetim ve rehberlik çalışmalarındaki tespitlerden, gerekse Milli Eğitim Bakanlığınca yapılan açıklamalardan anlaşıldığı üzere, öğrencilerin proje ve performans ödevlerini çoğunlukla internet üzerinden hazırladıkları, çalışmaların öğrenci katkısı içermediği, hazırlanan ödevlerde daha çok görselliğin öne çıktığı, internet çıktısının dosyalanıp ödev olarak sunulduğu görülmektedir (Anonim, 2007.) 

 

Projeler de aslında birer performans ödevidir. Ancak, içeriği daha kapsamlı ve uzun süre gerektiren ayrıntılı ödevlerdir. Projeler, bireysel ya da grup çalışması şeklinde yapılabilir. Proje konuları, öğretmenin kendisi ya da zümre öğretmenler tarafından belirleneceği gibi, öğrenciler de kendi ilgi duydukları alanlara göre proje konusu belirleyebilirler. Proje geliştirme süreci uzun, karmaşık ve zorlu bir süreçtir. Bu ödevler, öğrencilerin yaratıcılık, araştırma, iletişim gibi üst düzey zihinsel becerilerini geliştirmektedir. Proje çalışmasında bilgi öğrenciye doğrudan verilmediği için, öğrenciler proje konularında yaparak, yaşayarak, inceleyerek bilgi kazanırlar. Grup olarak yapılacak projelerde, gruplar oluşturulurken grup üyelerinin cinsiyet ve başarı durumları bakımından karışık olmalarına özen gösterilmelidir. Gerek projenin yükünün bir iki öğrencinin omzuna yıkılmasını önlemek, gerekse sonuçtaki başarı ya da başarısızlık duygusunun paylaşılması amacıyla, grup üyelerinin her birine ilgi ve yetenekleri doğrultusunda sorumluluk verilmelidir. Bu dağılım, grup üyeleri tarafından yapılıp, öğretmenin onayı alınmalıdır. Projenin her aşamasında grup üyelerinin çalışmaları öğretmenler tarafından takip edilmeli ve grup üyelerine geri bildirim sağlanmalıdır.(Anonim 2006 b) 

 

Öğrenciler, bir ders yılında istedikleri ders veya derslerden bireysel ya da grup çalışması şeklinde en az bir proje hazırlarlar (Anonim, 2006 c). Öğrenciler istedikleri takdirde farklı derslerde ya da aynı derste birden fazla proje hazırlayabilirler. 

 

Öğrencilerin; inceleme, araştırma, görüş geliştirme, yeni bilgilere ulaşma, çıkarımlarda bulunma gibi becerilerinin geliştirilmesinde bir araç olma özelliği taşıyan proje ve performans ödevleri, internet üzerinden aynen yapılan alıntılar biçimine dönüşünce bu özelliklerini yitirmektedir. 

 

Bu nedenle, öğrencilere proje ve performans ödevi verilirken öğrencilerin sadece internete bağlı kalmamalarına, bilgisayar teknolojisinin yanı sıra özellikle öğrencinin çevresinde bulunan kütüphanelerden, kaynak kişilerden, fotoğraf ve belgelerden, tarihi, kültürel ve sosyal olanaklardan yararlanmaları hususlarında öğretmenlerce önlem alınması gerekmektedir. 

 

Sevgi ve saygılarımla. 

 

 

Ali İhsan ÖZÇAKIR 

MEB. Bakanlık Başmüfettişi (E) 

e-mail: aliihsanozcakir@hotmail.com 

 

 

 
Toplam blog
: 172
: 4867
Kayıt tarihi
: 07.04.09
 
 

50 yıllık eğitimciyim. İngilizce öğretmenliği ve Bakanlık müfettişliği yaptım. Bunca yıllık eğiti..