- Kategori
- Psikoloji
Perili köşk
Bu körkemli köşke taşındığımızın ikinci günü. Hala ısınamadım. Herkesin gözü hala üzerimdeydi. Bana buraya taşınmadan önce , bütün tanıdıklarım neden gidiyorsun. orası sana iyi gelmez demişlerdi. Hatta bazıları beni ve eşimi engellemeye çalışmışlardı. Eşim ne kadar uğraştı bu köşke taşınmak için. Zaten emekliliğime birşey kalmadı. En fazla 7 yıl kalırız demişti. Fakat bu yedi yıl nasıl geçecek oda bilmiyordu. Ne savaşlar vermiştik buraya yerleşebilmek için.
Bu köşkde yaşamak hiç aklımın ucuna gelmemişti. Bu köşkde farklı bir ruh hali var sanki. Hiç ısınamıyorum. Ruhum sıkılıyor. Okuduğum dualar, kıldığım namazlar, yerli yersiz heryere taktığım nazar boncukları dahi yetmiyor sıkıntımın gitmesine....
Buraya taşınacağımız kesinleşince bir çok insan bize burda farklı bir mistik hava olduğunu söylemişti. Burda çok önemli kişilerin yaşadığı anlatılmıştı. Buranın maneviyatı çok büyükmüş. Bir an aklıma anlatılan maneviyatlarla ters düştüğüm anlar geldi. Burda yaşamış olan büyük insanların düşüncelerine karşı çıktığım ve büyük savaşlar açtığım günler geldi. Onların gezindiği odalarda geziniyorum. Her köşede onlardan bir iz var. hepsi yüzüme yüzüme haykırıyor. Geldin işte bize diyorlar.... Aaaay ... iyice sıkıldım. Üstüme üstüme geliyor herşey. Sanki bu köşk beni istemiyor. Her problemi aştık bütün savaşları kazandık buraya taşınmak için. Fakat beynimde bazı şeyler beni yiyip bitiriyor. Delirmek üzereyim. Gece rüyalarıma giriyorlar burada yaşamış olanlar. sanki beni alıp pencereden sokağa atacak oluyorlar.Sanki sen buraya layık değilsin diyorlardı........
Galiba burası perili köşk. Ne yapacağımı bilemiyorum. Ne kıldığım namazlarım, ne de okuduğum dualarım kabul edilmiyor bu köşk de. Galiba delirtecek bu köşk beni. Ah benim akılsız kocam, akşama kadar evde olan benim. sabah çıkıyorsun akşam geliyorsun. O fakir olduğumuz günlerde Bu büyük köşklerde yaşayanları eleştirdiğim ve onlarla savaştığım için başıma geliyor tüm bunlar. Ayyy delireceğim.... Büyük konuşmamak gerekiyormuş. Böylesi büyük ihtişamlı köşklerde oturanları yerden yere vurmuştum. şehvet düşkünleri demiştim. Bu Dünya ya inananların , meneviyat eksikliği olanların oturduğu yerler diye düşünürdüm. ve onları hep eleştirirdim. Üstüne üstlük birde mahkemeye vermiştim. Ah ne kadar cahilmişim. Acaba şimdi dışardan banada böyle mi söylüyorlar.? Acaba şimdi arkamdan böylemi konuşuyorlar.? Acaba Allah beni affedermi? Acaba yine o ruhlar rüyama girermi? Acaba acaba acaba ......
Rüyama girseler dahi kimseye anlatamam. Kimse çelişkilerimi bilmemeli. Korktuğumu görmemeliler....sanki bütün dünya beni gözetliyor... Sanki çelişkilerimin farkında herkes.. fakat bana birşey demiyorlar. Sanki arkamdan herkes kıs kıs bana gülüyor. Bu köşk benim kişiliksizliğimi mi gösteriyor acaba. Acaba bana ve eşime şimdi kişiliksiz mi diyorlar...... Burda bulunmamız bize bir ceza sanki... O cezayı çekmek için birşeyler sebep oldu geldik buralara.... Artık başımda ki eşarbında anlamı kalmadı.. Herşeyim süslü püslü oldu. Nerde dinimi yaşamak. Nerde o normal giysilerim. Herşeyim cafcaflı oldu artık. Acaba bana süs bebeği diyorlamı? Acaba arkamdan gülüyorlarmı.... acaba.. acaba... acaba....
Bu delirmeler ikinci günde başladı.... sonra neler olacak acaba... Yaşadıklarımdan ve yaptıklarımdan ve yapacaklarımdan sonra Allah beni affedermi acaba...... acabaaa. Ben bu çift kişiliği neden yaşıyorum acabaaaa...
acabaaa
acabaa:) :) :))