Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mayıs '13

 
Kategori
Tarih
 

Prof. Sadi Irmak'ın Atatürk anısı

Prof. Sadi Irmak'ın Atatürk anısı
 

Atatürk ile ilgili anıları okuyunca O'na daha çok hayran oluyorsunuz. Atatürk her şeyden önce bir hesap adamıydı. Bütün adımlarını atarken geleceği planlamış/hesaplamıştır. Çok değişik duygu ve düşüncelere sahip insan gruplarını bir hedefe yöneltmek ve başarılı olmak ancak bir hesap adamına yakışır.

Atatürk, doğuştan gelen yeteneğini kitap okuyarak, yaşadıklarını sorguladıktan sonra sentez yaparak yaşamına yansıtmıştır.

Atatürk kuruluş aşamasında ne kadar ileri görüşlü olduğunu geleceğin bilim adamı olacak genç Sadi Irmak'a gönderdiği telgrafta ortaya koymuştur.

Sadi Irmak'ın İstanbul Üniversitesi'nde öğrenci olduğu sıralar, okul duvarında bir ilan görüyor: "Avrupa'ya talebe yollanacaktır. "
Allah Allah, diyor! Ülke yıkık dökük, her yer virane, Lozan yeni imzalanmış, bu durumda Avrupa'ya talebe... Lüks gibi gelen bir şey...
Ama şansını denemek istiyor. 150 kişi içinden 11 kişi seçiliyor. Sadi Irmak'ın isminin yanına Atatürk, "Berlin Üniversitesi'ne gitsin" diye yazmıştır.

...Vakit gelmiştir, genç Sadi Sirkeci Garı'ndadır; ama kafası çok karışıktır.
Gitsem mi, kalsam mı? Beni orada unuturlar mı? Para yollarlar mı? diye düşünmektedir.
Tam gitmemeye karar verdiği anda, geri döndüğü sırada bir posta görevlisi ismini çağırır.
"Mahmut Sadi! Mahmut Sadi! Bir telgrafın var."
"Benim" der.
Telgrafı açar, aynen şunlar yazılıdır:
"Sizleri bir kıvılcım olarak yolluyorum, alevler olarak geri dönmelisiniz."
İmza Mustafa Kemal


Okuyunca düşündüklerinden olağanüstü utanmıştır. "Şimdi gel de gitme, git de çalışma, dön de bu ülke için canını verme." demiştir.
Sadi Irmak diyor ki, "Düşünün 1923'te o kadar işinin arasında 11 öğrencinin nerede, ne zaman, ne hissettiğini sezebilen, ona göre telgraf çeken bir liderin önderliğinde bu ülke için can verilmez mi?"
Sadi Irmak çok başarılı olur. Ülkeye alev olarak döner. Önce Istanbul Üniversitesi Genel ve Beşeri Fizyoloji Enstitüsü'nü kurar.
Kürsü başkanı olur. Daha sonra bir süre Başbakanlık yapar.
Ord. Prof. Sadi Irmak (1904-1990) kendini tanıtırken diyor ki; "Ben kim miyim? Ben sadece iki satırlık bir telgrafın yarattığı bilim adamıyım..."



 

 

 
Toplam blog
: 48
: 4273
Kayıt tarihi
: 28.08.12
 
 

Kamudan emekliyim. Yaşam felsefem "hayatın içinde her olayın sorgulanması gerektiği" yönündedir. ..