Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ağustos '08

 
Kategori
Projeler
 

Projeler ve AB

Projeler ve AB
 

Laboratuar çalışmaları (İTÜ)


Lizbon Stratejisi çerçevesinde AB yaklaşımını güncelleştirmek
(3üncü Düzeltme)*

Avrupa Birliği Komisyonu 11.3.2003 tarih ve COM (2003) 112 final sayılı “ AB İnovasyon Politikası” konusunda bir Bildiri yayımlamıştı. İnovasyon; Mart 2000 tarihli Avrupa Konseyi tarafından başlatılan ve özellikle Barselona 2002 olmak üzere müteakip Avrupa Konseyi Zirvelerinde vurgulanan Lizbon Stratejisinin temel taşlarından birisidir.

Bu bildiri kapsamında:
+ Avrupa Birliği; ABD ve Japonya gibi diğer dünya liderlerinin innovasyon performansını yakalamada neden bu kadar yavaş ilerleme kaydediyor?
+ Avrupa çerçeve koşulları yeteneklerin ve bilginin innovasyona dönüşümünü engelliyor mu?
+ Avrupa’da innovasyon süreci düzgün anlaşılıyor mu?
gibi soruları tartışmaya açmıştır.

İnovasyon Bildirisi, Avrupa innovasyon politikasının temelini güncelleştirecek ve Lizbon hedeflerini gerçekleştirmeye yardımcı olmak üzere innovasyon için izlenen yola yeni bir ivme kazandıracak sürece başlangıç teşkil edecek bir değerlendirmeyi başlatmaktadır.


AB İnovasyon Politikası Bildirisinin özeti:

Avrupa Birliği’nin endüstriyel rekabet edebilirliğinin;
+ bilgi,
+ buluşlar (innovasyon) ve
+ girişimcilik olmak üzere üç temel şartı bulunmaktadır.

"Rekabet edebilirlik ve ekonomik büyüme artan bir şekilde inovasyona dayanmaktadır."
"İnovasyon yeni ürünler için gereklidir. Bilgi inovasyon faaliyetlerinin temel taşıdır."
Bu çerçevede, inovasyon sisteminin; yeni fikirleri yeni veya geliştirilmiş ürün, hizmet ve proseslere dönüştürme kapasitesinin iyileştirilmesi ve bu konudaki faaliyetlerin muhtelif araçlarla teşvik edilmesi gerekmektedir.

İnovasyon (yenilikçi faaliyetler), Avrupa’nın verimlilik artışını sağlayacak anahtar faktördür. Bu itibarla innovasyonu güçlendirmek, rekabetçi, dinamik ve bilgiye dayalı ekonomiyi oluşturma stratejisinin temel taşıdır. Çünkü; Avrupa Birliği ile Birleşik Devletler gibi temel ekonomik alanlar arasındaki verimlilik farkının devam etmesi Avrupa’nın refahı için tehlike yaratmaktadır. Bu çerçevede, başarılı bir İnnovasyon politikasının oluşturulması ve uygulanması verimlilik artışı sağlayacak ve refaha katkıda bulunacaktır.

İnovasyon başarı için tek başına yeterli değildir, girişimci faaliyetler olmazsa herhangi bir değer üretimi olmaz . Yeniliklerin başarılı bir şekilde kullanılması ticarileştirilmesi işletmeler yoluyla olabileceği için, girişimciler ve işletmeler, inovasyon prosesinin kalbinde yer almaktadır.

İşletmeler için inovasyon, rekabet avantajı sağlamak ve tüketici için en iyi değeri yaratmak bakımından en temel araçtır. Tamamen teknoloji tabanlı işletme tipinin dışındaki işletmelerin, sadece yeni ürün geliştirmenin teknolojik yönüne değil fakat aynı zamanda piyasadaki pozisyonlarını iyileştirmeye yönelik inovasyon-buluş yollarına da odaklanmaları önemlidir.

Avrupa Birliği girişimciliğin desteklenmesi konusunda “Girişimcilik Konusunda Yeşil Belge”- 21.1.2003 tarih ve COM (2003) 27 final sayılı bir bildiri yayınlamıştır.


İnovasyon Kavramını Yeniden Tanımlamak, Inovasyonun Farklı Formları

İnovasyonun en kısa özlü tanımı; “ekonomik ve sosyal alanda yeniliklerin başarılı kullanımı, özümsenmesi ve üretimidir”.

İnovasyon-buluşlar;
+ teknolojik (ar-ge’ye dayalı),
+ mevcut teknolojilere dayanan inovasyon (Mevcut teknolojilere dayalı inovasyonun, araştırmaya dayalı inovasyondan daha az faydalı olduğu yönündeki genel anlayışın giderilmesi gereğine işaret edilmektedir),
+ organizasyonel inovasyon (işgücü yönetimi, dağıtım, finans, imalat, gibi alanlardaki yeni iş organizasyonu yollarının bulunması) ve
+ dizayn ve pazarlama alanlarındaki sunuma yönelik inovasyonon (presentational) alanlarında olabilir.

Ar-Ge, inovasyon için temel katkı sağlayan alandır ve buna verilen önem “Avrupa İçin Daha Çok Araştırma:

GSMH’nin % 3’üne Doğru” adlı Bildiri ile ortaya konmuştur. Ancak inovasyon; ar-ge’nin yanı sıra yukarıda belirtilen mevcut teknolojilerin geliştirilmesinden, teknoloji transferinden veya yeni iş anlayışlarının geliştirilmesinden kaynaklanabilir ve bu tür inovasyon da en az ar-ge’ye dayalı inovasyon kadar önemlidir.


İnovasyon (buluşlar) için esas olan yenilikler, yukarıda belirtildiği üzere çeşitli şekillerde olabilir. Buna verilen örnekler şu şekildedir:

1. Ar-Ge’ye dayalı yenilikler: araştırma laboratuarlarından doğan yenilikler inovasyona-buluşlara temel katkı sağlamaktadır.

2. Bir işletme, diğer bir sektörden fikir alarak ve onu kendi üretim prosesinde, pazarında kullanarak buluş yapabilir. Örneğin, havacılık sanayinde geliştirilen yüksek performanslı malzemelerin otomobil sanayinde kullanılması, bilgisayar destekli dizaynın tekstil ve giyim sanayinde kullanılması. Ayrıca, inovasyon, işletmelerin ürün ve proseslerini güncelleştirme yollarını bulmalarında olduğu gibi bir seri küçük adımlar şeklinde de olabilir.

3. Yeni bir pazar için araştırma diğer bir itici güçtür. Bu, teknolojik yenilikler veya mevcut bir ürün veya hizmetin tüketici için daha iyi bir değer yaratılmak üzere yeniden şekillendirilmesiyle olabilir. Örneğin, düşük değerli bir moda aksesuarı olarak kol saatlerinin yenileştirilmesi (reinvention) teknolojik olmayan bir buluş örneğidir.

4. İnovasyon, iş anlayışına tamamen yeni bir yaklaşımla da olabilir. Örnek olarak yeni pazar alanı yaratmak veya mevcut pazarda daha fazla kazanç sağlamak için on-line perakendeciliğin yeni iş modelleri verilebilir.


Avrupa inovasyon politikasının geliştirilmesi için yeni yönelimler:

1.Yenilikçi işletmeler için iş ortamını iyileştirmek amacıyla diğer politika alanları ile etkileşim sağlanması:
Rekabet, ticaret, istihdam, bölge ve çevre politikaları ile etkileşimin daha iyi anlaşılmasına yönelik analizlerin yapılması önemlidir. Rekabet politikası inovasyonun-yeniliklerin temel itici güçlerinden birisidir ve innovasyonda rekabet ve işbirliğinin etkisi giderek daha fazla anlaşılmaktadır. Rekabet ve inovasyon politikası arasındaki etkileşim, işletmeler arasında buluşların teşviki amacıyla bazı anlaşmaların yapılarak yeni bilgi akışını teşvik edecektir. Bunun yanı sıra ticari, teknik engelleri olmayan iyi işleyen İç Pazar, mal, hizmet, sermaye ve insanların hareketini, rekabeti teşvik eder.

2. Yenilikçi işletme kültürünün geliştirilmesi;
Bir ülkede yatırımların artması; inovasyon, iş geliştirme ve istihdam lehine bir ortam yaratan vergi politikalarına dayanmaktadır. İşletmeler, rekabet kuralları ile uyumlu olarak inovasyon konusundaki harcamalar üzerinde vergi muafiyeti sağlanarak teşvik edilmelidir.

Ar-Ge’nin yanı sıra ulusal inovasyon sisteminin diğer bileşenlerini desteklemek için mali politikanın kullanımı daha fazla geliştirilmelidir.

Daha etkin yenilikçi olan işletmeler, networklere daha fazla dahil olan işletmelerdir. Bu itibarla işletmelerin bilgi ağlarına dahil olmaları teşvik edilmelidir.

İnovasyon için iyi işleyen bir iş gücü piyasasının oluşturulması önemlidir. Yetenekli öğrenci, işgücü ve araştırmacıların cezp edilmesi ABD inovasyon potansiyelinde direkt pozitif etkiye sahiptir. Bu konudaki çalışmalar önemli olacaktır.

3. Pazar dinamizmini teşvik etmek ve yeni pazarlar yaratmak:
Yeni pazarlar yaratmak ve yeni ürünlerin tüketici tarafından kabul edilmesi inovasyon için son derece önemlidir. İnovasyon üzerinde pazarların etkisi gelecekte büyüyecektir ve bu çerçevede, yeni doğan önde gelen piyasaları içeren pazar dinamizminin inovasyonla ilişkisi konusunun anlaşılması son derece önemlidir. Yeni teknolojiyi geliştiren ülkenin onu ilk benimseyen ülke olmadığı pek çok durum söz konusudur. Ulusal piyasalar, buluşları benimsemeleri konusunda değişkenlik göstermektedir. Bu nedenle yeni pazarlar yaratılması önemlidir.

4. Kamu Sektöründe inovasyonu teşvik etmek:
Kamu sektörü bütün Avrupa Ülkelerinde önemli bir rol oynamaktadır ve yeni ürün ve hizmetlerin önemli bir alıcısıdır. Etkin, açık ve rekabetçi kamu ihaleleri sistemi, inovasyonu teşvik etmek için önemli bir enstrümandır. Kamu ihalelerinin buluşların kaynağı olarak rolünü geliştirmek için kamu sektörünün yeni tip hizmetleri teşvik etmesi, e-hükümet, e-sağlık, e- eğitimi kullanması önemli görülmektedir.

5. İnovasyon politikasının bölgesel boyutunu güçlendirmek:
Yenilik yapacak işletmeler için iş ortamını iyileştirecek tedbirler, bölgelerin spesifik zayıf ve güçlü yanları, talepleri dikkate alınarak giderek bölgesel seviyede tasarlanmakta ve yürütülmektedir. Alt yapı, uzmanlık ve ustalıkların mevcudiyeti, araştırma ve geliştirme merkezleri ve yenilikçi potansiyele sahip işletmeler gibi faktörlerin birleştiği durumlarda cluster-iş kümelerinin geliştirilmesi inovasyon performansı için büyük öneme sahiptir. Bu koşulların mevcut olduğu yerlerde inovasyon kapasitesinin, dünya ölçeğinde rekabet edebilirliği oluşturmak ve geliştirmek için teşvik edilmesi önemlidir.

İtalya’da sanayi bölgeleri, küçük firmaların yoğun olduğu ve spesifik sektörlerde uzmanlaşan bölgelerin nasıl hızla gelişebildiğini ve global liderliği geliştirdiklerini göstermektedir. Sürekli bilgi temini, bu clusterların rekabet edebilirliklerini sürdürmedeki en önemli faktördür. İtalya sanayi bölgeleri global liderliğin; yakın işbirliği, KOBİ’ler arasında rekabet ve işbirliğini geliştiren sektör spesifik modeller, Ar-Ge girdilerini özümseyen yaratıcılık modeliyle başarılabileceğini göstermektedir.

______
* Yazının kalın, italik ve alt çizgi gibi özellikleri bozulduğu için yeniden dizenledim. (Sanırım, hepsini eski haline getiremedim) Okuyuculardan özür dilerim.

 
Toplam blog
: 3
: 900
Kayıt tarihi
: 30.07.08
 
 

Öğrendikçe öğreneceklerimin arttığını görerek, bu kısır döngüye yinede kendini kaptırmış bir eğitim ..