Sağlıkta Dönüşümün Faturası Vatandaşa Ödettiriliyor

Çok sık doktora gidenlerden değilim. Hatta zorda kalmadıkça doktor kapılarında lüzumsuz işgalcilerden biri olmak istemem.

Her başı ağrıdığında doktor doktor gezen, torba torba ilaç almaya çalışanlardan da hiç hoşlanmam. Sağlık sisteminin önünü tıkayan bu insanlar yüzünden bazı doktorlar artık “ilaç yazıcısı” haline dönüştüler.

Erdoğan Hükümetinin en büyük övünç kaynaklarından biri olan sağlık sistemindeki dönüşüm vatandaşın memnuniyetleri arasında üst sıralarda yer alıyor.

Öyle ki Prof. Dr. Recep Akdağ 2002 yılından bu yana, koalisyon döneminin bakanı Osman Durmuş’tan beridir Sağlık Bakanlığı yapıyor. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı’nın bir araya getirilip ortak çatı altında Sosyal Güvenlik Kurumu’na bağlı olarak tüm hastaların istedikleri sağlık merkezine başvurabiliyor olması büyük memnuniyet yarattı birçok kesimde. Anadolu’da özellikle özel hastanecilik hizmetleri tavan yaptı. Yeni zenginler yaratıldı…

İlgili ilgisiz herkes özel hastane kurmaya kalktı bu fırsatlar sayesinde. Hastaların yüzü de daha insancıl koşullarda özel hastane gördü. Nasıl memnun olmasınlar?

***

Kulağımda meydana gelen şiddetli ağrı sebebiyle uzun bir aradan sonra doktora yolum düştü. Aile hekiminin uzmanlığı olmamasından ve devlet hastanelerinde erkenden sıra peşinde koşmayayım diye alanında uzman bir kuruluştan telefonla randevu aldım. Muayene için fark ücreti olan 18.50 TL’yi ödemeyi kabul edip etmeyeceğimi sordular. Cevabımın olumsuz olması halinde adı geçen kuruluşta muayene olamayacaktım. O kadar fark olsun diyerekten ve bunu önceden bildiğim için farkı ödemeyi kabul ettiğimi beyan ettim.

Oturduğum semtin her kesiminden insanlar servislerle gelmişlerdi hastaneye. Herkes sırasının gelmesini bekliyordu. 10-15 dakika gecikmeli biçimde muayenemi olduktan sonra eczanenin yolunu tuttum. Allahtan çok ciddi bir problemim yokmuş. Bir antibiyotik ve ağrı kesici ile kısa bir sürede geçebilecek cinsten bir soruna sahipmişim.

Artık her türlü eczaneden kurum anlaşması olup olmadığına bakmaksızın ilaçlarını alabilen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından biri olarak büyük bir özgüvenle eczaneye girdim. Reçetemi uzatıp ilaçlarımın hazırlanmasını beklerken eczacı kalfası 24,50 TL fark ödemem gerektiğini söyledi.

Daha önceleri ufak tefek ilaç farkları ödeyen biri olarak farkın neden kaynaklandığını sordum. “Özel hastaneye gitmişsiniz o görünüyor, bir de ilaç farkı var” diye cevap aldım.

Zaten 18.50 TL’lik farkı özel hastaneye vermiş biri olarak ilgili kuruma gereken fark ödemesini gerçekleştirdiğimi söyleyince daha önce üniversite hastanesine de gitmişsiniz o da çıkmış burada dedi görevli.

Bir antibiyotik, bir ağrı kesici olmak üzere iki ilaç, özel hastanede muayene olmak için ilgili kuruma ödediğim tutar dışında devlete ödemem gereken fark ve daha önceden üniversite hastanesine gittiğim için ödemem gereken farkın tutarı 24.50 TL’yi bulmuştu anlayacağınız.

Sağlıkta dönüşüm dönüşüm derken her geçen gün artan sağlık harcamalarını bu şekilde kısmaya mı çalışıyorlar anlayamadım. Cebinde parası olmayan ve sadece iki parça ilaç için 10 lira civarında fark ödemesi gerekenler ne yapıyor acaba?

Eczacıların hastalara “aldığımız tutarı devlet adına tahsil ediyoruz, bununla ilgimiz yok” açıklamaları da ayrı bir sıkıntı. Devlet sağlıkta yaptığı dönüşümde eczane ile hastayı karşı karşıya getirerek sorumluluğundan sıyrılıyor herhalde.

Siz siz olun cebinizde para yokken özel hastaneye filan gideceğim diye aklınızdan geçirmeyin… Türkiye’de hasta olmak zor mümkünse hasta da olmayın…

A.Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com