Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Nisan '09

 
Kategori
Siyaset
 

Sahte demokratların çelişkilerinden bir örnek

Sahte demokratların çelişkilerinden bir örnek
 

Fethullah Gülen hareketini ciddiyetle takip etmek gerekmektedir.
“Neden?” diye sormaya gerek yok.
Ciddi bir güç halini almıştır bu çevreler.
Basını, dernekleri ve vakıfları ile ülke gündemine her dakika damga vurmaktalar.
Lakin farkında olmadan sahte demokratlıklarınıda su yüzüne çıkarmaktan beri durmuyorlar.
Her ağızlarını açtıklarında, kendilerinde var olan onca çelişkiyi alenen dillendiriyorlar.

Bu çevre ki amiral gemileri Zaman gazetesi başta olmak üzere, diğer etki alanındaki gazeteleri, dergi ve televizyonları ile birlikte ÇYDD ve ÇEV’e yönelik feci bir saldırı kampanyası başlatmış bulunmaktalar ve farkında olmadan kendi topuklarına kurşun sıkmaktalar.
Neyse efendim, bunlar kendi topuklarına kurşun sıka dursunlar, biz bu mevzuuyu kısaca mercek altına alıp, yaşadıkları çelişkiyi yüzlerine vuralım.

Güya ÇYDD, PKK’nın siyasallaşması yönünde aracılık ediyormuş.
Aynı ÇYDD’nin Kardelenler Projesi ile ilgili olarak İstanbul’a getirilen kız çocukları ile DTP’nin kadro açığını kapattığını ileri sürüyor muhteremler.
Aynı çevrenin bilcümle türevleri hızını kesmeden devam ediyor ve ÇYDD’nin okuttuğu bazı kızların akrabaları olan kimselerin dağlarda Türk askerine kurşun sıkmakta olduğuna dair demler vurarak, ulusalcı çevreleri yanına alma savaşını da vermekten beri durmuyorlar.
Alehte kampanyaları yetmiyor ve devam ediyorlar, hem de ne devam etmek, güya Türkan Saylan Protestan Dininin misyonerliğini yapıyor muş.
Hani bunu başkaları dese lafım yokta, bu laf, bu çevrelerin diline dolanınca hayli mizahı bir durum ortaya çıkıyor.
Birilerini misyonerlikle suçlarken hiç kendilerinin yediği haltlara bakmıyorlar.
Vur abalıya misali saldır saldırabildiğin kadar.

Bu çevre değil mi yurt dışında onca okul açıp şov yapanlar?
“Hop gardaş, nedir bu mevzunun aslı astarı?” diye sorulduğunda, “Biz İslam dinini ve Müslümanlığı yayıyoruz” demiyorlar mı?
Herkesinki misyonerlik faaliyeti oluyorda efendim sizin yediğiniz halt neyin nesi oluyor?

İşte durum budur ve bu duruma teşne olan bu çevreler her daim teşhir edilmek zorundadır.
Çünkü bu çevrelerin demokratlığı sahtedir ve gülücüklere bezenip, çelişkiler ile yoğrulmuştur.
Bu çevreler ve türevlerinin sahte demokratlığını yine demokratlar bunların yüzüne vurmak durumundadır.
Çünkü bu çevrelere demokratlığın ne olduğunu göstermek gerçek demokratların işidir.

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..