- Kategori
- Kitap
Schrödinger'in Kedisi (Kabus)-Alev Alatlı

Alev Alatlı kitapları ile ilk tanışmam 1999 yılında bu kitabı okuyarak olmuştu. O güne dek okuduğum kitaplara hiç mi hiç benzemiyordu, dili ve bakış açısı farklı geldi bana. Cemil Meriç kitapları ile dönüşümlü okudum. Peşpeşe ve her iki farklı kişiliği, hiç benzemedikleri halde ben benzetmiştim, hatta her ikisi de yabancı dile ve kültüre oldukça hakim; birisi Paris'i keşfetmiş, diğeri Amerika'yı...
Kitap o yılların listebaşı ve en çok satan kitabıydı, oldukça kalın ve dış görünüş olarak albenisi vardı.
"Kuantum Fiziği" diye bir konu çerçevesinde anlatılıyordu olaylar.Fizik, benim en uzak olduğum ve anlamadığım bir alan. Gittim, aynı okulda çalıştığım fizik öğretmeni bir arkadaşa sordum, o da şaşırdı bana. Açıkladı anlayacağım şekilde;
Bir kedi var, kediye nişan alınıyor. Neden, niçin, ne yapmışzavallı kedi, kedinin suçu ne?
Yine kitabın ilk başlarında toplumsal sınıflarla ilgili betimlemeler vardı: Yeni dünya düzeni, varsıllar-yoksullar, sufiler- tarikatlar... Ve Türkiye'nin 2023' te 7 ayrı bölgede, 7 ayrı devlete bölüneceği varsayımı. Çok ilginç gelmişti bana. O zamanlar ütopya gibi gelen bu olayı, şimdilerde daha iyi anlıyorum. Planlanmış bir şekilde yavaş yavaş uygulanıyor bu varsayımlar. Gerçekleşip gerçekleşmemesi bizim elimizde tabii ki...
Bu kitap beni çok etkilemişti ve yazarın daha önce yazılmış iki kitabını daha okumuştum. Schrödinger'in Kedisi bir üçleme idi. Sonraki kitapları maalesef okuyamadım. Fırsat bulursam kaçırmam ...
Kısaca elinize geçerse ve sıkılmam, böyle konuları severim, diyorsanız mutlaka okuyun!
Yayınevi Notu:
2020'li yıllar... Postnişinde Yüce Pir'in oturduğu Yeni Dünya Düzeni tarikatı iktidarını hızla güçlendirmektedir. Tarikatı oluşturan vasıl, salik, mürid ve talipler, 'Son Hakikat' dedikleri dünya görüşlerini gezegenin bütününe tebliğ etmekle yükümlüdürler. Dünya halkları ya 'Tekleşmiş Varoluş'ta eriyecekler ya da genleri yok edilmek suretiyle mutlak bir biyolojik ölümle karşı karşıya bırakılan Sömürülmezler'in ve Lanetliler'in kaderini paylaşacaklardır. Postmodern Faşizm, 'Tek bir dünya, tek bir devlet, tek bir bayrak!' sloganıyla özetlenen çağdaş değerlerini, evrensel medyanın tüm olanaklarını kullanarak dayatır. Yüce Pir'in Kutsal Koalisyonu ile baş edebilecek tek bir güç vardır: Schrödinger'in Kedisi. Erwin Schrödinger'in kedisi, yeni fiziğin maskotudur. Aynı anda ölü ve diri olabilmek gibi akıl almaz bir bilimsel gerçekliği temsil eden Schrödinger'in Kedisi, Yüce Pir'in ve onun Kutsal Koalisyon'unun önündeki tek engeldir. Buna karşın, Schrödinger'in Kedisi bir bilim-kurgu romanı değildir. Tersine, 1950-2035 yılları arasında yaşayan Çankırı doğumlu psikoterapist İmre Kadızade'nin yıldızların İblis'i recmetmekte kullanılan taşlar olarak göründükleri bir ortamdan, 21. Yüzyıla, yeni fiziğe, kaos teorisine, saçaklı mantığa uzanan zihinsel cenklerinin hikayesidir.
Kitapla İlgili Görüş:
Alev Alatlı'nın 1999da çıkan Schrödingerin Kedisinin birinci kitabı Kabus adını taşıyordu. Adının 'Rüya' olacağı söylenen ikinci kitabı ben de bütün Alatlı hayranları gibi heyecanla bekledim. Ve geçtiğimiz hafta sonu, dostluğun bahşettiği ayrıcalığı yaşadım; kitabı piyasaya çıkmadan önce, bilgisayar çıktılarından okudum.11 Eylül felaketinin zihnime getirdiği 'aydınlık', Rüyadan daha fazla yararlanmama yolaçtı. 435 sayfalık kitabı bitirince dedim ki, 'Çok şükür. Nihayet Türk edebiyatının da özgün bir Ütopyası oldu'. İnsan Rüyadan uyanınca, bu dünyada neyin gerçek neyin hayal olduğunu bir kez daha düşünüyor. Evrensel dolandırıcılıklara dair bize muhbirlik yapan Alatlı, Türk milliyetçiliğini, Ezeli ve Ebedi Gerçeklikin kodlarında yeniden yoğuruyor. Rüyada dünyanın yeniden yapılanması için ihtişam saçan bir umut doğuruyor. Hepimize murat etmenin dönüştürücü gücünü hatırlatıyor. Bilimin ve inancın potasında kaynamaya çağırıyor herkesi. Üstümüze çöreklenen kabusun yükünü hafifletmek istercesine diyor ki; 'Dünyaya dair olup da yüzde yüz doğru, ya da yüzde yüz yanlış olduğu kanıtlanmış tek bir olgu yoktur; felaket dahil.'
Nuriye Akman, Sabah