Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Nisan '12

 
Kategori
Deneme
 

Sebepsiz mutsuzluklarım var benim

Sebepsiz mutsuzluklarım var benim
 

Yüzümden düşen bin gülümsemenin ötesinde, gizinde. Yüzüme yerleşmiş ince kader çizgilerimde. Sebepsiz mutsuzluklarım var benim.

İki kaşımın ortasındaki derin izde saklı yaşanmışlıklarımın özeti.

Dil yangınlarım, göz kurşunlarım…

Bir çift gözün kurşunu delip geçtiğinden beri bedenimi, baktığım yeri yakar gözlerim. İçimden taşar, dışımı yakar, dilime sus ekler, usumu çevreler.

Aşkın delilik halinde takılı kaldı gözüm, sözüm, günüm. Her halden hale geçen aşkı tuttu bırakmadı gönlüm. Yazılmış bozulmuyor ya hani, bir yerde kalemim kırılmış, yazmaktan yorulmuş bırakmış gibi. Ondan hep tekrar,tekrar,tekrar….

Ne payıma düşmüşler yok sayılıyor ne de düşmeyenler. İçim düşüyor kendi içime. Bir duble rakıya meze ömrümle, hesaplaşıp duruyoruz boş duvarlar içinde. Duvarları siyaha boyayıp, bakıp duruyorum masamdaki se(n)ssizliğe….

Bir sade kahvelik olunca ağır aksak adımlıyorum usumu, sarsmadan. Bırakamıyorum da kaybetsin gitsin kendini. Sıkı sıkıya tuttuklarım daha da yaralıyor bedenimi. Uçsa, gitse konsa o pencerenin kenarına, görse ‘işte gözünle de gördün, bırak artık’ dese. Demiyor da, diyemiyor….

Görmese, duymasa ya içinden geçirdiklerini. En iyi suskunluk ödülünü eline alsa, kazandım artık işe yaradı dese ve konuşsa ya artık. İşe yaramazdı bu da, bakıp bakıp yeni suskunluklara kurardı masaları bu kez de….

Akıl gidemedikçe gönül feraha çıkamayacak gibi.

Ne bahara ne yaza…

Çıkamadıkça bu kafesten, bir dudağın gülümseyen kenarından, boşa….

 

 
Toplam blog
: 127
: 820
Kayıt tarihi
: 22.09.07
 
 

Sıcağıyla bilinen memleketimde bir kış gününde geldim dünyaya. Bütün tezatlıklar hayatımda farklı r..