- Kategori
- Siyaset
Seçim sonuçları 8: Ak Parti "Samimiyet ve hizmetin zaferi"

Futbolda galibiyet kadar atılan gollerin de önemi vardır. Özellikle eleme maçlarında tek gollü galibiyetler hep tehlikelidir. Her an bir gol yeme riski vardır ve o an bütün hesaplar alt üst olur.
Hele deplasmanda atılan gol eşitlik halinde çift sayılacağı için, takımlar ilk maçı deplasmanda oynamak ve gollü bir beraberlik almak isterler ki, kendi sahalarında alacakları her türlü galibiyet ve hatta golsüz beraberlik onları bir üst tura taşısın.
Öte yandan farklı galibiyetler sadece taraftara zevk varmakla kalmaz, rakibin de sesini büyük ölçüde keser. Hani tek gollü bir galibiyet, hele son dakikada atılan bir golle, ya da hakemin penaltı kararıyla alınmışsa, dedikodusu günlerce sürer de kötü bir oyunla da olsa 3-0’lık bir skora kimse ses çıkaramaz.
Ak Parti’nin katıldığı üçüncü seçimde hem de oylarını artırarak bir kere daha tek başına iktidara gelmesi, en yakın rakibiniden 2 misli fazla oy alması, ve bütün rakiplerininn toplamına eşit oy toplaması, elbette Ak Parti’yi ve Ak Partilileri sevindirdiği kadar, ona karşı bir tavır içinde olanları da farklı etkiledi.
Yine de söylenecek ne varsa söylediler. Bu da işin biraz komik biraz garip tarafı. Ama olsun...
*****
Seçim öncesi “oyumuzu hangi partiye niçin vereceğiz” serisi içinde Ak Parti’yi vatandaşın niye benimsediğini anlatmaya çalışmıştım. Aynen söylediğim gerekçelerle, bir kere daha millet iradesi doğru şekilde tecelli etmiş ve halk, kendisine samimiyetle hizmet edeni , istismarcılardan ayırmasını bilmiştir.
Siyasetin iç yüzü, aslında bizim bildiğimizden ve düşündüğümüzden çok farklı. Oralarda ne gibi oyunlar oynanıyor, ne gibi hesaplar yapılıyor, çoğunu biz bilmiyoruz. Ancak samimi olarak göründüğü kadarıyla vatandaş sandık başına gittiğinde değerlendirmesini, an akılcı şekilde yapmasını biliyor.
Bütün siyasi partilerin, PKK ile ve onun uzantısı olduğu iddia edilen BDP ile birlikte hareket ederek, referandum sürecinden beri sadece Ak Parti’ye karşı bir tavır içinde olmaları, barış sürecini sürekli baltalamaları, aslında ortada dönen dolapları anlatmaya yetiyor.
Seçim, milleti temsilen milletvekillerin Büyük Millet Meclisi'nde memleket meselelerini çözmek için partilere verdiği bir yetkidir. Ne yazık ki bu son seçimde Büyük Millet Meclisi’ne görüldüğü gibi geçmişte anarşist olduğu tescillenmiş, bu yüzden ceza almış, hapis yatmış insanlar da seçilmişlerdir.
Yani sonuçta anarşist ruhlu vatandaşlar da var, suç işlemeyi sevenler de var, onların da mecliste temsilcisi olsun diyorsanız söyleyecek sözüm yok ama, şu manzara hiç de hoş bir manzara değil.
Ak Parti dışındaki her partinin takınaklı milletvekilleri var. Sanki memlekette hiç adam kalmamış gibi... Ama belli ki amaç tam tabiriyle “hır çıkarmak...”
Bütün bu zorluklara rağmen eğer normalleşmeyi becerebilirsek, Türkiye geleceğe çok emin adımlarla yürüyen büyük ve güçlü bir ülke olacak. Eğer başaramazsak, bizi nelerin beklediğini tahmin etmek zor değil.
*****
Bu bilinçle vatandaş sandıkta oyunu verdi, görüşünü belli etti ve istikrar istediğini, huzur istediğini belli etti.
Üçüncü kez oyunu artırarak iktidara gelmek öyle kolay bir iş değil. Hele Türkiye gibi iyi niyet sınırlarını aşan muhalefetin olduğu, uluslar arası bir terör örgütünün devreye sokulduğu bir ülkede bu sonucu almak, öyle her babayiğidin kârı değil.
Türkiye’nin 45 ilinde Ak Parti’nin oyları % 50’nin üzerinde.. Tunceli’de % 16,25, Hakkâri’de % 16,47 ve Şırnak’ta % 20,76. Bunun dışındaki diğer 33 ilde de oyu % 27’nin (yani CHP’nin oy ortalamasının) üzerinde. Bu öyle kolay yakalanacak bir başarı değil.
Hani “Ak Parti bu oyları nasıl aldı” diye şaşıranlar var ya, Türkiye’nin her iline dağılan bu tabloya bakıp ibret almalılar. Bir yerde iki yerde değil ki, her yerde durum aynı. Bir “Türkiye Partisi”ne böyle bir sonuç yakışır.
Diğer partilerin belli şehirlerden, belli bölgelerden oy aldığını düşünürseniz, durum daha iyi ortaya çıkar.
İllere göre Ak Parti’nin aldığı sonuçlar şöyle:
Konya |
69,66 |
K.Maraş |
69,65 |
Erzurum |
69,29 |
Rize |
69,08 |
Malatya |
68,5 |
Adıyaman |
67,42 |
Elazığ |
67,42 |
Bingöl |
67,13 |
Yozgat |
66,77 |
Aksaray |
66,11 |
Düzce |
65,93 |
Çankırı |
65,69 |
Gümüşhane |
65,02 |
Kayseri |
64,97 |
Ş.Urfa |
64,86 |
Kütaya |
64,59 |
Bayburt |
63,58 |
Sivas |
63,35 |
Kırıkkale |
62,11 |
Gaziantep |
61,88 |
Samsun |
61,88 |
Sakarya |
61,63 |
Çorum |
61,22 |
Nevşehir |
60,47 |
Afyon |
60,42 |
Ordu |
60,23 |
Kilis |
59,53 |
Giresun |
59,42 |
Trabzon |
59,12 |
Bolu |
58,5 |
Karabük |
57,94 |
Karaman |
57,43 |
Erzincan |
57,42 |
Tokat |
56,06 |
Kastamonu |
55,66 |
Sinop |
54,95 |
Niğde |
54,25 |
Ankara 2 |
53,97 |
Isparta |
53,04 |
Bursa |
52,94 |
Kocaeli |
52,7 |
Amasya |
52,3 |
İstanbul 2 |
51,06 |
Kırşehir |
50,81 |
Bitlis |
50,7 |
Uşak |
49,85 |
İstanbul 3 |
49,23 |
Burdur |
48,99 |
Bartın |
48,57 |
İstanbul 1 |
48,35 |
Siirt |
48,17 |
Ağrı |
47,62 |
Zonguldak |
47,21 |
Manisa |
46,95 |
Artvin |
46,86 |
Yalova |
46,8 |
Denizli |
46,62 |
Balıkesir |
46,57 |
Ankara 1 |
44,81 |
Hatay |
44,66 |
Eskişehir |
44,09 |
Osmaniye |
43,1 |
Muş |
42,94 |
Kars |
42,62 |
Bilecik |
42,58 |
Çanakkale |
41,57 |
Van |
40,26 |
Ardahan |
40,26 |
Antalya |
39,4 |
Adana |
37,48 |
İzmir 1 |
37,27 |
Batman |
36,98 |
İzmir 2 |
36,51 |
Tekirdağ |
35,99 |
Aydın |
35,49 |
Muğla |
32,96 |
Diyarbakır |
32,95 |
Mersin |
32,27 |
Mardin |
32,11 |
Edirne |
30,42 |
Iğdır |
28,28 |
Kırklareli |
27,76 |
Şırnak |
20,7 |
Hakkari |
16,47 |
Tunceli |
16,25 |
*****
Bu sonuçların ardından sayın başbakan milletvekili çıkarılamayan 3 ilde neden böyle sonuç alındığının araştırılmasını istemiştir. Bir anlamda kendi kusurlarının ne olduğunun ortaya çıkması ve sonra da giderilmesi konusunda çalışmalar yapılmasını gerekli görmüştür.
Yani bir parti aldığı oylar kadar, alamadığı oylarınn da hesabını yapmalıdır. Ana muhalefet partimiz ise, kendisinin niye oy alamadığını sorgulamak yerine, kendisine oy vermeyenlere, kızarak, küserek, hatta hakaret ederek sonucu tahlil etmeye çalışmaktadır. Bu iki anlayış farkı bile her şeyi apaçık ortaya koymaya yetmez mi?
****
Demokrasiye gerçekten inananlar, memleketin bütün meselelerinin demokratik olarak çözülmesi gereken tek merciin Türkiye Büyük Millet Meclisi olduğunu da bilmeliler. Bunun dışındaki arayışların ve zorlamaların ülkeye hiçbir faydası olamayacağını bilmemiz, bizi ille de bu yola sürüklemeye çalışanlara karşı artık uyanık olamamız lazımdır diye düşünüyorum.